Tarıma koronavirüs kapsamında verilen yeni destek yok
Koronavirüs önlemleri kapsamında tarıma verilen veya verilmesi planlanan hiç bir yeni destek yok. Açıklanan ekonomik önlem paketi, vergi ve diğer borçlarla ilgili yapılan “mücbir sebep” düzenlemesi de dahil, tarım ve gıda sektörü yok sayıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önceki gün ulusa sesleniş konuşmasında söylediği “Çiftçilerimize destek olmak için 2020 yılı tarımsal desteklerinin yarıya yakınını bugüne kadar ödedik” sözleri sanki yeni bir destek sağlanmış gibi algılandı. Oysa koronavirüs nedeniyle çiftçiye sağlanan yeni bir destek yok.
Tarımsal desteklerin ödenmesine ilişkin uygulama şöyle işliyor. Çiftçi üretim yapmadan önce çiftçi kayıt sistemine hangi ürünü ekeceğini bildiriyor. Üretimi yapıyor, ürününü hasat ettikten sonra satıyor. Çiftçiye bu ürüne ilişkin destek bir yıl sonraki bütçeden ödeniyor. Yani 2019 yılında üretilen, satılan ürünlerin desteği 2020 yılı bütçesinden ödeniyor. Ödemesi 2020 yılında yapılsa da aslında destek 2019 ürününe ait. Bazı yıllar bütçede para kalmadığı için iki yıl sonra ödenen destekler de var. Örneğin 2018 buzağı desteği 2020 bütçesinden ödenebildi.
2006 yılında çıkarılan Tarım Yasası’na göre her yıl tarıma Gayrisafi Milli Hasıla’nın en az yüzde 1’i oranında destek verilmesi gerekiyor. Ancak yasa çıktığından bu yana hiç bir yıl yüzde 1 oranında destek verilmedi. Genellikle yüzde 1’in yarısı kadar destek veriliyor.
Çiftçiye 9 milyar lira ödendi 13 milyar lira alacağı var
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2020 tarımsal destekleme bütçesi 22.1 milyar lira olarak Türkiye Büyük millet Meclisi’nden geçti. Yılbaşından 17 Nisan 2020’ye kadar çiftçiye ödemesi tamamlanacak destek tutarı 9 milyar lira. Çiftçinin 2019 ürünü için devletten alacağı 13.1 milyar lira ise bekliyor.
Yapılan ödemelere ilişkin olarak Tarım ve Orman Bakanlığı açıklamalarına bakıldığında 24 Ocak 2020’de 2 milyar 384 milyon lira, 21 Şubat’ta 2 milyar 674 milyon lira, 27 Şubat’ta 66 milyon lira, 6 Mart’ta 331 milyon lira, 20 Mart’ta 1 milyar 572 milyon lira ödeme yapılacağı duyuruldu. 26 Mart’ta ise 1 milyar 987 milyon lira ödeme yapılacağı açıklandı. Bu ödeme 17 Nisan 2020’ye kadar tamamlanacak.
Tarımsal destek ödemeleri mart sonu itibariyle geçen yılın gerisinde kaldı. Geçen yıl ilk 3 aylık dönemde 16.2 milyar liralık tarım desteğinin yarısından fazlası 8.8 milyar lira ödenmişti. Bu yıl ise ilk 3 aylık dönemde 22.1 milyar liralık desteğin ancak 9 milyar lirası ödenebildi. Son dilim ödeme 17 Nisan’da tamamlanacak.
Üstelik böyle bir dönemde bile çiftçiye ödenen desteklerle ilgili tüm kesintiler yapıldıktan sonra çiftçinin hesabına yatırılıyor. Çiftçinin hak ettiği destek hesabına yatırılmadan önce elektrik dağıtım şirketine, sulama birliğine borcu varsa önce o borç ödeniyor, kalan para çiftçinin hesabına geçiyor.
Düşük faizli kredi desteği de yeni değil
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından açıklanan çiftçilere düşük faizli kredi desteği de her yıl rutin olarak yayınlanan karar kapsamında sağlanan faiz desteğidir. Cumhurbaşkanlığı Kararı olarak 3 Ocak 2020 tarihinde yayınlanan “T.C. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerince Tarımsal Üretime Dair Düşük Faizli Yatırım ve İşletme Kredisi Kullandırılmasına İlişkin Karar”ın uygulama tebliği 25 Mart 2020’de Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Bu karar ve uygulama tebliği her yıl yayınlanıyor. Koronavirüs ile bir ilgisi yok. Dolayısıyla, çiftçiye, tarım sektörüne sağlanan yeni bir kredi veya faiz desteği yok.
Kırsala yönelik atılan adımlar
Günlerdir koronavirüse karşı mücadelede gıda ve tarımın önemini anlatıyoruz. Tarımsal üretimin neden sürdürülmesi gerektiğini ve alınması gereken önlemleri tek tek dile getiriyoruz. Bazı adımlar atıldı. Kırsalda yaşayanların gerekli önlemler alınarak 65 yaş ve üzeri de olsa tarlaya, bağa, bahçeye, çiftliğe gitmesine izin veriliyor.
Üretimin ve hasadın devamlılığı açısından mevsimlik tarım işçilerine ihtiyaç var. Gerekli önlemlerin alınması için İçişleri Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı iki ayrı genelge yayınladı. Bu genelgelerden sonra mevsimlik tarım işçilerinin üretim ve hasatta çalışmaları için ilk adımlar atıldı.
Fakat, barınma yerleri ile ilgili henüz ciddi sorunlar var. Gelen işçilerin kalacağı yerler birçok yerde belli değil. Pandemi Kurulları “çadırlarda kalsınlar” diyor ama bu koronavirüs önlemlerine aykırı. En azından Kızılay devreye sokularak daha uygun koşulları olan ve az sayıda kişinin kalabileceği çadırlar kurulabilir. Ayrıca sağlık kontrollerinin düzenli yapılması için kırsalda ilçe bazında, belde bazında gezici sağlık ekipleri oluşturulması gerekiyor.
Özetle, koronavirüs önlemleri kapsamında tarıma yönelik bugüne kadar verilen yeni bir destek yok. Tarımsal üretimin devamlılığı ve gelecekte tarım ürünlerinde ve gıdada sıkıntı yaşamamak için girdi fiyatlarının düşürülmesi başta olmak üzere birçok desteğe ihtiyaç var. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylediği, “Türkiye gıdada kendi kendine yeterli” sözünün gerçekleşmesi için üretmemiz gerekiyor. İthalatla değil, üretimle kendi kendimize yetebiliriz.
TARIM VE GIDA “MÜCBİR SEBEP” KAPSAMINA ALINMADI
Koronavirüs salgınından doğrudan etkilenen ve ana faaliyet alanı bakımından; alışveriş merkezleri dahil perakende, sağlık hizmetleri, mobilya imalatı, demir çelik ve metal sanayii, madencilik ve taş ocakçılığı, bina inşaat hizmetleri, endüstriyel mutfak imalatı, otomotiv imalatı ve ticareti ile otomotiv sanayii için parça ve aksesuar imalatı, araç kiralama, depolama faaliyetleri dahil lojistik ve ulaşım, sinema ve tiyatro gibi sanatsal hizmetler, matbaacılık dahil kitap, gazete, dergi ve benzeri basılı ürünlerin yayımcılık faaliyetleri, tur operatörleri ve seyahat acenteleri dahil konaklama faaliyetleri, lokanta, kıraathane dahil yiyecek ve içecek hizmetleri, tekstil ve konfeksiyon imalatı ve ticareti ile halkla ilişkiler dahil etkinlik ve organizasyon hizmetleri sektörlerinde faaliyette bulunan mükelleflere yönelik “Mücbir sebep” düzenlemesi yapıldı. Bu sektördeki şirketlerin vergi başta olmak üzere kamuya olan borçları, ödemeleri ötelenirken, tarım şirketleri, gıda üreticileri bu kapsama alınmadı.