Üretici sektörlerde istihdam artışı yok

İsmet ÖZKUL
İsmet ÖZKUL KRİTİK AÇI

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) işgücü istatistiklerine göre 2023 yılında ortalama istihdam 880 bin kişi ve yüzde 2.86 oranında artarak 31 milyon 632 bin kişiye ulaştı. Çalışma çağı olarak kabul edilen 15 yaş ve üstündeki nüfus 746 bin kişi artarken işgücü artışı 562 bin ile daha düşük düzeyde kaldı. İşgücü artışının nüfus artışından oldukça düşük kalması ve buna karşın istihdam artışının nüfus artışının da üzerinde olmasının etkisiyle işsizlik oranı 1.08 puanlık bir düşüşle yüzde 9.35’e geriledi.

Bu verilerle istihdam ve işsizlik açısından 2023 yılının genel görünümü olumlu olarak değerlendirilebilir. Ancak istihdam artışının sektörel profiline baktığımızda, ortaya soru işretleri çıkıyor:

* Öncelikle dikkat çeken gelişme, 880 bin kişilik istihdam artışının neredeyse tamamının hizmet sektörlerinde gerçekleşmiş olması. Hizmet sektörlerindeki istihdam artışı 852 bin kişi ile toplam artışın yüzde 97’sini oluşturuyor. Yani üretici sektörlerin istihdam artışındaki katkısı sadece 28 bin kişi ve yüzde 3’ten ibaret.

* Tarımdaki istihdam kaybı dikkat çekici. Tarım istihdamı 2023 yılında 171 bin kişi ve yüzde 3.51 azalarak 4 milyon 695 bin kişiye düştü. Bu durum sosyal açıdan olduğu kadar genel ekonomi açısından da önem taşıyan bir gelişme.

* Ekonominin bel kemiğini oluşturan sanayide istihdamın sadece 48 bin kişi artmış olması üzerinde en fazla durulması gereken nokta. Ekonomi potansiyelinin üzerinde büyürken sanayide istihdam artışının yüzde 1’in bile altında kalması çok boyutlu sorunların işareti.

* Üretici sektörlerden istihdam artışı gerçekleştiren tek sektör inşaat. İnşaatta istihdam 151 bin kişi ve yüzde 8.18 artarak 1 milyon 997 bin kişiye tırmandı. İnşaat toplam istihdam artışında yüzde 17.16’lık payla ticaret ve sağlıktan sonra üçüncü sırada yer aldı.

* Hizmet sektörlerinde istihdam artışında en yüksek paya sahip sektörler yüzde 20 ile ticaret, yüzde 18.3 ile sağlık ve yüzde 12.27 ile konaklama alt sektörleri oldu.

Tarımda istihdamın düşmesi, sanayide yerinde sayması, ülke ekonomisinin ve toplum yapısının niteliklerini dikkate almazsak tek başına olumsuz bir gelişme sayılmayabilir. Ancak bu gelişmeyi ekonominin yapısı ve toplumsal boyutuyla ele aldığımızda ciddi bir soruna işaret ediyor.

Tarımdaki istihdam düşüşü, üretimde bir yapısal değişimin sonucu değil, tam tersine üretimdeki olumsuz gidişe paralel olarak ortaya çıkıyor. Öte yandan tarımda ortaya çıkan bu işgücü fazlasının diğer sektörlerde emilmesi noktası da sorunlu. Burada açığa çıkan işgücünün verimli bir şekilde istihdam edilmesinin olanakları yaratılmış değil.

Aynı şekilde sanayideki istihdam artışının yavaş olması da üretimin emek yoğun alanlardan daha üretken alanlara kaymasının bir sonucu değil. Sanayide küçük işletmelerin büyük paya sahip olduğu, teknolojik açıdan düşük ve orta teknoloji ağırlıklı bir yapı sürüyor.

Bu koşullarda hizmet sektörlerine dayalı istihdam artışı, ekonominin bütünü açısından sürdürülebilirlik, istihdam açısından da istikrar sorunları yaratan bir faktör.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Envanter 29 Ekim 2024