Tabaktaki çorbadan fincandaki kahveye...
Mustafa Selçuk ÇEVİK
KROMDER Başkan Yardımcısı
Masamızdaki tabaklar, banyomuzdaki vitrifiye ürünleri, yapı ürünleri, sağlık gereçleri... Bütün bu ürün yelpazesini madene borçlu olduğumuzu biliyor muydunuz? Tarihi yaklaşık 8000 yıl öncesine dayanan ve ilk kalıntıları Anadolu’da bulunan seramik, doğal ham maddelerden ve genellikle üç temel bileşenden oluşur; kil, kuvars ve feldispat. Kil, geleneksel seramiklerin vazgeçilmez en önemli ham maddesidir.
Kil doğada yaygın bulunan bir hammadde olmasına karşın sınırsız değil. Geçen yıl bu zamanlar haberlerden hatırlayacaksınız seramik sektöründe hammadde krizi gündeme geldi. Dünyanın en büyük kil üreticilerinden Ukrayna'nın savaş nedeniyle saf dışı kalması yetmiyormuş gibi bir de Tarım ve Orman Bakanlığımızın kil sahalarını genişletmeme tutumu sektörü zora soktu. İstanbul Şile hem kil zenginliği açısından hem de lojistik anlamda önemli bir rezerv alanı. Sektörün ham madde ihtiyacı ortaya çıkınca alan genişleme izinleri verildi. Madencinin sorunu birden bütün bir sanayinin sorunu haline geldi.
1.6 milyar dolardan fazla seramik ürünü ihraç ediyoruz
Seramik imalat sanayinin, kil madencilerin iştigal alanı iken hammadde tedarikinde sorun yaşanınca ülkenin önde gelen büyük markaları bile devreye girdi. Çünkü madenci olmadan, o ham madde çıkarılmadan nihai tüketim ürünlerini üretmek mümkün değil. 2021 yılı verileriyle ülkemiz 1.6 milyar dolardan fazla seramik ürünü ihraç ediyor. Seramik kaplama malzemelerinin kilogram bazında değeri 5.9 dolar. Seramik sağlık gereçlerinde ise bu değer 32 dolar. Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği verilerine göre en çok ürün sattığımız ülkeler; ABD, Almanya, İngiltere, İsrail, Belçika, İtalya, Fransa...
2020 verilerine göre Türkiye seramik kaplama malzemeleri üretiminde dünyada 7. sırada bulunuyor. Burada üretimde en büyük pay yüzde 52 ile Çin'de. Çin'i yüzde 8.5'lik pay ile Hindistan izliyor. Türkiye'nin dünya üretimindeki payı yüzde 2.3 düzeyinde. Pazar olarak baktığımızda Çin tüketimin yüzde 49'unu yapıyor. Türkiye'de ise bu oran yüzde 1.5 civarında.
Seramik sağlık gereçlerinde hatırı sayılır bir konumda
Seramik kaplama malzemeleri ihracatında ülkemiz dünyada 5. sırada. Üretim ve tüketimde Çin lider olmasına karşın ihracat tarafında İtalya lider. Onu İspanya ve Çin izliyor. Seramik sağlık gereçleri tarafı ihracat kilogram başı değerde daha pahalı. Bu noktada Çin'in açık ara ihracat liderliği var. Onu Almanya, Meksika ve Türkiye izliyor. İtalyanlar ve İspanyollar seramik kaplamada dünyaca ünlü markalar çıkardıklarından birim başı değerde pahalı ürünler satabiliyorlar. Bizim de bu alanda Avrupalılarla rekabet eden önemli markalarımız var. Kale Grubu, Eczacıbaşı Topluluğu ve Elginkan Holding bu alanda faaliyet gösteren büyük şirketler. Çin'in üretim yetkinliğinin yanında ülkemizin de seramik sağlık gereçlerinde hatırı sayılır bir konumda olduğunu görüyoruz.
Kil yükte ağır pahada hafif
Bütün bu başarıların temelinde ise yerli ham maddeye erişim ve tedarik güvenliğinin olduğu yadsınamaz. Çin porseleninde kahve içmek istemiyorsak ülkemizdeki kil madenlerini iyi değerlendirmemiz bu alanların rehabilitasyonu için çalışmamız gerekiyor.
Kil, insanlığın çok eski çağlardan beri eşya yapımında kullandığı bir hammadde. Yukarıda seramik sektörüne işaret ederek bu madenin önemine değindik ama plastik, boya, kalem, deterjan, kağıt vd. ürünlerin üretiminde de killere ihtiyaç duyuluyor.
Kil yükte ağır pahada hafif bir hammadde olduğundan rekabet anlamında lojistik önem arz ediyor. Bu nedenle Çine-Aydın demiryolu ve Şile-İstanbul demiryolu gibi projelerin hayata geçirilmesi sektör tarafından dillendiriliyor. Çine-Aydın demiryolu için ise geçen yıl çalışma başlatıldığı bildirildi. Lojistiğin yanında hammadde güvenliği için yerli hammaddelerin değişik zenginleştirme yöntemleri uygulanarak kullanılır hale getirilmesi için zenginleştirme tesislerinin kurulmasına ihtiyaç var. En önemlisi de her alanda olduğu gibi bu alanda da ham madde güvenliğinin tesisi için madencilik faaliyetlerine destek verilmesi zorunludur.