Türk Telekom Atatürk Kültür Merkezi’nde
Geçen ayın dikkatimi çeken haberlerden birisi, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) ile imzaladıkları anlaşma kapsamında Türk Telekom’un AKM’nin ana destekçisi olmasıydı. AKM’nin çok konuşulan ve simgesi olarak nitelendirilen kırmızı kürenin bulunduğu 2 bin 40 kişilik ana opera salonuna da Türk Telekom Opera Salonu adı verilecekti. Kürenin bir özelliği de tüm karoların, Kaleseramik’in kadın istihdamına destek olmak amacıyla Çanakkale’nin Çan ilçesindeki fabrikasında kurduğu Atölye Kale’de üretilmesi ve tamamının el yapımı olmasıydı.
Yine anlaşma gereği Türk Telekom, AKM’nin Wi-Fi, 4.5G, 5G mobil altyapısı ve yenilikçi teknoloji hizmetlerinin de sağlayıcısı olacaktı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katıldığı toplantıda, Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan ile Türk Telekom CEO’su Ümit Önal yedi yıl sürecek işbirliği protokolünü imzalamışlardı. Bir etkinlik nedeniyle İstanbul dışında bulunduğumdan davetli olduğum törene katılamamıştım. Ancak, Türk Telekom’un uzun bir zamandır “Türkiye’ye Değer” markası ile ürettiği sosyal sorumluluk projelerini yakından izliyordum. Atatürk Kültür Merkezi için de hayata geçirmeyi düşündükleri projeler olduğunu tahmin ediyor, teknoloji ile sanatı orada nasıl buluşturacaklarını merak ediyordum.
Lorbi PR Tanıtım ve Halka İlişkiler Ajans Başkanı Mustafa Kaya arayıp Türk Telekom Kurumsal İletişim Direktörü Funda Öge ile görüşme önerdiğinde düşünmeksizin kabul ettim. Funda Hanım, kuruluş aşaması dâhil olmak üzere 2005 yılından geçtiğimiz sene Türk Telekom’da başlayana kadar İstanbul Modern’deydi. Müzenin iş geliştirme, kaynak yaratma, tanıtım, sponsorluk, satış, pazarlama, konvansiyonel ve dijital tanıtımına ilişkin pek çok alanında görevler üstlenmişti.
Hepimizin anılarında yeri olan AKM’nin hemen yanındaki Gezi İstanbul’da buluştuk. Karın her an yağmasının beklendiği soğuk bir İstanbul öğleniydi. Sohbetimizin ana konusu AKM olacaktı, ama önce Türk Telekom’un sosyal sorumluluk projelerini yetkili bir ağızdan duymak istiyordum:
Türk Telekom ekonomik, sosyal veya fiziksel sebeplerle toplumsal hayata katılamayan tüm kesimlerin bilgiye erişimine katkıda bulunmayı kurumsal sorumluluğu olarak görmekte ve “herkes için erişilebilir iletişim” prensibi ile çalışmalarını yürütmekteydi.
Bilgiye erişimde fırsat eşitliği ilkesinden hareketle Boğaziçi Üniversitesi Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim Laboratuvarı (GETEM) işbirliği ile başlanan Türkiye'nin ilk telefonda sesli kitap hizmeti “Telefon Kütüphanesi” projesi sürüyordu. Yine bu kapsamda görme engelliler için para ve ilaç barkodu tanıma özelliklerini içeren uygulama da hayata geçirilmişti.
Projelerden bir diğeri kadınların bilgi ve iletişim teknolojileri, e-hizmetler ve e-ticaret gibi konularda bilgilerini artırmayı amaçlayan “Hedefi Olan Kadına İnternetle Hayat Kolay”dı.
Türk Telekom, sağlık kurulu raporu ile total kör tanısı konulmuş ancak yüzde 1 ile yüzde 10 arası görme yetisi olan çocuklara erken müdahale eğitimleri kapsamında görme yetilerini kullanabilir hale geldikleri “Günışığı” projesini de hayata geçirmişti.
Görme ve işitme engelliler için hazırlanan bir başka proje ise AVM, kampüs ve havaalanı gibi karmaşık yapılarda yardım almadan hareket edebilmelerini sağlamak amacıyla gerçekleştirilen “Sesli Adımlar”dı.
Peki, AKM’de neler yapılacaktı? Hedef, teknoloji ile sanatı buluşturan eğlence, dinlence, deneyim alanları ve özel etkinliklerle her yaştan kadın, erkek, çocuk tüm ziyaretçilere keyifli anlar ve ayrıcalıklı deneyimler yaşatmaktı. Tabii ki halen süren projelerdeki gençler, çocuklar, görme ve işitme engelliler için de önemli bir merkez olacaktı AKM.
İçerdeki Beyoğlu Kültür Yolu’nda sanatseverlerin yenilikçi teknolojileri deneyimlemeleri için Wi-Fi bağlantı noktaları, 4.5G ve 5G mobil hizmetleri bulunacaktı; etkinlikler, atölyeler ve özel marka ortaklıkları AKM’nin kültür-sanat takvimine hareketlilik katacaktı.
AKM ziyaretçileri için kurulacak özel ağırlama alanında (lounge) keyifli vakit geçirme imkânı yaratılacaktı. 5G altyapısı ile faaliyet gösterecek olan Robot Cafe’de ziyaretçilere kahvelerini bir robot hazırlayıp sunacaktı.
Funda Hanım’la henüz üzerinde çalıştıkları projeler üzerine de konuştuğumuz sohbet iki saati buldu. Yeniden görüşmek dileğiyle vedalaşırken defterimdeki son notum şöyleydi:
Türkiye'nin dijitalleştirmesi konusunda önemli alanlardan bir tanesinin de eğitim olmasını önceleyen Türk Telekom, Atatürk Kültür Merkezi için de insanı merkeze alan projeler üretmeye devam edecek. AKM, günün her saatinde yaşayan bir mekâna dönüşecek.