Ticari kredilere erişimi sınırlandıran düzenleme sonrası ilk değerlendirme

Serhat GÜRLEYEN
Serhat GÜRLEYEN GENİŞ AÇI

Haftaya piyasaları etkileyecek dünyada pozitif, Türkiye’de negatif iki önemli gelişme ile başlıyoruz. (+) Küresel risk iştahında ABD öncülüğünde sert bir toparlanma yaşanıyor. (-) Döviz varlığı (efektif, mevduat, altın) belirli büyüklüğü aşan şirketlerin Türk lirası krediye ulaşımı sınırlandırılıyor.

Dünyadaki pozitif gelişme ile başlayalım. ABD ve Avrupa hisselerinde cuma günü yüzde 3 civarında yükselişle geçen haftayı kapattık. Teknoloji ve savunmacı hisseler öncülüğünde başlayan yükseliş genele yayıldı.

Bankacılık cuma günkü yükselişte en güçlü sektörler arasındaydı. Stres testinin sorunsuz geçmesi hisse geri alımı beklentilerini körükleyince hafta boyunca oluşan kaybın önemli bir kısmı geri alındı.

Yükselişin devam edeceği konusunda görüş birliği yok. Bazı uluslararası yatırım bankaları yükselişi “boğa tuzağı” olarak görmeye devam ediyor. Kısa vadede, teknik olarak ikna olmamız için S&P 500’ün 3.900 seviyesini güçlü bir şekilde kırması gerekiyor. Orta vadede temel olarak ikna olmamız için enflasyonun zirve yaptığını görmemiz gerekiyor.

Türkiye hisseleri dünyanın gerisinde kalıyor. Demir-çelik ve banka hisseleriyle başlayan yabancı satışları hafta boyunca endeksi baskıladı. Haftanın kötü sürprizi piyasalar kapandıktan sonra gelen BDDK düzenlemesi oldu. Doğrudan etkisi sınırlı ama sinyal etkisi kötü bir gelişme.

BDDK 15 milyon TL 'den fazla ve satışlarının veya toplam varlıklarının yüzde 10'unu aşan miktarda efektif, döviz mevduatı ve altın taşıyan finans dışı kuruluşların TL kredi kullanımını yasaklıyor. Finans dışı şirketlerin TL kredi kullanmaya devam etmesi için efektif,  döviz mevduatı ve altının satışlara veya aktiflere oranını yüzde 10’nun altına çekmesi gerekecek.

Döviz mevduatından TL ürünlere özellikle Kur Korumalı Mevduata geçmeye zorlayan uygulamanın kur üzerinde doğrudan etkisinin sınırlı olmasını bekliyoruz. BIST 30 üzerinde yaptığımız çalışma az sayıda şirketin sınıra takıldığını gösteriyor.

Sınıra takılan şirketler elindeki dövizle eurobond alarak, kur korumalı mevduata geçerek yasaktan kurtulabilecek veya tahvil çıkararak Türk lirası kredi ihtiyacını karşılayabilecek. Yabancı para borçlanması mevzuat olarak mümkün olmayan şirketlere 3 ay için açık pozisyonları ile sınırlı olmak üzere muafiyet sağlanacak. 

Ancak sinyal etkisi oldukça olumsuz. Kurdaki yükseliş durmazsa, konulan kurallar şirketler aleyhine değiştirilebilir. Yüksek enflasyon döneminde 15 milyon TL eşik değer sabit tutulursa şirketleri zorlar. Beklenen etki sağlanmazsa yüzde 10 olarak belirlenen eşik değer yüzde 5 gibi bir seviyeye çekilebilir. Alınan kararın Türk şirketlerinin risk primini artıracağını öngörüyoruz.

Toparlayacak olursak, küresel piyasalarda olumlu, Türkiye özelinde olumsuz iki gelişme ile haftaya başlıyoruz. Dünyadaki yükselişin devam edeceğini öngörüyoruz. Yeni düzenlemeyi Borsa İstanbul için negatif, Türk lirası ve eurobond piyasaları için pozitif olarak görüyoruz.

Negatif reel faizler nedeniyle Türk lirası için olumsuz görüşümüzü koruyoruz. Kısa vadeli eurobondlar için olumlu görüşümüz devam ediyor.  Borsa İstanbul’a gelebilecek satışlar sertleşirse alış fırsatı olarak görme eğilimindeyiz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar