Üçüz Dönüşüm: Sermaye piyasalarının stratejik yol haritası
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği tarafından (TSPB) her yıl düzenlenen Türkiye Sermaye Piyasaları Kongresi bu yıl “Üçüz Dönüşümün Kesişim Noktası: Sermaye Piyasaları” temasıyla düzenlendi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın açılış konuşmasıyla başlayan kongrede, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül, Borsa İstanbul A.Ş. Genel Müdürü Korkmaz Ergun ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Pamir Karagöz, sürdürülebilirlik konusunun kamu ve tüm ilgili kurumların öncelikli gündemi olduğunu vurguladılar. Sermaye piyasasındaki yeni eğilimler, ürünler, teknolojiler, alternatif yatırım araçları ve alanları, dijital dönüşüm, yeşil finans ve toplumsal dönüşüm alanlarındaki yenilikler ve gelişmelerin yanı sıra geleceğe yönelik perspektiflerin paylaşıldığı kongrede moderatörlüğünü üstlendiğim, “Oyunun Yeni Kuralları: İş Modellerini Sürdürülebilirlik Ekseninde Yeniden İnşa Etmek-Yatırımcı Odağı” başlıklı panelde sermaye piyasası ve yatırımcı açısından sürdürülebilirlik ve raporlama ekosistemini küresel ve ulusal kamu ve düzenleyici kurumların ve önde gelen finans ve özel sektör kuruluşlarının liderleri ile birlikte değerlendirdik.
Sermaye piyasaları üçüz dönüşümün merkezinde yer alıyor
Sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmanın yolu kuşkusuz çevresel, teknolojik ve sosyal dönüşümün bir bütün olarak entegrasyonundan geçiyor. Üçüz dönüşüm, çevresel, teknolojik ve sosyal dinamiklerin bütüncül bir yaklaşımla ele alınmasını gerektiriyor. Şirketler, kamu kurumları ve tüm paydaşların, yeşil enerji yatırımları, dijital altyapı geliştirmeleri ve sosyal projeler gibi somut adımlarla bu dönüşüme katkı sağlaması gerekiyor. Bu dönüşümün merkezinde yer alan sermaye piyasaları, kaynakların etkin kullanımı, risk yönetimi ve sürdürülebilir finansmanın sağlanması noktasında önemli bir sorumluluk üstleniyor.
Yeşil Dönüşüm: Sermaye piyasalarının çevre dostu rolleri
Yeşil tahviller, sürdürülebilirlik temalı fonlar ve karbon ticareti gibi finansal araçlar, sermaye piyasalarının çevresel dönüşümü destekleme konusundaki kritik rolünü ortaya koyuyor. Örneğin, bir enerji şirketinin yeşil tahviller ihraç ederek güneş enerjisi santrali projelerini finanse etmesi veya karbon ticareti yoluyla büyük sanayi kuruluşlarının emisyonlarını azaltma hedeflerini desteklemesi bu araçların etkin kullanımına güzel örnekler. Uzun vadeli çevre dostu projelerin finansmanı için önemli bir platform sunan sermaye piyasaları, aynı zamanda karbon ticareti yoluyla şirketlerin emisyonlarını azaltmalarını destekliyor.
Teknolojiyi Yönlendiren Finans: Dijitalleşme ve yeni modeller
Teknoloji ve dijitalleşme odaklı şirketlerin finansmana erişiminde sermaye piyasaları kilit bir rol oynuyor. Blockchain tabanlı finansman modelleri, şeffaf ve hızlı işlem ortamı sunarken maliyetleri azaltıyor. Yapay zekâ destekli analizler ve büyük veri, hem yatırım kararlarının doğruluğunu artırıyor hem de risklerin minimize edilmesine katkı sağlarken finans alanında yaşanan dijital dönüşüm, sermaye piyasalarını daha verimli hale getiriyor.
Sosyal Etki Yatırımları: Toplumun güçlenmesi için kapsayıcı finans
Sermaye piyasaları, sosyal sorunların çözülmesine yönelik projeleri destekleyen finansal araçlarıyla da dikkat çekiyor. Sosyal tahviller ve etki yatırımları, eğitim, sağlık ve kapsayıcılık gibi alanlardaki gelişimleri destekliyor. Mikro finansman ve sosyal girişimler gibi kapsayıcı finans modelleri, düşük gelirli bireyler ve topluluklar için finansmana erişim imkânı yaratıyor.
Güçlü sermaye piyasaları için gerekli adımlar
Dijitalleşme, etik yaklaşımlar ve düzenlemeler, finansal okuryazarlık, nitelikli finansal ürünler güçlü ve sürdürülebilir bir sermaye piyasası altyapısı oluşturmanın temel bileşenleri. Teknolojiye yatırım yapmak şüphesiz tek başına yeterli değil; teknolojinin şeffaf ve güvenilir bir şekilde entegre edilmesi kritik öneme sahip. Hedeflediğimiz üçüz dönüşümün başarıyla gerçekleşmesi için sermaye piyasalarının etkili bir şekilde yönlendirilmesi ve global düzenlemelere uyumlu politikaların tüm ilgili kurumlarla koordinasyon içinde hayata geçirilmesi en önemli odağımız olmalı.