Türkiye’nin rekabet avantajı olan sektörler (1): Oyun ve eğlence
Geçen hafta, ülkemizin her sektörde enerjisini dağıtmak yerine rekabet avantajı olan sektörlere yoğunlaşarak süratle global markalar çıkartması gerektiğini yazmıştım. Michael Porter’in geliştirmiş olduğu modelden ilham alarak seçim kriterlerini belirlemiştik. Değerlendirme kriterlerine, toplum karakteri ve ülke kültürü eklenebilir. Örneğin sıkı disiplin gerektiren imalat gibi sektörlerde Almanlar daha başarılı olabilirken, katı kurumsal kuralları tatbik etmeden yaratıcılık ve biraz da aylaklık gerektiren müzik, sanat ve mimari gibi endüstrilerde İspanyollar iyi iş çıkarabilir. Toplumsal karakter gibi faktörleri ölçmek pek mümkün olmadığından bazen normatif kriterlere; sezgiyi, kişisel tecrübeyi ve sosyal bilimcilerin görüşlerini de eklemek lazım. Her konu, deterministik modellerle incelenemez nihayetinde. Ülke kültürü ve karakteri Porter’ın modelindeki firma yapısına ve stratejisine (Firm Strategy, Structure, and Rivalry) yansıyor ama etkisinin ben şahsen daha büyük olduğunu düşünüyorum, o yüzden ayrı bir faktör olarak vurgulanmalı ve değerlendirilmeli. Özetle, sair kriterler ışığında 8 stratejik sektör belirledik. Önümüzdeki birkaç hafta, bu sektörlerde neden Türkiye’nin rekabet üstünlüğü olduğunu gerekçelendirelim.
Gazete köşesi tüm sektörleri uzun uzun detaylandırmaya müsait olmadığı için sadece birkaç sektörü ele alacağım. Oyun ve eğlence ile başlayalım. Hem Porter’ın kriterlerine uygun hem de toplumun karakterine. Kuzey veya Doğu Avrupa değil daha çok Akdeniz ülkesi olduğumuzu unutmayalım. Gaming in Turkey tarafından yayımlanan ‘Türkiye Oyun Sektörü 2021 Raporu'na göre, Türkiye oyun pazarı 1 milyar 200 milyar dolar büyüklüğe ulaştı. Türkiye'deki oyuncu sayısı da 2018'den 2021'e kadar 30 milyondan 42 milyona çıkmış. Türk oyun şirketlerin 2020 yılında yaklaşık 2 milyar dolar yatırım almış. Türkiye’de yüzlerce oyun startup’ı var. Özellikle mobil oyunlarda ülkemiz dünya ile rekabet ediyor. Peak Games’in unicorn olması, sektöre yatırımcı ilgisini artırmış durumda. Türkiye oyun sektörü, 2021 yılında 266 milyon dolar yatırım aldı. Bu yılın ilk yarıyılında ise 333 milyon dolar yatırım alarak 6 ayda geçen yılın toplamını geride bıraktı. Sektör, oyun yatırımlarında Avrupa birincisi oldu. Oyun sektörü, başta mobil olmak üzere PC ve konsol gibi tüm pazarlarda büyüyor. Pandemi ile hiç oynamayanlar dahi başladı. Google Play'de 171.986 oyun yayıncısı arasında 2689 Türk yayıncı bulunuyor. Türk oyunlarının ortalama puanı: 5 üzerinden 3,94. İyi bir rakam. Oyun sektöründe oldukça yetenekli insan kaynağı ve güçlü bir ekosisteme sahibiz. İstanbul ve İzmir başta olmak üzere çeşitli bölgelerde kümelenmeler oluşmuş durumda. Ayrıca Türkiye'de 165'in üzerinde profesyonel espor takımı ve 8 bin 126 lisanslı espor oyuncusu var. Espor, sektörün parlayan yıldızı. Türkiye oyun sektöründe kazandığı rekabet üstünlüğünü kaybetmeden devam ettirmeli. Oyun, metaverse dünyasını şekillendirecek en önemli sektörlerden. Oyun içerisindeki alışverişler her yıl artarak devam ediyor. Ayrıca oyun sektörü ile artırılmış ve sanal gerçeklik (AR/VR) teknolojilerinin entegrasyonunun giderek güçlenmesi bekleniyor.
Son olarak, oyun pazarının dahil olduğu eğlence sektöründe Türkiye için diğer önemli bir alt sektör; dizi filmler. Türk dizileri; Orta Doğu, Güney Amerika ve Balkanlar olmak üzere tüm dünya ülkelerinde yoğun ilgi görmekte. Türkiye, ABD'den sonra en fazla dizi ihraç eden ülke. Bugüne kadar 150'den fazla televizyon dizisi tüm dünyada toplam 146 ülkede izleyiciyle buluşturdu. 2018 yılında 500 milyon dolar olan dizi ihracatından elde edilen gelirin 2023'te 1 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye ayrıca İngiltere, ABD, Fransa ve Almanya ile televizyon ve online platform üzerinden dizi ihraç eden ilk 5 ülke arasında yer alıyor. Türk dizileri ülkenin ihracatına, tanınırlığına, Türk tarihi ve kültürünün bilinirliğine büyük katkı sunuyor. Turizm ve gayri menkul olmak üzere pek çok sektörü destekliyor. Türkiye’nin genç nüfusu ve dinamik pazarı oyun ve eğlence sektörünün büyüme potansiyelini destekliyor. Söz konusu bu sektörler; stratejik olarak değerlendirilip, mutlaka desteklenmeli. Global ölçekte liderliğe oynayan, az birkaç tane marka çıkartmalıyız.