Tartışmalı ‘Dezenformasyon yasa’ teklifinin komisyon süreci başlıyor
Geniş kesimlerini ilgilendiren, sosyal medya ve internet ortamında yalan haberle mücadele için hazırlanan, kamuoyunda ‘dezenformasyon yasası’ olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ilişkin kanun teklifinin Meclis süreci başlıyor.
40 maddelik kanun teklifi bu hafta önce Meclis Dijital Mecralar Komisyonu’nda ele alınacak. Gelecek hafta ise Adalet Komisyonu’nun gündemine gelecek. Yasa teklifi ile Türk Ceza Kanunu’nda “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” başlığıyla yeni bir suç ihdas ediliyor.
“Halk arasında, endişe, korku veya panik yaratma saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bilgiyi kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimsenin 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması" öngörülüyor.
Suçun, failin gerçek kimliğini gizleyerek veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde ise verilen cezalar yarı oranına kadar artırılabilecek. Söz konusu düzenleme teklifteki en tartışmalı maddeyi oluşturuyor.
İktidarın icraatları ile ilgili getirilen bir eleştiri ya da yorumun kamu düzenine dönük bir eylem olarak değerlendirilerek suç kabul edilebileceği, ‘iç ve dış güvenlik’ , ‘kamu düzeni’ tanımlarının yoruma açık olduğu değerlendirmeleri yapılıyor. Yasa teklifinin Meclise sunulmasının ardından CHP cephesinden ilk değerlendirme Grup Başkanvekili Özgür Özel’den geldi. “Dezenformasyonla mücadele değil basın özgürlüğünü boğma teklifi” diyen Özel, teklifin Anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti.
Özel, “Anayasaya açıkça aykırı olan 29’uncu maddesiyle, iktidarın muhalif siyasetçiler, gazeteciler ve sosyal medya kullanıcıları arasında bir cadı avı başlatmasına neden olacaktır” açıklaması yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ise teklifi ‘sansür yasası’ olarak değerlendirdi.
Whatsapp, Bip, Telegram kanun kapsamında
Teklifte, “şebekeler üstü hizmet ve şebekeler üstü hizmet sağlayıcılar" tanımlanarak, yükümlülükleri belirleniyor. İnternet erişimine sahip abone ve kullanıcılara, internet hizmetinden bağımsız olarak kamuya açık bir yazılım vasıtası ile sunulan sesli, yazılı görsel iletişim kapsamındaki kişiler arası elektronik haberleşme hizmeti" şebekeler üstü hizmet olarak tanımlanıyor.
Şebekeler üstü hizmet sağlayıcılar, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun denetimine alınıyor. Yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere 1 milyon liradan 30 milyon liraya kadar para cezası öngörülüyor. AK Parti kaynakları ve uzmanların verdiği bilgiye göre; şebekeler üstü hizmet ve şebekeler üstü hizmet sağlayıcıları Whatsapp, Bip ve Telegram uygulamalarını kapsıyor.