‘Türkler 20 yılda yapamaz’ diyen İtalyan’a kızıp ürettiği robot, 1 milyar ciro getiriyor

Sadi ÖZDEMİR
Sadi ÖZDEMİR EKONOMİDE SAĞDUYU

Sadece ürün katoloğundaki ‘refarans müşteri’ listesinde 500’e yakın küresel, ulusal şirket ve marka var. DHL’den ABB’ye, Vestel’den ATÜ’ye, e-ticaretin yerel ve küresel devlerine ‘akıllı raf ve depo’ sistemleri üretip anahtar teslimi mühendislik hizmetiyle de inşaatlarını tamamladı. Temesist Raf Sistemleri’nin kurucusu Sivaslı Halil İbrahim Gül ile yaklaşık 10 yıl önce tanışmıştık. O dönemde ciro ve istihdam potansiyeli çok yüksek bir ‘sanayici profili’ çiziyordu. “Akıllı raf sistemleri için 4 yönlü 40 metreye istif yapabilen yeni bir ‘mekik robot’ ürettik, robotlar için ayrı fabrika kuruyoruz. İhracat yaptığımız ülke sayısı 85’e ulaştı” deyince iftarda buluşma kararı aldık. Belki en son sorulacak soruyla başladım ve “Ciro ve ihracat ne durumda, yeni yatırım nasıl bir fabrika olacak” diye girdim söze. Gül, “Ciro bu sene 1 milyar TL olabilir. Geçen yıl yüzde 28’i ihracattan gelmişti ama bu sene yüzde 40’ı ihracattan olacak gibi görünüyor” dedi. Halil İbrahim Gül, çıraklıktan yetişme 13 yaşından itibaren de gurbetçi olmuş bir girişimcimiz. Öyle ki 13 yaşında geldiği İstanbul’da gündüzleri bir yerde geceleri başka yerde çalışarak hayata tutunmuş. O zor yıllarda hem memlekete para gönderip hem de para biriktirmiş. 15 yaşına geldiğinde de borçlanarak ilk makinasını satın alıp Sivas’a dönmüş küçük bir atölye açmış. Askerlik görevine kadar da Sivas’ta kalmış sonra 1986’da İstanbul Esenler’de çelik konstrüksiyon üretimi yapan 75 metrekarelik küçük bir atölyede tekrar çalışmaya başlamış. 1.5 yıl sonra da bu iş yerinin sahibi çok çalışkan olduğu için Halil İbrahim Gül’ü ‘ortak’ almış. 7-8 yıl sonra da kendi atölyesini açarak yoluna devam etmiş. Gül, “O dönemde Merter Keresteciler Sitesi’ndeki binaların yarısının çelik çatı işini biz yapmış olabiliriz. İşimizi büyüten de buydu, ardından da tekstilcilerin raf ihtiyaçlarını görerek ‘raf sistemleri üretmeye’ odaklandık. 2000’li yılların başından itibaren de her sektöre endüstriyel depo rafl arı üreten ve uygulayan bir iş modeliyle yola devam ettik” diyor.

■ İlk robotu 2013’te ürettik, 4 yönlüsü de hazır

Halil İbrahim Gül, Bilecik OSB’deki mevcut fabrikanın yanına yeni bir yatırım yaptıklarını ve bu tesiste ‘sadece robot’ üreteceklerini söylüyor. 40 metre yüksekliğe ürün yerleştirecek 4 yönlü geliştirdikleri yeni robot ile de çok iddialı olacaklarını anlatıyor. Şu anda dünyada Temesist’ten başka robot üretebilen sadece iki şirket bulunduğunu vurgulayan Gül, “Mevcut fabrikamız 20 bin metrekare kapalı alanda üretim yapıyor. Şu anda 550 kişi olan istihdamımız ikinci fabrikayla 700 kişiye çıkacak. Robot üretimimiz ise yıllık 600 adetten 2 bine çıkacak” diyor. Aslında Temesist’in küresel rekabette kalıcı olmasını ve hızlı büyümesini sağlayan kaldıraç ürün de raf robotu olmuş. O nedenle robot üretme fi krinin nasıl doğduğunu soruyorum. Gül şöyle özetliyor: “2013 yılıydı ve biz raf sistemleri üretip lojistik depolar kuruyorduk. İçinde kullanılan robotik sistemleri Avusturya’dan İtalya’dan alıyorduk. Servis ve parça desteği çok zayıftı ama mecburduk. Bir projemiz için İtalya’daki üreticiden almak üzere 10 robot için anlaştık ve robotlar için İtalya’ya gittim. Beni birkaç gün oyaladılar ve sonra anladık ki fi rma batmış. Ben ise onlara güvenip proje satmışım. Batık fi rmanın teknik müdürü ile oturduk ve çözüm aradık. Adam ‘sizinle ortak şirket kuralım, teknoloji ve tasarım benden, üretim sizden’ dedi. 15 gün sonra da İstanbul’a geldi. Anlaşmamız yüzde 30’u onun yüzde 70 bizim olacak şekildeydi. İtalyan teknik müdür, son anda ‘ben sermaye koymam, yine de yüzde 30 benim olur’ deyince iş karıştı. Bizi mecbur etmek için de ‘bu iş yüksek teknoloji işi, siz Türkler bunu daha 20 sene üretemezsiniz’ diye restleşti. Ben siparişlerimi teslim edememe riskine rağmen masad an kalktım ve ‘bunu kendimiz üreteceğiz, size de ihtiyacımız yok’ dedim. 5 ay fabrikadan çıkmadan (ofi sime yatak koydum) inatla çalıştık ve yazılım dâhil üretmeyi başardık. Bugüne kadar 3 bine yakın robot üretip sattık, projelerimizde kullandık. Şimdi 4 yönlü, 40 metreye istif yapan yeni versiyonu da ürettik ve sadece robot üretecek 2 bin 500 metre kare kapalı alana sahip fabrikamız oluyor.”

■ Avrupa’da 4 şirketimiz var, ihracatımız hızla artıyor

Temesist Şirketler Grubu’nun şu anda 5’i Türkiye’de, 4’ü Almanya, İngiltere, Bulgaristan ve Sırbistan’da olmak üzere 9 şirketi olduğunu belirtiyor Halil İbrahim Gül ve şöyle devam ediyor: “İhracatımız artıyor ve bu yıl ciromuzun yüzde 40’ı gelecek yıl da yüzde 50’si ihracattan olabilir. Sektöre ‘depo mühendisliği kavramını biz getirdik’ diyebiliriz. Yurt dışına hem yüksek teknoloji ürünleri satıyoruz hem de mühendislik hizmeti vererek ‘hizmet ihracatı’ yapıyoruz. İnşa ettiğimiz tüm depolarda projeden, üretim ve montaj süreçlerine kadar her şeyi anahtar teslimi yapıyoruz. Dünya devi fi rmaların, e-ticaret şirketlerinin depolarını biz kuruyoruz. Zor coğrafyalarda da çok önemli projeler tamamladık. Mesela NATO’nun Afganistan depolarını biz yapmıştık. Libya’da, savaş döneminden hemen önce çok büyük projeler gerçekleştirdik. 2022’den itibaren Libya’da yeniden projeler yapmaya başladık. Son zamanlarda Avrupa’dan, rafların içinde iklimlendirilmiş ‘tarım depo talepleri’ gelmeye başladı. Türkiye’de donmuş balık rafl arının tamamına yakınını biz yaptık. Özellikle Karadeniz›de birçok depo yaptık. Elazığ’da bile balık için depo yapıyoruz. Konya’da, Çerkezköy’de dondurma depolarını yaptık. Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası büyük fi rmaların, dünya genelindeki projelerine de teklifl er veriyoruz.”

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar