Süreler uzadı, kafalar karıştı
7326 sayılı Kanunla ilgili başvuru sürelerinin bitimine 5 gün kala, başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri dünkü Resmi Gazete’de yayınlanan 4420 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile, birer ay uzatıldı.
İyi de oldu, 7326 sayılı Kanunda yer alan düzenlemelerin tarafları olan mükellefler - meslek mensupları – ilgili idareler başta olmak üzere hemen herkes rahatladı!
Son hafta başvurular yoğunlaşmaya başlamıştı
Başvurular, belirlenen başvuru sürelerinin son haftasında giderek yoğunlaşmaya başladı. Çünkü, 7326 sayılı Kanunda başvuru süresi olarak belirlenen 9 Haziran – 31 Ağustos tarihleri arasında hemen herkes açısından çok sıkışık bir takvim vardı. Yani, başvurular bilerek son haftaya bırakılmadı! 9 Haziran – 31 Ağustos olarak belirlenen başvuru sürecine şöyle bir bakarsak: Kanun, 9 Haziran’da Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi, Maliye başvuru ekranını haklı bazı gerekçelerle 30 Haziran’da ancak kullanıma açabildi, 1 – 20 Temmuz arası mali tatil, 20 – 25 Temmuz arası kurban bayramı, 17 Ağustos’a kadar geçici vergi beyanı, gerçek faydalanıcı bildirimi vs.
Mükellefler ve meslek mensupları kalan 13 - 14 günlük kısıtlı süre içinde matrah ve vergi artırımı, borç yapılandırması ve işletme kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin işlemleri ve gerekli başvuruları yapmaya başladı! Yoğunlaşma tamamen bundan kaynaklanıyordu.
Sahadan ciddi uzatma talepleri geldi
Başvuruların artan bir şekilde devam etmesi bazı aksamalara ve şikayetlere neden olmaya başladı, bu da insanlarımızda başvuruların yetiştirilemeyeceği endişesi yarattı, bu nedenle de sahadan, başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerinin uzamasına yönelik yoğun talepler gelmeye başladı.
Yoğun talep, bitime 5 gün kala uzatma getirdi
Sahadan gelen bu yoğun taleplerin değerlendirilmesi sonucunda, dünkü Resmi Gazete’de (27.08.2021 tarihli ve 31581 sayılı) yayınlanan 4420 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile, 7326 sayılı Kanunda öngörülen başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri birer ay uzatıldı.
Uzatmanın son güne bırakılmama kararı da, son derece önemli, hassas ve değerli bir yaklaşım.
Peki, Cumhurbaşkanımızın süre uzatma yetkisi var mı?
Elbette var.
Cumhurbaşkanımız bu Kanunda öngörülen başvuru ve ilk taksit ödeme sürelerini bir aya kadar uzatma konusunda yetkili (7326 sayılı Kanun Mad. 9/16). Nitekim, sahadan gelen talepler de dikkate alınarak, 4420 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile, bu yetki kullanılarak, başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri birer ay uzatıldı.
Söz konusu sürelerin yeniden bir kez daha uzatılması söz konusu değil. Çünkü, verilen yetki sonuna kadar kullanılmış bulunuyor.
Uzatmadan önceki başvuru ve ödeme süreleri nasıldı?
7326 sayılı Kanunun ilgili maddelerindeki başvuru ve ödeme süresine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların;
- 31 Ağustos 2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil) ilgili idarelere başvuruda bulunmaları,
- Hazine ve Maliye Bakanlığına, Ticaret Bakanlığına, il özel idarelerine, belediyelere ve YİKOB’lara bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ilk taksitini 30 Eylül 2021 tarihine kadar (bu tarih dâhil), Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı tahsil dairelerine ödenecek tutarların ise ilk taksitini 1 Kasım 2021 (31 Ekim 2021 tarihinin hafta sonuna rastlaması nedeniyle) tarihine kadar (bu tarih dâhil), diğer taksitlerini ise bu tarihleri takip eden ikişer aylık dönemler hâlinde azami on sekiz eşit taksitte ödemeleri gerekiyordu (7326 sayılı Kanun, Mad. 9/1).
Uzatma sonrasında yeni başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri ne oldu?
Söz konusu Karar ile, 7326 sayılı Yapılandırma Kanunundan yararlanmak için belirlenmiş bulunan başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri birer ay uzatıldı. 31 Ağustos 2021 olarak belirlenen başvuru süreleri 30 Eylül 2021 tarihine (bu tarih dahil), peşin veya ilk taksit ödeme süreleri ise vergide 30 Eylül 2021 tarihinden 1 Kasım 2021 (31 Ekim 2021 tarihinin hafta sonuna rastlaması nedeniyle) tarihine (bu tarih dahil), SGK’da ise 1 Kasım 2021 (31 Ekim 2021 tarihinin hafta sonuna rastlaması nedeniyle) tarihinden 30 Kasım 2021 tarihine uzatıldı.
Buna göre, ilgili maddelerindeki süreler saklı kalmak kaydıyla 7326 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak için 30 Eylül 2021 tarihi bitimine kadar başvuruda bulunulması ve bunlara ilişkin peşin veya ilk taksit ödemelerinin vergide 1 Kasım 2021 tarihi bitimine kadar (31 Ekim 2021 tarihinin hafta sonuna rastlaması nedeniyle), SGK’da ise 30 Kasım 2021 tarihi bitimine kadar yapılması gerekiyor.
Hangi işlemlerde başvuru ve ödeme süreleri uzatıldı?
Başvuru ve ilk taksit ödeme süreleri uzatılan işlemler şu şekilde:
- Kesinleşmiş borçların yapılandırması (Madde 2),
- Kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan borçların yapılandırması (Madde 3),
- İnceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler (Madde 4),
- Matrah ve vergi artırımı (Madde 5),
- İşletme kayıtlarının (kasa, ortak cari ve diğer ilgili hesaplar, stok vs.) düzeltilmesi (Madde 6),
- Kesinleşmiş SGK borçlarının yapılandırılması (Madde 7),
- Eksik işçilik prim tutarları ile kesinleşmemiş idari para cezalarının yapılandırılması (Madde 8),
- Bazı aidat ve borçların yapılandırılması (Madde 10)
Yapılan bu süre uzatımlarına ilişkin Tablo, madde ve işlem bazında aşağıda yer alıyor.
İlk taksit dışında kalan diğer taksitlerde de bir ay uzama var mı?
Hayır, bir ay uzatma sadece ilk taksit ödemeleri için söz konusu. Diğer taksitlere ilişkin bir uzatma söz konusu değil, bu taksitlerin normal sürelerinde ödenmesi gerekiyor. Yani, ikinci taksit ile ilk taksit arasında 2 ay olmayacak, ilk taksitten 1 ay sonra ikinci taksitler ödenecek, İzleyen taksit ödemeleri ise ikişer aylık dönemler halinde yapılacak.
Uzatma öncesi borç yapılandırması yapanların ilk taksit ödeme süreleri de uzadı mı?
Evet, uzatma kararı öncesinde borç yapılandırması yapanların ilk taksit ödemeleri de otomatik olarak bir ay uzadı.
Bu durumda olan mükelleflerin de, peşin veya ilk taksit ödemelerini vergide 1 Kasım 2021 tarihi bitimine kadar (31 Ekim 2021 tarihinin hafta sonuna rastlaması nedeniyle), SGK’da ise 30 Kasım 2021 tarihi bitimine kadar yapmaları gerekiyor.
Uzatma öncesi matrah ve vergi artırımı yapanların ilk taksit ödeme süreleri de uzadı mı?
Evet, uzatma kararı öncesinde matrah ve vergi artırımı yapanların ilk taksit ödemeleri de otomatik olarak bir ay uzadı. Bu mükelleflerin peşin veya ilk taksit ödemelerini 1 Kasım 2021 tarihi bitimine kadar (31 Ekim 2021 tarihinin hafta sonuna rastlaması nedeniyle) yapmaları gerekiyor.
Kasa, ortaklar cari ve diğer ilgili hesaplara düzeltme beyanı verenlerde ödeme süresi uzadı mı?
Bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükelleflerinin, bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve ortaklardan alacaklar tutarları ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini 31 Ağustos 2021 tarihine (bu tarih dâhil) kadar vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltmeleri ve beyan edilen tutarlar üzerinden yüzde 3 oranında hesaplanacak olan vergiyi beyanname verme süresi içinde ödemeleri gerekiyordu.
4420 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yapılan süre uzatımı, uzatma kararı öncesinde kayıtlarını düzeltmek için beyanda bulunan ancak hesaplanan yüzde 3 vergiyi henüz ödemeyen mükellefleri de olumlu etkiledi. Bu şekilde, beyanda bulunup da henüz ödemesini yapmayanlar, söz konusu ödemelerini 30 Eylül 2021 tarihine kadar yapabilecekler. Bu ödemenin uzatma süresi içerisinde yapılması halinde, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre gecikme zammı hesaplanmayacak.
Stok beyanında bulunup da ödeme yapmayanlarda da ödeme süresi uzadı mı?
Evet, bunlar için de ödeme süresi uzadı, bu şekilde stok beyanında bulunup da tahakkuk eden KDV’leri henüz ödemeyen mükellefler de, bu ödemelerini 30 Eylül 2021 tarihine kadar yapabilecekler. Söz konusu ödemelerin uzatma süresi içerisinde yapılması halinde, 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre gecikme zammı hesaplanmayacak.
Gözden kaçan ayrıntı: Vergiye uyumlu mükelleflerle ilgili düzenleme neden uzatma kararı dışında bırakıldı?
7326 sayılı Kanunda, vergiye uyumlu mükelleflerin yüzde 5 indiriminin bozulmaması ile ilgili çok önemli bir düzenleme yer alıyor (Madde 10, fıkra 7). Maalesef çoğu kişi bunun farkında bile değil.
Söz konusu düzenlemede, yüzde 5 indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yılda herhangi bir vergiye ilişkin beyanların gerçek durumu yansıtmadığının indirimden yararlanıldıktan sonra tespiti üzerine yapılan tarhiyatların, bu Kanunun 3 ve 4. maddelerine göre yapılandırılarak kesinleşmesi ve yapılandırmanın ihlal edilmemesi şartıyla, ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergilerin vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edileceği ve bu durumun yüzde 5 indirimin ihlali olarak değerlendirilmeyeceği hükme bağlanıyor.
Vergiye uyumlu mükelleflerin yüzde 5 indiriminin korunmasına yönelik olarak getirilen bu düzenleme mesleki kamuoyunda büyük bir memnuniyetle karşılanmıştı. Çünkü, ilgili mevzuata göre vergiye uyumlu mükellef sıfatını ve yüzde 5 indirim hakkını kazanmak ve onu korumak hemen hemen imkansız gibi bir şey (GVK Mad. Mük121). Ancak, 4420 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Kanundaki sürelerin tamamına yakını uzatılırken, vergiye uyumlu mükelleflerle ilgili olan bu düzenlemenin uzatma dışı bırakıldığını öğrendik.
Buradan şunu anlıyoruz: Yüzde 5 indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yılda herhangi bir vergiye ilişkin beyanların gerçek durumu yansıtmadığının indirimden yararlanıldıktan sonra tespiti üzerine yapılan tarhiyatlar, 31 Ağustos 2021 tarihine kadar bu Kanunun 3 ve 4. maddelerine göre yapılandırılarak kesinleşmesi ve yapılandırmanın ihlal edilmemesi şartıyla, ilgili vergilendirme döneminde indirim uygulaması dolayısıyla ödenmeyen vergiler vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın tarh edilecek ve bu durum yüzde 5 indirimin ihlali olarak değerlendirilmeyecek. Bu yapılandırma 31 Ağustos 2021 tarihinden sonra uzayan başvuru süresi içerisinde yapılırsa, mükellefler yüzde 5 indirim haklarını kaybedecekler, indirim dolayısıyla ödenmeyen vergiler cezalı olarak tarh edilecek.
Peki, ama neden böyle bir şey yapıldı? Neden bu düzenlemenin uzatılan sürede uygulanması istenilmedi? Bize göre, bunun haklı ve geçerli bir gerekçesi olamaz. Kararın bu yönüyle yeniden gözden geçirilmesinde fayda var.
Öte yandan, 7326 sayılı Kanunun Meclis’teki görüşmeleri sırasında Gelir İdaresi Başkanlığı yetkilileri, 2020 yılı sonu itibariyle toplam 3 Milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefinden sadece 65 bininin yüzde 5 indirimden yararlandığını açıklamışlardı. Yani, toplam gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin sadece yüzde 2’si uyumlu mükellef statüsünde bulunuyor. Sizce bu yeterli mi? Bize göre değil! Peki, sorun düzenlemede mi, yoksa mükelleflerde mi? Her ikisinde de, ancak en çok da ilgili yasal düzenlemede. Çünkü, yararlanma şartları çok ağır bir şekilde belirlenmiş durumda. Bizim en çok uyumlu mükellefe ihtiyacımız var, uyumsuz olana değil. Bu nedenle, yeri gelmişken bu maddenin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini de belirtelim.