Uber Türkiye’ye Kurye hizmeti sunmaya İstanbul’dan başladı.
Yirmibirinci yüzyılın en fazla dikkat çeken markalarından birisi olan Uber 70 ülkede, 10 binden fazla şehirde, günde 21 milyon yolculuk yapılmasına imkân sağlıyor. Özünde bir teknoloji platform olan kuruluş, sahip olduğu müşteri tabanına farklı hizmetler sunmak için yeni ürünler geliştiriyor. “Tek bir tuşa basarak istenilen yere gitme” fikriyle yola çıkan Uber, “İnsanların, yemeklerin ve eşyaların şehirlerdeki taşınma biçimlerini” yeniden tasarlayarak, farklı imkanlar yaratıyor. Uber, Türkiye’de başta İstanbul olmak üzere Ankara, İzmir ve Antalya’da sarı, turkuaz ve siyah taksilerle, regülasyonlar ile uyumlu bir şekilde taksi hizmeti sunuyor.
Uber Kurye İstanbul’da
“Uber, son olarak 37 ülkede ve 371 şehirde faaliyet gösteren, anlık paket teslimatı yapılabilen “Uber Kurye” hizmetini 19 Ocak itibari ile İstanbul’da başlattı.
Uber Kurye ile gönderilecek paketler, Uber uygulamasında belirtilecek adresten teslim alınıyor ve iletilmek istenen adrese teslim ediliyor. Uber kullanıcıları, uygulamada bulunan ‘Paket gönder’ seçeneğine ek olarak, ‘Paket al’ seçeneğini de kullanarak belirttikleri adresten paket aldırıp teslimat adresine ulaştırabiliyorlar.
Uber Türkiye 2022 Rakamları
Bir basın toplantısında buluştuğumuz, Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı 2022 yılında Türkiye'nin Uber içinde en hızlı büyüyen ülkelerden birisi olduğunu belirterek şu rakamları paylaştı:
“İstanbul çoğunluk olmak üzere, Türkiye genelinde 2022 yılında 33 binin üzerinde taksi sürücüsü Uber’i kullandı. Platformda yolculuk yapan taksi sürücüsü puan ortalaması 5,00 üzerinden 4,93 oldu. Yıl boyunca uygulama, 25 milyon kez araç çağırmak için kullanıldı. Bu sonuç bir önceki yıla göre yüzde 270 büyüme gösterdi. Uber uygulamasının ülkedeki toplam indirilme sayısı çoğunluğu İstanbul’da olmak üzere 2022’de 5,8 milyona ulaştı.
İstanbul’u ziyaret eden 159 farklı ülkenin vatandaşı Uber uygulamasını kullanarak İstanbul'u gezdi: ABD, Suudi Arabistan ve İngiltere listenin başında yer aldı. “
Uber’den hediyeler
Uber Türkiye aynı zamanda İstanbul’daki geniş ulaşım ağını kullanarak topluma fayda sağlayan projeler geliştiriyor. 2022 yılında Herkese Kitap Vakfı iş birliği ile kitap bağışları köy okullarına ulaştırılmak üzere ücretsiz toplandı. Beşiktaş Belediyesi ve Kadıköy Belediyesi iş birliği ile elektronik atıklar geri dönüşüm için ücretsiz toplandı. Uber ayrıca özel günlerde Uber kullanıcılarına sürpriz hediyeler dağıtmaya devam etti: 14 Şubat Sevgililer Günü’ne özel hediye “Uber Çikolata” ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel çocuklara hediye dünya klasikleri seti “Uber Kitap” dağıtıldı.”
İlkokullarda Ekolojik Okuryazarlık projesi başlıyor
Hayat Holding’in T.C. Milli Eğitim Bakanlığı iş birliğinde yürüteceği Ekolojik Okuryazarlık Eğitim Projesi, Türkiye genelinde ilkokul 3. ve 4. sınıf öğrencileri ile öğretmen ve velilerin, ekolojik okuryazarlık düzeylerini artırmayı hedefliyor.
İklim değişikliği farkındalığına katkıda bulunma, gezegendeki kaynakların kıtlığına dikkat çekme, kaynakları koruma ve bilinçli tüketmeye yönelik davranışları geliştirme hedefiyle yola çıkan “Hayata İyi Bakarız” Ekolojik Okuryazarlık Projesi, oyun ve görsel aktivitelerle zenginleştirilmiş müfredata uygun içerikleriyle, daha iyi bir dünya için çocukları erken yaşta eğiterek farkındalıklarını artırmayı amaçlıyor.
Hedef: 300 okulda, 600 öğretmen, 30.000 öğrenci ile 60.000 veliye ulaşmak
- Birleşmiş Milletler’ in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ nın 4. maddesi “Nitelikli Eğitim”, 10. Maddesi “Eşitsizliklerin Azaltılması, 13. maddesi “İklim Eylemi” ve 17. madde olan “Amaçlar için Ortaklıklar” çerçevesinde hayata geçen projenin hedef kitlesini, ilkokul 3 ve 4. sınıf öğrencileri ile öğretmen ve veliler oluşturuyor.
- Proje, hedef kitlenin iklim değişikliğine uyumlarını güçlendirme, dirençliliklerini destekleme ve ekolojik okuryazarlık kapsamında bilgi ve gelişimlerinin artırılarak, kaynakların tükenmesini önleme ve korumaya yönelik davranışlarının geliştirilmesini amaçlıyor.
- Eğitim içerikleri “Biyoçeşitlilik”, “İklim & iklim değişimi”, “Ekolojik okuryazarlık” ve “Doğal kaynaklar & sürdürülebilirlik” başlıklarını kapsıyor.
- Proje, öncelikle Meteoroloji Genel Müdürlüğü Kuraklık Haritası’na göre Türkiye temsili olarak belirlenen 10 ilde (Kocaeli, İzmir, Muğla, Antalya, Giresun, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin, Erzurum, Malatya) uygulamaya alınacak. Proje süresi boyunca her yıl bu illere yenileri eklenerek projenin etki alanının genişletilmesi hedefleniyor.
- 2022-2023 Eğitim ve Öğretim Yılı’nın 2. Dönemi’nde başlayacak. 2022-2023 Eğitim Öğretim yılı Bahar Dönemi kapsamında 300 okulda, 600 öğretmen, 30.000 öğrenci ile 60.000 veliye ulaşılması hedefleniyor.
- Proje kapsamında, Millî Eğitim Bakanlığı ve Hayat Holding iş birliğinde 300 okula Hayat Kütüphaneleri bağışı gerçekleştirilecek.
Çocuklara, gençlere ve eğitimcilere yönelik bir sürdürülebilirlik projesi
Hayat Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Başkanı M. Avni Kiğılı’nın açılış konuşmasını gerçekleştirdiği toplantıda, T.C. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Petek Aşkar’da kapanış konuşması gerçekleştirdi. “Ekolojik Okuryazar Nesiller” başlığı altında düzenlenen panel bölümünde ise, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Utku Perktaş, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Pınar Bayhan ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Bengisu Koyuncu panelist olarak yer aldı.
İş dünyasına ekolojik okuryazarlık eğitim projesinin parçası olma çağrısı
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Hayat Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve İcra Kurulu Başkanı M. Avni Kiğılı, vizyonlarını “Nesiller boyu fayda sağlamak” teması üzerine dayandırdıklarını ve tüm faaliyetlerini karbon ayak izini en aza indirme gayesiyle gerçekleştirdiklerini ifade ederek şunları söyledi:
“Hayat Holding olarak sürdürülebilirliği, sadece çevre olarak değil, insan kaynağından verimliliğe oldukça geniş bir kapsamda ele alıyor, iş süreçlerimizi buna göre düzenliyoruz. Enerji verimliliği ve kaynakların etkin kullanımı konusunda attığımız adımlar bunun somut göstergesi. Ancak kurumların sadece kendini dönüştürmesi yeterli değil. Toplumun dönüşümüne hizmet eden, iyiliğin nesilden nesile aktarıldığı uzun vadeli, kalıcı ve sürdürülebilir projelere imza atmak çok önemli. Hayata İyi Bakarız Ekolojik Okuryazarlık Projesi’nin çıkış noktası budur. Yarının dünyası, iklim farkındalığı yüksek bir nesle ihtiyaç duyacaktır. Çocuklara erken yaştan itibaren yapılan her yatırım, sadece çocuğun yaşamını dönüştürmekle kalmayarak, bilinçli kuşakların yaşam sürdüğü refah içinde bir dünya anlamına geliyor. Bu nedenle tüm iş dünyasını buradan ekolojik okuryazarlık eğitimlerinin bir parçası olmaya davet ediyorum. Birimiz değil, hepimiz Hayata iyi bakalım…”
SuperFresh markanın gerisindeki üretim öyküsünü anlatıyor
Dondurulmuş gıda alanında yüzde 50 ciro pazar payıyla açık ara sektör lideri olan SuperFresh, geçtiğimiz günlerde yeni iletişim kampanyasını basına tanıttı. Kampanya kapsamında, kuruluşun ürünlerinin tarladan tabaklara olan yolculuğu ve üretim sürecine ilişkin tüm ayrıntılar ‘SuperFresh Bi’ Yolculuk’ başlığı altında anlatılıyor. Ülkemizin sevilen şeflerinden Refika Birgül’ün yer aldığı fimlerde” Hasat, Teknoloji, Güven, Çeşitlilik ve Lezzet” başlıkları altında SuperFresh ürünlerinin gerisindeki üretim ve dağıtım felsefesi anlatılıyor.
100’den fazla ürün çeşidiyle yılda 28 milyon tabak yemek
Kampanyanın tanıtım toplantısında konuşan Kerevitaş CEO’su Mert Altınkılınç, Yıldız Holding bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Kerevitaş’ın kendi sektöründe Türkiye’nin lider şirketi konumunda olduğunu vurguladı. Altınkılınç’ın verdiği bilgiye göre, SuperFresh 100’den fazla ürün çeşidiyle her yıl 28 milyon tabakta yer alarak 7 milyon haneye misafir oluyor. SuperFresh geleceği düşünen sözleşmeli tarım modeliyle çalışıyor. Gıda israfının önlenmesi için projeler geliştiriyor.
İleri teknoloji ve sürdürülebilir tarım uygulamaları
SuperFresh’in kampanya yüzü Şef Refika Birgül, hazırladıkları belgesel serisiyle dondurulmuş gıda kategorisiyle ilgili tüketicilerin merak ettiği noktalara odaklandıklarını belirtti. SuperFresh’in tarlada iş birliği yaptığı sözleşmeli çiftçiden, çiftçiye eşlik eden üretim müdürüne, ürünleri fabrikaya taşıyan kamyon şoföründen ziraat müdürüne kadar yüzlerce kişi ile görüştüklerini söyleyen Birgül süreçler ilgili de şu gözlemlerini paylaştı:
“Dondurulmuş gıda işinde sertifikalı tohum ve soğuk zincirin önemini, SuperFresh’te Ar-Ge çalışma yöntemlerini ve ileri teknoloji ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını, aynı zamanda merak edilen pek çok konu başlığını beş ayrı filmde bir araya getirdik. SuperFresh’in tam otomatik hasat makineleriyle tarladaki hasat, daha kısa sürede tamamlanıyor ve toplanan mahsul ortalama üç saat içinde fabrikaya ulaştırılıyor. Fabrikada da hiç bekletmeden yıkanıp temizleniyor, bir saat içinde -40 derecede IQF yöntemi ile dondurulup paketleniyor. Bu sayede hücre zarı çatlamayan ürünlerin besin değerleri korunmuş oluyor.”