Teslim şekilleri, OVP ve dış ticaret rakamları
Eylül ayının gelmesiyle birlikte bir yazı daha geride bıraktık. Elbette tatilden dönüşlerin hızlanması ve okulların açılmasıyla piyasa tekrar hareketlenmeye başlayacak ve yaz aylarının görece rehavet içinde geçen dönemi son bulacak. Gümrük ve dış ticaret gündemi ise her zamanki gibi oldukça yoğun. Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından Orta Vadeli Program’ın yayınlanması ekonomi gündemini meşgul ederken gümrük tarafında teslim şekillerinin hatalı beyan edildiği gerekçesiyle yükümlüler düzenlenen cezalar, dış ticaret tarafında ise 2022/Ağustos ayı ithalat ve ihracat rakamları gündemin ilk sıralarında yer aldı.
Teslim Şekillerinin Yanlış Beyanı
Geçtiğimiz yaz dönemi boyunca ülkemizdeki gümrük idarelerinde yaz teftiş programı kapsamında yapılan denetimlerde gümrük beyannamelerindeki teslim şekline dair kutucuğun hatalı doldurulması öne çıkan tespitlerden oldu. Teslim şekillerinin uluslararası ticarette malların tesliminin nerede yapılacağı, masrafların kim tarafından karşılanacağı ya da nasıl paylaşılacağı, sigorta ve taşıma sözleşmelerinin yapılıp yapılmayacağı gibi hususların kısaca alıcı ve satıcının yükümlülüklerinin net olarak belirlenmesine ilişkin kurallar olarak tanımlanması mümkün. Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) tarafından yayımlanan bu kurallar INCOTERMS (International Commercial Terms - Uluslararası Ticari Terimler) adıyla anılmakta olup, zaman zaman güncelleniyor. Son güncel versiyonu ise hatırlanacağı üzere 2020 yılında yapılmıştı. INCOTERMS’ün uygulamada dış ticaret yapan taraflar için yukarıda belirtilen konularda ortak bir anlam ifade eden dil olma özelliğini hatırlamak gerek.
Yazılan denetim raporlarında bu konuya özgü olarak yapılan eleştirilen temelini eşyanın taşıma türleri itibariyle ilgili olan teslim şeklinin gümrük beyannamesinde beyan edilmemiş olması oluşturuyor. Zira halen yürürlükte olan INCOTERMS 2020’e göre, CPT, FOB, CFR, CIF taşıma modlarının deniz ve iç su taşımalarında kullanılması gerekirken EXW, FCA, CPT, CIP, DPU, DAP, DDP tüm taşıma türlerinde kullanılabiliyor. Yapılan denetimlerde yurda kara yoluyla gelmesine/yurttan kara yoluyla gönderilmesine rağmen gümrük beyannamelerinde teslim şekli olarak sadece deniz ve iç su taşımalarında kullanılabilecek kodların beyan edilmiş olması sebebiyle bu kapsamdaki gümrük beyannameleri için gümrük idareleri tarafından 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 241/1 maddesine göre bir kat usulsüzlük cezası düzenlendiğini görmekteyiz.
Öncelikle INCOTERMS kurallarının kendi başlarına bir satış sözleşmesi olmadığını ve dış ticaret yapan tarafların bu kuralları kullanmalarının zorunlu olmadığını dahası yine tarafların bu kurallarda yer alan kuralların dışında eşyaların teslim yeri ve sigortalatılmasına dair farklı hükümler ve sorumluluklar belirleyebileceklerini ifade etmemiz gerek. Bununla birlikte gümrük beyannamelerinde beyan edilen teslim şekillerinin hatalı beyan edilmiş olması tek başına (navlun ve sigorta sebebiyle gümrük vergisi matrahını etkilememesi koşuluyla) ithalat vergileri yönünden herhangi bir kayba veya eksik tahsilata sebebiyet vermemekte ve sadece usulen yapılan bir hatalı beyan niteliği taşımakta. Hal böyle olmakla beraber gümrük denetimlerinde son dönemde özellikle gümrük beyannamelerinin Gümrük Yönetmeliğinin 14 numaralı ekinde yer alan “Gümrük Beyannamesi Kullanma Talimatına” uygun olarak doldurulup doldurulmadığının ayrı bir dikkatle incelendiğini de unutmayalım. Zira geçmişte; “sözleşme kodu”, “mali açıdan sorumlu” kişi gibi konularda benzer nitelikte denetim raporları yazılmış ve yükümlülere usulsüzlük cezası düzenlenmesi yolunda gidilmişti. O yüzden gümrük beyannamelerinde yer alan her bir bölüme kod, kısaltma veya başkaca şekilde yapılan her bir beyanın gümrük vergileri tahsilatını etkilemiyor olsa da mevzuata uygun olması son derece önemli.
Orta Vadeli Program ve Dış Ticaret Rakamları
Geçtiğimiz hafta sonunda 2023-2025 yılları arası ülkemizin ekonomik gidişatına yönelik tahminleri içeren Orta Vadeli Program Resmi Gazete’de yayınlandı. Açıkçası Orta Vadeli Program’da gümrük ve dış ticaret alanına dair önceki programlarda yer alan hususların haricinde pek de yeni bir başlık veya içerik görmedik. İhracat dayalı büyüme hedefi yine programda önemle vurgulanmakta.
2022 yılı Ağustos ayı dış ticaret rakamlarına baktığımızda ise ihracattaki olumlu ivmenin devam ettiğini görüyoruz. 2022/Ağustos döneminde ihracat %13,2 oranında artışla 21,3 milyar USD olarak gerçekleşirken, ithalat ise %40,8 oranında artışla 32,6 milyar USD olarak gerçekleşti. Böylece aylık dış ticaret açığı da 11,3 USD oldu. Bu dış ticaret açığı gerçekten çok yüksek bir rakam. Hepimiz biraz da işin ihracat tarafını daha görmeye daha eğilimliyiz. Ancak ithalatın da ihracattan daha fazla arttığını unutmamamız gerek. Bir önceki yazımda ithalatın bu kadar yüksek seyretmesinin sebeplerine değindiğimden tekrar bunları ifade etmeye gerek görmüyorum. Ama 2022 yılını 100 milyar USD’nin üzerinde bir dış ticaret açığı ile kapatacak gibi duruyoruz.
İthalat bağımlılığının azaltılması Orta Vadeli Program’da öngörülen hedefler arasında bulunuyor. Yine 2023-2025 yılları arasında ortalama yıllık yüzde beşlik büyüme tahminleri yapılmış. Bu kapsamda üretim süreçlerinde ithalat bağımlılığını azaltan, teknoloji yoğun, katma değerli ihracat potansiyeli yüksek, istihdama katkı sağlayacak öncelikli sektörlerdeki yatırımların destekleneceği programda ifade edilen diğer hususlar arasında. Yine Avrupa Birliğinin Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasına geçiş dönemi için gerekli politikaların hayata geçirilmesi, AB ile tercihli ticaretimizin temelini oluşturan Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, yeni serbest ticaret anlaşmalarının müzakere edilmesi ile gümrüklü sahalarda yerli teknolojilerin yaygınlaştırılarak kaçakçılıkla mücadelede etkinliğin arttırılması gibi hususlar gümrük ve dış ticaret alanında Orta Vadeli Program’da öne çıkan diğer noktalar arasında yer alıyor.