Temmuzda yılın en düşük enflasyonu gelebilir
Temmuz ayında yılın en düşük fiyat artışı şaşırtıcı olmaz...
✔ Akaryakıt fiyatları geriledi.
✔ Otomobil zammının oranı düşük.
✔ Mevsim etkisiyle gıda maddelerinde belirgin bir fiyat artışı yok.
✔ Dolardaki artış görece düşük, euroda ise gerileme var, yani fiyatlara baskı pek yaşanmadı.
Birkaç aydır enflasyon tahmini yapmıyorum, bunu da kaç kez yazdım. Her ay onlarca, hatta yüzlerce kalem mal ve hizmetin fiyatını izlemek hiç ama hiç kolay bir iş değil. Bu gerekçeyle aylık tahmin yapmaktan vazgeçtim.
Ancak, fiyatını kolaylıkla izleyebildiğim kalemleri dikkate alarak bir alt sınır hesaplamaya çalışıyorum ve dönem dönem bunu yazıyorum.
Temmuz ayına ilişkin bugün itibarıyla belirlediğim alt sınır yüzde 1.13 düzeyinde. Hemen itiraz etmeyin, "Ne yani enflasyon yüzde 1’lere mi indi” diye! Bir alt sınırdan söz ediyorum, bu oranın altına inilemeyeceğini vurguluyorum. Söylediğim şu:
“Temmuz enflasyonu (bugünkü duruma göre) yüzde 1.13'ün altına inmez; ama 3 mü olur, 5 mi olur, bilemem. Çünkü ne olacağına dönük bir çalışmam, bir tahminim yok. Ancak temmuzda bu yılın şimdiye kadarki en düşük oranı gelirse buna da şaşırmam.”
Yüzde 1.13’ün detayları
Bu ay enflasyonun görece düşük kalmasını sağlayacak en önemli etken hiç kuşku yok ki akaryakıt fiyatlarındaki gerileme. Doların az artması, hatta euronun gerilemesi ve otomobile düşük oranda zam gelmesi de diğer etkenler.
Detaylara gelince...
Akaryakıt: Benzinde ay sonuna kadar zam ya da indirim söz konusu olmazsa ay ortalamasındaki fiyat 24 lira dolayında oluşacak. Buna göre hazirana göre yüzde 14 ucuzlama yaşanacak.
Motorinde bugünden geçerli olmak üzere 92 kuruş indirim var. Motorin fiyatı bu indirimden sonra ay sonuna kadar değişmezse ay ortalaması 25.50 düzeyinde oluşacak. Buna göre hazirana göre yüzde 9 ucuzlama olacak.
LPG fiyatı 10.90 dolayında ve hazirana göre yüzde 5.5 kadar bir ucuzluk söz konusu.
Dolayısıyla akaryakıttaki bu ucuzlama TÜFE’yi toplamda 0.46 puan kadar aşağı çekecek. Tabii ki bu doğrudan etki. Özellikle motorindeki ucuzlamanın diğer mal ve hizmet fiyatlarını olumlu etkilediği tartışılmaz. Belki motorin fiyatları düştü diye fiyat indirimi olmamıştır ama en azından motorin gerekçe gösterilerek zam yapılmamış ya da az yapılmıştır.
Otomobil: Toplam satışların yaklaşık yüzde 90’ını oluşturan 14 otomobil markasındaki zam oranı temmuz ayında yüzde 1.5 ile yüzde 12 arasında değişti. Zam oranını her bir markanın pazar payına göre ağırlıklandırdım. Bulduğum ortalama zam oranı yüzde 4 dolayında. Buna göre otomobil zammından temmuz enflasyonuna yansıma yaklaşık 0.30 puan.
Otomobil fiyatlarından TÜFE’ye yansıma konusunda TÜİK’ten alacaklı olduğumuzu unutmayalım. TÜİK’e göre haziran ayında benzinli otomobil fiyatları yüzde 3.77, dizel otomobil fiyatları yüzde 1.77 arttı. Oysa gerçek artış yüzde 15- 20 arasındaydı. TÜİK’in otomobil zammında oranı düşük yansıtması haziran enflasyonunun yaklaşık 1 puan düşük görünmesine yol açtı. Ya da TÜİK açısından söylersek otomobildeki bu iskonto edilmiş zam enflasyonun 1 puan düşük görünmesini sağladı. TÜFE’ye gerçek zam yansıtılsa memur ve emeklilere temmuz ayında verilecek enflasyon farkı daha yüksek olacaktı. (Dünya 5 Temmuz 2022.)
Ekmek: Başta büyük kentler olmak üzere ekmek fiyatları hemen her yerde artıyor. Büyük kentlerin toplamdaki ağırlığı da doğal olarak fazla. Ekmeğe bu ay yaklaşık üçte bir zam geldi ve bu da TÜFE’ye 0.84 puanlık bir etkide bulunacak.
Sigara: Sigaraya temmuz ayında gelen zam markalara göre değişmek üzere yüzde 7-8 dolayında. Bu zamdan TÜFE’ye yansıma da yaklaşık 0.32 puan.
İlaç: İlaç fiyatları bu ayın ilk günlerinde yüzde 25-30 kadar arttı. İlacın TÜFE’deki ağırlığı yalnızca yüzde 0.67 düzeyinde. Bu yüzden ilaç zammından TÜFE’ye yansıma 0.17 dolayında kalacak.
Altın: Ay sonuna kadar fiyatlarda çok büyük değişiklikler yaşanmadığı takdirde altının ay ortalamasındaki fiyatı haziranın yaklaşık yüzde 2.5 altında oluşacak. Bu da TÜFE’yi çok önemsiz de olsa, 0.03 puan kadar, aşağı çeken bir etki yaratacak.
Döviz baskısı hissedilmedi
Dövizin, özellikle de doların son günlerde artmış olması aylık fiyat değişimi üstünde pek etkide bulunmayacak. Çünkü son günlerdeki artışlar ay ortalamasını fazla değiştirmeyecek. Mal ve hizmet fiyatlarında olduğu gibi dövizde de ayın herhangi bir günündeki değil, ay ortalamasındaki düzeye ve bu düzeyin bir önceki aya göre değişimine bakmak gerekiyor.
Temmuz tabii ki bitmedi ama gidişat ay ortalaması bazında doların hazirana göre yüzde 2.5-3.0 arasında artacağını gösteriyor.
Euroda ise ay ortalaması bazında bir artış değil, muhtemelen düşüş söz konusu olacak. Euro, eğer ayın kalan üç beş gününde tırmanıp gitmezse, ki böyle bir hareket beklenmiyor, ay ortalaması bazında hazirana göre yüzde 1 kadar gerileme gösterecek.
Dolayısıyla dolardaki bu görece düşük artış ve eurodaki gerileme enflasyon için önemli bir baskının bir ay için de olsa ortadan kalktığını gösteriyor. Kur baskısını uzun dönemli ortadan kaldırabilmek büyük önem taşıyor tabii ki ama bunu sağlamanın çok uzağında olduğumuz da ortada.
ENFLASYON DÜŞEBİLİR AMA FİYATLAR ARTMAYA DEVAM EDECEK
Temmuzda kur baskısı görece çok az.
TÜFE’de en çok ağırlığa sahip otomobil zammı düşük. Yine TÜFE’de önemli bir yeri olan akaryakıtta zam değil, ucuzlama var.
TÜFE’nin en önemli grubu olan gıdada fiyatlar hazirana göre gerilememişse de çok büyük artış göstermiş midir, bir ölçümüm yok. Ama gözlemim; kayda değer bir düşüşün olmadığı, ancak hızlı bir artışın da yaşanmadığı yönünde. Gıdada sanki yatay bir gidiş var gibi...
İşte bu etkenlerle temmuz ayındaki TÜFE artışı ilk yedi ayın en düşük oranı olabilir. Dikkat edilirse fiyatların gerilediğinden söz etmiyorum; en düşük oran derken en yavaş artışa vurgu yapıyorum.
Yani fiyatlardaki artış sürüyor; ama daha yavaş...
TÜFE ocakta yüzde 11.10, şubatta yüzde 4.81, martta yüzde 5.46, nisanda yüzde 7.25, mayısta yüzde 2.98 ve haziranda yüzde 4.95 artmıştı.
İşte temmuzda bu oranlardan düşük bir gerçekleşme şaşırtıcı olmaz.
Ama bir kez daha altını çizeyim de yanlış anlaşılma olmasın. Enflasyonun düşmesi, fiyatların düşmesi demek değildir.
Klasik örneğimi yine vereyim. Enflasyon yüzde 50 düzeyindeyken 100 liradan 150 liraya çıkan bir ürünün fiyatı, enflasyon yüzde 10’a indiğinde bu kez 150 liradan l65 liraya yükselir.
Yani enflasyon düşmüştür ama fiyat artmaya devam etmektedir.