Takım harcama limitleri kulüplerin felaketi olacak!

Tuğrul AKŞAR
Tuğrul AKŞAR EKO-SPOR

2022-23 sezonu için 19 Süper Lig kulübüne tanımlanan toplam Takım Harcama Limiti (THL) Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından açıklandı. Buna göre TFF Süper Lig kulüplerine 6.8 milyar TL harcama yetkisi verdi. Bu tutar bir önceki 2021-22 sezonu için belirlenen THL tutarlarına göre yüzde 34’lük bir artışı ifade ediyor.

2022-23 sezonu için kulüplere 6.8 milyar TL harcama limiti

TFF’nin belirlemiş olduğu THL’ye ilişkin önce genel saptamalarımızı yaparsak:

- Geçen sezona göre toplam limitler TL bazında %34 arttı.

- İlk dört kulübe verilen THL 3.7 milyar TL’ye ulaştı. (THL’nin %54’ü.)

- Diğer 15 kulübe tanımlanan THL tutarı ise 3.1 milyar TL oldu. (THL’nin %46’sı.)

- 19 Süper Lig kulübüne tanımlanan THL ortalaması 359 milyon 377 bin 882 TL olarak gerçekleşirken, dört büyük kulübe tanımlanan THL ortalaması 920 milyon 902 bin 894 TL; diğer 15 kulübün THL ortalaması ise 209 milyon 637bin 879 TL olarak gerçekleşti.

- İlk dört kulübe tanımlanan THL ortalaması, diğer 15 kulübe tanımlanan THL’nin 3,4 katına ulaştı.

Gelirin üzerinde harcama limiti olur mu?

Takımların harcamalarını kontrol altına alarak, onları mali disipline yönlendirmeyi hedefleyen bu uygulamanın ne kadar amacına hizmet ettiğine bir bakalım. Bu amaçla yine rakamsal veriler üzerinden bir analiz yapmakta yarar var.

Süper Lig’in toplam gelirleri yaklaşık 6,5 -7 milyar TL civarında olmasına karşın takımlara tanımlanan THL toplamı 6.8 milyar TL neredeyse Süper Lig gelirlerinin tamamına yakın bir tutardan söz ediyoruz. Bu tutara ilave aşım yapabilme yetkisi de tanımlandığında, 2022-23 THL limitleri toplam Süper Lig gelirlerini aşmış olacak.

İlk dört kulübün 31.08.2022 finansallarına göre toplam gelirleri 4.8 milyar TL’ye ulaşıyor. Bu kulüplere tanımlanan toplam harcama limiti ise 3.683.611.574 TL. Bu durumda 4 kulübe tanımlanan THL toplamı, toplam gelirlerinin %77’sine karşılı geliyor. Eğer bu kulüplere % 40 aşım hakkı verilirse, dört kulübün THL toplamları 5.2 milyar TL’ye ulaşmış olacak. Yani gelirlerin üzerinde bir harcama tutarı söz konusu olacak. Zaten borç batağında olan bu kulüplerin, bu harcama limitleriyle finansal sorunları daha da artacaktır.

Dört kulübün zararları özkaynaklarını eritmiş durumda

4 kulübün 7.8 milyar TL’ye ulaşan birikimli zararları sonucu özkaynak açıkları (–) 4.9 Milyar TL’na ulaşmıştır.[1] Özkaynaklarını kaybetmiş, gelirlerinin üzerinde birikimli zararı olan dört kulüp THL’ni nasıl harcayacaktır?

THL ile gelir karşılaştırması yapıldığında Galatasaray gelirinin %92’sini, Trabzonspor gelirinin %80’nini, Fenerbahçe gelirinin %77 ve Beşiktaş ta gelirinin %61’ini harcama durumunda kalacaktır. Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Bu rasyoların pratikteki anlamı ise, bu kulüplerin olmayan parayı harcayacak olmalarıdır. Yani, gelecekteki gelirlerini şimdiden iskonto ettirmeleri anlamına geliyor.

Takım harcama limitleri finansal sürdürülebilirlikle çelişiyor

Oysa, UEFA’nın 2022 Haziran’ında uygulamaya aldığı Finansal Sürdürülebilirlik ve Kulüp Lisans Talimatı’na göre kulüplerin “maliyet kontrolü” kuralı kapsamında transfer giderleri, oyunculara ödedikleri maaşları ve menajerlere yapılan komisyon ödemeleri toplamı, kulüp yıllık gelirinin %70’inden fazla olamaz.

Her ne kadar bu kuralda 2023/24 sezonu için kulüp gelirlerinin %90’nı, 2024/25 sezonu için %80’nin ve 2025-26 sezonunda da % 70’inin harcanabileceği belirtilmesine karşın, özkaynakları tamamen negatif olan kulüplerimizin finansal sürdürülebilirlik açısından şimdiden frene basmaları gerekiyor. [2]

THL uygulaması kulüplerde mali disiplini değil, harcamayı özendiren bir niteliğe sahiptir. Yetersiz gelir nedeniyle borçlanmak durumunda kalan takımların (Top.Borç/Top.Gelir) oranları da sürdürülebilir olmaktan uzaktır. 31/08/2022 verilerine göre bu bağlamda dört kulübün ortalama toplam borçlarının ortalama gelirlerine oranları % 328 civarındadır. (Bu oran BJK’de % 487, GS’da % 424, FB’de %411 ve TS’da % 387’dir.)

THL’de aslan payı 4 kulübe gitti!

2019’da başlayan THL uygulaması ile bugüne kadar kulüplere tanımlanan harcama yetkisi 30 milyar TL’ye ulaşmış durumda.[3] Yani kulüpler 2019-2023 arası toplam 30 milyar TL’ye yakın para harcamışlar. (Bu konuda daha detay bilgi için bakınız: Tuğrul AKŞAR, “Takım Harcama Limitleri: Olmayan Parayı Harcama Limitleri”, 24 Haziran 2022)

Bugün THL uygulaması, futbol otoritesi tarafından bazı kulüplere bir kaynak aktarım aracına dönüşmüş durumda. Çünkü THL’de aslan payı dört büyük kulübe gitmektedir. Nitekim, 2019-2023 arası 4 büyük kulübe tanımlanan THL tutarının % 49’u dört büyük kulübe gitmiştir. Bu süreçte 4 büyük kulübün THL toplamları 14.7 milyar TL’ye ulaşmıştır.

Bu bağlamda THL’ye ilişkin genel saptamalarımızı yaparsak; 

  1. THL ile kulüpler arasında haksız rekabet ortamı yaratılıyor. Süper Lig’de dengesiz rekabet kalıcılaşıyor.
  2. THL uygulaması ile daha fazla harcamaya yönlendirilen kulüplerde finansal sorunlar ağırlaşıyor. UEFA Finansal İstikrarı hedeflerken, TFF ise kulüpleri bol keseden harcamaya sevkediyor. Bu nedenle UEFA Finansal Sürdürülebilirlik kuralları ile THL limitleri hedef ve sonuç bakımından birbirleriyle çelişiyor.
  3. THL uygulaması ile kulüplerin zararları giderek artıyor. Bu ise özkaynak açıklarının daha da artmasına neden oluyor. Oysa, TFF’nin Kulüp Lisanslama ile ilgili 91/1maddesindeki Pozitif Net Özsermaye uygulaması kulüplerin Özsermayelerini artıya geçirmeyi hedefliyor.
  4. THL uygulaması Türk futbolunu ekonomik, finansal ve sportif olarak başarısızlığa itiyor.
  5. Süper Lig kulüpleri arasındaki gelir dağılımı adaletsizliğini daha da artırıyor.
  6. THL uygulaması finansal sürdürülebilirliği sağlamaktan daha çok finansal yetersizliğe neden oluyor.

Gelir dağılımındaki adaletsizlik Türk futbolunun temel sorunu

Türk futbolunda tüm sorunların kaynağı en son tahlilde gelir dağılımı dengesizliğine çıkar. Gelir dağılımındaki adaletsizlik zamanla sportif performansı olumsuz etkiler. Gelir dağılım politikasındaki dengesizlikler zamanla haksız rekabete neden olur. Haksız rekabet ise dengesiz rekabeti yücelten bir uygulamadır. Dengesiz rekabet önce sportif performansı olumsuz etkiler, sportif performanstaki düşüş ise futbolun kalitesini ve izlenilirliğini aşağıya çeker. Düşen kalite ve reyting süre içinde parasal gelirlerde düşüşe yol açar. Düşen gelirler ise ekonomik daralmaya neden olur. Kadrolarda başlayan küçülme süreç sonunda sportif performansı daha da düşürür. Bu ise sportif başarı olmayınca kısır döngünün yakıcı etkisini ortaya koyar ve finansal sorunlar derinleşerek krize dönüşür. Tüm bunların sonuçlarıysa: Sportif olarak UEFA ve FIFA sıralamasında gerileme; ekonomik olarak gelir kaybı; finansal olarak borçların artması ve bunlara bağlı olarak ülke futbolunun marka değerinin düşmesidir. Düşen marka değeri süreç içinde parasal gelir yaratma olanaklarını iyice daraltır. Ülke futbol potansiyeli heba edilir ve futbol ülkesi olmaktan çıkarız.

Son söz ve Sorular

Takım Harcama Limitlerine ilişkin gelişmeleri ve değerlendirmelerimi sizinle paylaştım. Şimdi konuya ilişkin sorularımı aşağıda sıralıyorum:

 - Zararda (batakta) olan kulüpleri mali disipline sevk etmek için getirilen bu uygulama hala amacına hizmet etmekte midir? Yoksa kulüpleri mali disiplinsizliğe mi (harcamaya mı) teşvik etmektedir?

 - Borçlarını döndüremeyen, faaliyet giderlerini bile karşılayabilecek gelir yaratamayan, zararları gelirlerinin üzerine çıkmış, özkaynakları negatife dönmüş, finansal kriz sarmalındaki Türk kulüpleri, kendilerine tanımlanan ya da bloke edilmiş bulunan limitleri harcayabilecek kaynağı nereden ve nasıl bulacaktır?

- Futbol federasyonunun belirlediği limitlerin ne kadarlık kısmının kulüplerce harcandığı kontrol edilmekte midir? 

 - Futbol otoritesi bu model ile kulüpleri finansal disipline sevk edip mali yapılarını düzeltebileceğine inanmakta mıdır? 

 - Futbol otoritesi bu limitleri belirlerken, kulüplerin finansal tablolarını kendi web sayfasında yayınlayacak şeffaflığı neden göstermemektedir? 

Sonuç olarak, TFF’nin THL uygulaması, her ne kadar kulüplerin harcama bütçelerini kontrol ve denetim altına alarak, kulüplerin mali yapılarının güçlendirilmesini amaçlasa da, mevcut uygulama kulüplerin finansal yeterliğini sağlamaktan ve finansal dengeyi kurmaktan uzaktır. Aksine, harcamayı cesaretlendiren, günü kurtarmaya yarayan palyatif bir çözüm olarak karşımıza çıkıyor. Bu uygulama, rekabetçi dengenin orta ve uzun vadede daha da bozulması ve haksız-dengesiz rekabetin artması anlamına geliyor. 

 Kaynaklar:

[1] Tuğrul AKŞAR, “Bu mali yapılar başarı getirmez”, 25 Ekim 2022, ttps://futbolekonomi.com/index.php/haberler-makaleler/mali/110-tugrul-aksar/5670-bu-mali-yaplar-baar-getirmez.html

[2] “UEFA Executive Committee approves new financial sustainability regulations”, Thursday 7 April 2022

https://www.uefa.com/insideuefa/news/0274-14d9f32dd3ea-b0b8ca4dca0a-1000--uefa-executive-committee-approves-new-financial-sustainability-/

[3] Tuğrul AKŞAR, “Takım Harcama Limitleri: Olmayan Parayı Harcama Limitleri”, 24 Haziran 2022, https://futbolekonomi.com/index.php/haberler-makaleler/genel/122-tugrul-aksar/5590-thl-federasyonfutbol.html

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Futbol ve vergi 25 Ekim 2024
Futbol nereye gidiyor? 05 Mart 2024