Tutku ve başarı
Uzayda bir spor araba
Ürettiğiniz spor arabayı bir kamyonun üstüne koyup caddelerde David Bowie şarkıları ile dolaştırmak belki olağan bir reklam olarak görülebilir. Ama spor arabanızı bir roketle uzaya fırlatmak, farklı bir yaklaşım olur. Bunu yapabilmek için yaratıcı ve farklı bir çılgın olmanız gerekir. Bir şubat günü (6 Şubat 2018) Falcon Heavy roketi uzaya fırlatıldı. Bu roketin içinde Tesla’nın “Roadster” spor arabası vardı. Arabanın içinde astronot elbiseleri içinde “Starman” denen bir manken sürücü oturuyordu. Starman’in sağ eli direksiyonda, sol kolu da açık pencerenin üstünde dinleniyordu. Roadster’in müzik sisteminden David Bowie’nin “Starman”, “Space Oddity” ve “Life on Mars “ şarkıları duyuluyordu. Arabadaki krital diskte Isaac Asimov'un Foundation serisi kitabı digital formda vardı. Torbido gözünde Douglas Adam’ın “Galaksiye Otostopçu Rehberi ( The Hitchhiker's Guide to the Galaxy) kitabı yerleştirilmişti. Bu proje için her şey düşünülmüştü. Arabanın gösterge tablosunda “Panik yapmayın” (Don’t Panic) yazısı görünüyordu. Ve uzaydaki diğer yaratıklar da merakta bırakılmamıştı. Arabaya “Dünyada insanlar tarafından yapılmıştır” (Made on Earth by humans) diye yazılmıştı.
Roadster, güneşin çevresindeki bir yörüngede dönmeye devam ediyor. Bir site (www.whereisroadster.com ) Roadster’in seyahati hakkında anı anına bilgi veriyor. Buradan ilginç bilgiler edinmeniz mümkün. (Yazıyı yazarken siteye girdiğimde şöyle bir enformasyon edindim: Roadster dünyaya uzaklığı 58 milyon km ve saatteki hızı 3657 km idi. Eğer arabanın aküsü çalışıyorsa Space Oddity 291.000 kez çalınmış olacak.)
Elon Musk
Yukardaki çılgın proje Elon Musk’ın marifeti. Elon Musk, şu an 185 milyar dolarlık serveti ile dünyanın en zengin insanı. Yaşam yolculuğu 1971 yılında Güney Afrika’da, Kanadalı bir anne ve Güney Afrikalı bir babanın çocuğu olarak başlamış. O kadar çelimsiz ve içine kapanıkmış ki, sık sık zorba çocukların sataşmasına maruz kalırmış. Hatta bir keresinde öylesine hırpalanmış ki, bir hafta hastanede yatmış. Ama bu içine kapanık çocuğun tutkusu kitaplar ve bilgisayarmış. Okuyacağı bilim kurgu kitaplar tükenince kendini ansiklopediye (Encyclopedia Britannica) vermiş. Kendi kendine öğrendiği programlama diliyle bir bilgisayar oyunu yaratmış ve bunu bir dergiye satarak 12 yaşında 500 dolar kazanmış.
O dönem Güney Afrika’da beyaz azınlığın egemen olduğu bir ayırımcılık (apartheid) varmış. Askerlik mecburiymiş. Elon, böyle bir yönetime hizmet etmek istememiş ve aklı Amerika’ya gitmekteymiş. Bunu en kolay Canada’dan yapabileceğini anlamış. Askere gitmemek için liseyi bitirince hemen üniversiteye yazılmış. Ancak işlemleri tamamlanınca Kanada’ya giderek Ontario’daki “Queen’s School of Business” okulunda eğitimine başlamış. Daha sonra küçük kardeşi Kimbal da ona katılmış. Zor günler geçirmiş. Bazen bir öğün yemek bulabilmek için çok farklı işlerde çalışması, çok mücadele vermesi gerekmiş. Bu zor yaşamı USA’deki bir okuldan (The University of Pennsylvania) burs alınca bitmiş. Bu okuldan ekonomi ve fizik dallarında derece almış. Başvurduğu Stanford Üniversitesi’nde fizik alanında doktora programına kabul edilmiş. California’da teknolojinin Mekkesi, Silicon Vadisi’ndeki dünyayı görünce nevri dönmüş. Elon Musk şöyle diyor “Ya bu dünyanın gidişatını değiştirecek teknolojik gelişmeleri seyredecektim, ya da bu değişimin bir parçası olacaktım”. Değişimin bir parçası olmayı seçmiş ve iki gün içinde okulu bırakarak 1995 yılında kendisini iş dünyasına atmış.
Elon Musk kardeşi ile Zip2 diye bir yazılım şirketi kurmuş. İşyerleri yaratılan ürünü kullanarak gazetelere reklam veriyormuş. New York Times ve Chicago Tribune gibi gazetelere bu yazılım ürününü lisansla kullandırmaya başlamış. Zip2 Şirketini 1999 yılında 300 milyon dolara Compaq şirketine satmış. Böylece Elon Musk, kurduğu ilk iş ile 28 yaşında multimilyoner olmuş.
Elon Musk, kazandığı parayla ömrünün sonuna kadar çalışmadan yaşayabilirdi. Ama Elon Musk orada durmamış. Bir ödeme sistemi olan X.com şirketini kurmuş. Sonra 2000 yılında PayPal şirketini almış, X.com ile birleştirmiş. Sonra da bu genişlemiş PayPal şirketini 2001 yılında 1.5 milyar dolara satmış. Bu kez 2002 yılında yukarda sözünü ettiğim Falcon Heavy roketini yapan SpaceX şirketini kurmuş. Türkiye’nin haberleşme uydusu “TurkSat 5A” işte bu şirketin Falcon 9 roketi ile geçen hafta uzaya fırlatıldı. SpaceX’in bugünkü pazar değeri 100 milyar dolar. Musk 2004 yılında tümüyle elektrikle çalışan otomobili üreten Tesla şirketini kurmuş. Tesla’nın bugünkü pazar değeri 769 milyar dolar. Anlayacağınız Elon Musk, Midas dokunuşu ile el attığı her alanda harikalar yaratmış.
Elon Musk’ın tutkuları
Dünyanın en zengin kişisinin yaşamından kesitler verdim. Bütün bu başarılarının arkasında tutku var. Elon Musk’ın üç büyük tutkusu varmış: uzay, temiz enerji ve internet; ve bir de mühendislik aşkı. Şöyle demiş: “Eğer birkaç yüzyıl geriye gidersek bugün kullandığımız uzun mesafelerdeki insanların konuşması, görüntülerin iletilmesi, uçmak gibi teknolojiler sihir gibi görünebilirdi. Bu yüzden mühendislik niyetleri ve amaçları bakımından sihirdir. Kim bir sihirbaz olmak istemez ki?” Şirketlerinde hep araştırma ve geliştirmeye önem vermiş. Geçtiğimiz günlerde yapılan “The Wall Street Journal’s CEO Council” yıllık toplantısında üst düzey yöneticilere şöyle konuşmuş: “Toplantı odalarında finansal konulara, “power point” sunumlara daha az zaman harcayın. Ürününüzü mümkün olduğunca şahane yapacak konulara daha fazla zaman ayırın.”Bunları yapan birisinin de başarısı ortada.
Sonuç
Şu anda dünyanın en zengin kişisi olan Elon Musk’ın yaşam öyküsünü yazdım. Görüldüğü gibi tutku başarıda çok önemli bir yakıt. İyi bir altyapı ve vizyonla sizi istediğiniz hedefe taşıyabilir.