Alarko'nun ilk kez girdiği sektörde gözü yükseklerde!

Vahap MUNYAR
Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit Nuri Yıldız, hesap uzmanlığı, SSK Genel Müdür Yardımcılığı görevleri sonrası 24 yıl çalıştığı Alarko Şirketler Topluluğu’nda, 2021 yılında CEO’luk görevine atandığında durumu gözden geçirdi:

- Alarko Şirketler Topluluğu’na ilk başladığımda taahhüt grubunun payı yüzde 50-60 dolayındaydı. Şu anda yüzde 7 civarına indi. Ama bu sefer de enerjinin payı çok arttı, yüzde 85-90’ları buldu. Yatırımları çeşitlendirmekte yarar var.

Topluluk CEO’su olarak ilk aldığı kararlardan biri “Strateji Başkanlığı” kurmaktı:

- Durumumuzu inceleyelim, gerekirse danışmanlardan görüş alalım. Belki 2-3 yeni sektöre girmemiz gerekebilir.

Bu arayış sırasında grubun ortakları Garih ve Alaton ailelerinin de onayıyla, Hillside markasıyla bulundukları turizm tesisi yatırımına odaklanma kararı alındı:

- Turizm grubumuz yüksek performansını koruyor. Her yıl bir öncekine göre daha iyi performans gösteriyor. Bodrum Gündoğan’da ikinci Hillside’ı açalım. Haziran 2025’te bitirmeyi planlayalım.

Hillside markasını yurtdışına taşıma konusuna da bakıldı:

- Maldivler’de renovasyona bile ihtiyaç duyulmayacak bir tesis var. Onu satın alabiliriz.

Söz konusu iki yatırımın maliyeti hesaplandı:

- Maldivler’deki tesis 120-130 milyon dolara mal olabilir. Bodrum Gündoğan’da da eski bir otel var. O bize uyacak gibi görünüyor. 90 milyon dolarlık yatırımla oteli neredeyse tamamen yıkıp yeniden yaparız. Ülkemiz turizmine kazandırırız.

Geçenlerde Alarko Holding’in İstanbul’daki merkezine gittim, CEO Ümit Nuri Yıldız’la sohbet ettim. Alarko Holding Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Garih de, selamlaşmak üzere yanımıza uğradı, sonra biz Ümit Nuri Yıldız’la sohbeti sürdürdük. Yıldız, turizmle ilgili planlarını anlatıp sürdürdü:

- Turizmde hedefimiz 2030 yılına kadar Hillside’ı 5 veya 6 otellik bir zincir haline getirmek. Yurtdışı ve yurtiçi karışık yol almak istiyoruz. Sonraki 2-3 otelin biri yurtdışı, 2’si yurtiçi olacak şekilde düşünüyoruz. Tabi, pazara göre fikir değişebilir.

Pandeminin de etkisiyle tarıma yönelme kararı aldıklarını bildirdi:

- Daha çok kontrollü, modern sera tarımına girmek istedik. Tarıma kurumsal yatırım yapanlar vardı ama yan iş gibi giriliyordu. 40-50 dönüm, 100 dönüm gibi. Biz daha iddialı hedefle yola çıktık, 2030 yılına kadar ülkemizde 5 bin dönüm modern sera kurmayı planladık.

İnovatif iş modelleriyle, yapay zeka kullanarak, Türkiye’nin avantajlarını da dikkate alarak, Hollanda benzeri adımlar atmayı hedeflediklerini kaydetti:

- Bu hedeflerimiz doğrultusunda yol aldık. Jeotermal işletme ve arama ruhsatlarımızı da tamamladık. Türkiye’nin en büyük modern seracısı haline şimdiden geldik.

Seraların bulunduğu yeri sordum, anlattı:

- Seralarımız Afyonkarahisar merkez, Sandıklı, Eskişehir ve Denizli’de. Afyonkarahisar ve Denizli merkezde büyük sera komplekslerimizin inşa süreçleri devam ediyor. 

Üretime başladıkları seraların büyüklüğünü merak ettim, paylaştı:

- Şu an 700 dönümü bulan seralarda üretim yapıyoruz. Bu yılın sonunda seralarımızın büyüklüğü 1500-2 bin dönüme çıkacak.

Sera yatırımlarıyla ilgili planlarını 2 yıl öne çektiklerini kaydetti:

- Ülkemizde 5 bin dönümlük sera yatırımının 600-650 milyon dolara mal olmasını bekliyoruz.

Başladıkları sera yatırımlarının Kazakistan Hükümeti’nin dikkatini çektiğine işaret etti:

- Biz Kazakistan’da taahhüt işlerimizle 30 yıldır faaliyet gösteriyoruz. Bizim tarım projelerimizi duyunca Kazakistan Başbakanı bizimle görüştü. Benzer projeyi Kazakistan’da yapmamızı istedi. Yakın zamanda bir yatırım için anlaştık. Bize 1800 dönüm arazi tahsis ettiler.

Kazakistan’da seraların iklimlendirmesi için ucuz gaz ve elektrik garantisi verildiğini aktardı:

- Kazakistan’da bu ay ilk 400 dönümlük sera yatırımına başlayacağız. 2025 sonuna kadar 2 bin dönüme ulaşabiliriz. Kazakistan’da da 5 bin dönüme ulaşacağız. Orada bir de organomineral gübre fabrikası kurma planımız var, atıkları değerlendirmek için.

Kazakistan’daki yatırım büyüklüğü planlarını da sordum, anlattı:

- Kazakistan’da da 550-600 milyon dolarlık yatırım söz konusu olacak.

Ardından ekledi:

- Türkiye ve Kazakistan’daki toplam tarım-sera yatırımlarımız 2028-2030’a kadar 1.2 milyar dolara ulaşacak.

Dünyada en çok tüketilen ürünün domates olduğunun altını çizdi:

- Seralarımızda yoğun olarak domates ve yanı sıra biber yetiştirme planıyla kolları sıvadık. Öncelikle domatesle başladık. Bu arada bir de tohum şirketi satın aldık ve yatırım yaptık. Kendi tohumlarımızı üretir hale geldik. 3 domates, 1 biber tohumu tescil ettirdik.

Türkiye’de 5 bin dönümlük seraya ulaştıklarında ciddi tarımsal atığın gündeme geleceğini kaydetti:

- Tarımsal atıkları değerlendirmek üzere organomineral gübre projesi geliştirdik. Böylece hem sıfır atık hedefine ulaşacağız, hem de sürdürülebilirliğe katkımız olacak. Organomineral gübre için 20 milyon dolarlık yatırım yapacağız.

Yeni çizilen yol haritası, Alarko Holding’in 4-6 yıl içinde Türkiye’nin önemli tarım oyuncuları arasına girmesini sağlayacak.

MEDAŞ, 6 ilde 2.5 milyon aboneye elektrik dağıtıyor

Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit Nuri Yıldız, 70’inci yılını kutlayan grubun enerji işlerinin iyi gittiğini bildirdi:

- Merkezi Konya’da olan elektrik dağıtım şirketimiz MEDAŞ’la, 6 ilde, 80 bin kilometrekarelik alanda 2.5 milyon aboneye hizmet veriyoruz.

Bölgedeki kayıp-kaçak oranını sordum, yanıtladı:

- MEDAŞ’ı biz devraldığımızda kayıp-kaçak oranı yüzde 11-12’ydi. Şu an yüzde 5.5 seviyesine düşmüş durumda. Tahsilat oranları da oldukça yüksek.

Ardından ekledi:

- MEDAŞ, yıllık 140-150 milyon dolarlık yatırımı kendi kaynaklarıyla yapabiliyor.

Enerji depolama sistemi üretecek hücreye de girecek

Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit Nuri Yıldız, enerji depolama konusunda uzun süredir birçok Avrupalı ve Çinli şirketle görüştüklerini bildirdi:

- Özellikle “şebeke ölçeğinde” denilen ölçekte büyük kapasiteli enerji depolama sistemleri, ticari ve konutlara yönelik enerji depolama sistemlerini belirledik. Burada ortaklık için birincil koşul Türkiye’ye know-how ve teknoloji transferiydi.

Çinli Gotion Grup ile mutabakat sağladıklarını belirtti:

- Yüzde 60 bizde, yüzde 40 pay onlarda olmak üzere ortaklık kurduk. Şimdi montaj fabrikasını kuracağız. 2025 yılının ilk çeyreği sonunda ürün çıkarmayı hedefliyoruz.

Ardından ekledi:

- Daha sonra pazardaki talebin gidişatına göre, lityum iyon pil hücresi fabrikasının kurulumu dahil tüm prosesi Türkiye’de yapacağız.

Portekiz’de yolcu uçaklarını kargoya dönüştürme işine girdi

Alarko Şirketler Topluluğu CEO’su Ümit Nuri Yıldız, yeni girdikleri alanlardan birinin de havacılık olduğunu bildirdi:

- Pandemi ile birlikte e-ticaret çok arttı, kargo uçaklarına talep de beraberinde arttı. Dünyada çok ciddi kargo uçağı açığı var. O çerçevede biz de bir proje geliştirdik.

Eski yolcu uçaklarını kargo uçağına dönüştürme işine girme kararı aldıklarını kaydetti:

- EASA ile görüştük, olumlu yaklaştı. İngiliz bir firma ile sözleşme yaptık. EASA’da lisans çalışmalarımız sürüyor. Önce Airbus ile başlayacağız, sonra Boeing’e geçeceğiz.

“International Loading” sistemi kuracaklarını vurguladı:

- Uçağın bütünlüğünü bozmadan içini boşaltıp kargoya uygun hale getireceğiz. Dünyada “ILS, International Loading System”i ilk biz kurmuş olacağız.

İlk aşamada projeyi Portekiz’de başlatacaklarını ifade etti:

- Amacımız bu işi Türkiye’de yapmak. Bu iş için uygun havaalanı ve hangar gerekiyor. Hangar yapımı da 1.5-2 yılı buluyor. O yüzden ilk uçakları Portekiz’de yapacağız. Tahmin ediyorum 2 yıl içinde işi Türkiye’ye getiririz. Yılda 10-15 uçak dönüştürme hedefimiz var.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar