Siyasetteki gerginlik ekonomiye yarar mı?
Türkiye ekonomisi tarihinin en uzun yüksek enflasyon ve enflasyonla mücadele dönemlerinden birini yaşıyor. 2019 yılından 2023 yılı ortalarına kadar enflasyonun yükselmesini göze alarak yürütülen siyasi kaygı dozu yüksek politikalar karşımıza ağır bir tablo çıkardı. Türkiye G-20 içindeki sıkletine yakışmayan dünyanın en yüksek enflasyon oranlarının kaydedildiği ülkelerle karşılaştırılır hale geldi. Son bir buçuk yılda Mehmet Şimşek yönetiminde uygulanan daraltıcı politikalar ve baz etkisi desteğiyle enflasyonda önemli düşüş sağlansa da bu sürecin olağan mağdurları ücretliler ve emeklikler için hayat pahalılığı kâbusu sürüyor. Öngörülen yıllık maaş ve ücret artışları en baştan ya da bir kaç ayda açlık sınırının altında kalıyor. Şimdi yine siyasi kaygıların ekonominin önüne geçtiği bugünlerde ekonomi çevrelerinde siyasette dozu her gün artırılan gerilimin enflasyonla mücadeleye zarar vereceği dillendiriliyor. Siyasette seçim öncesi dönemleri aratmayan gerginlik hüküm sürüyor. Mart 2023 seçimlerinin galibi CHP’nin yeni genel başkanı Özgür Özel’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile başlattığı demokrasi için umut veren diyalog süreci çok gerilerde kalmış görünüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın baştan “silkeleme” olarak ilan ettiği CHP’li büyükşehir belediyelerine yönelik kayyum atama, görevden uzaklaştırma, soruşturma faaliyetleri tüm hızıyla sürüyor. İktidar çok sert bir dille konuşuyor ve muhalefet aynı sertlikte yanıt veriyor.
Enflasyonla mücadele zamana yayılıyor
Ekonomi yönetimi bu kez büyümeden fazla ödün vermeden yürüttüğü dezenflasyon programıyla ekonomi tarihine geçmeye çalışıyor. Enflasyonu düşürme kararlılığındaki ülkelerde görüldüğü gibi klasik enflasyonla mücadele programı (sert bir devalüasyonla ve yükseltilen faiz oranlarıyla başlayan, Kamu harcamalarında kapsamlı kesintiler öngören) tam uygulanmıyor. Elbette bu yaklaşım enflasyonla mücadelenin zamana yayılmasına neden oluyor. 2024 bütçesi hazırlanırken %33 olarak tahmin edilen enflasyon %44,4’te kaldı. Şimdi 2025 için de %17,5 yerine %30’lar konuşuluyor. TCMB tahminleri bile tek haneli enflasyon için 2027’yi işaret ediyor. İndirmeyi hayal ettiğimiz enflasyon oranları bile sıkletimizdeki ülkelerden uzak enflasyon serüvenimizin uzun süre devam edeceğini gösteriyor.
Hazine’nin faiz ödemesi 2025’de anaparayı sollayacak
Geçmişte Hazine’de önemli görevlerde bulunmuş uzmanların bağımsız araştırmacı kimlikleriyle yaptıkları tespit ve uyarıları izlemekte yarar var. Yılbaşı itibarıyla önümüze koydukları en önemli tespit 2025’deki Hazine borçlanması ve borç ödemeleriyle ilgili. Hazine 2025’de borç ödeyebilmek için borçlanmaya gidecek. Ödeyeceği faiz borcu anapara ödemesinin üzerinde gerçekleşecek. TEPAV araştırma direktörlerinden Coşkun Cangöz’ün Hazine açısından en kötünün geride kalmadığını belirten şu tespitlerini not etmekte yarar var: “Hazine 2025 yılına 418 milyar TL daha düşük kasa ile giriyor. Bütçe faiz dışı fazla vermeyeceği için 2025 yılında borç anaparasının yanı sıra faiz için de borçlanmak gerekecek. Hazine, faiz giderlerinin 2025 yılında yüzde 59 oranında artış göstererek 1,87 trilyon TL olacağını hesaplıyor. İç borç anapara geri ödemesi 822 milyar TL olarak öngörülürken Hazine 2025 yılında 2,8 trilyon TL iç borçlanma yapmayı hedefliyor.”
Cangöz’ün 2025’de beklenen faiz indirimleriyle ilgili şu uyarısı çok önemli: “Merkez Bankasından kredilerde gevşeme ve faizlerde indirim bekleyen kesimler Hazinenin güçlü talebi nedeniyle 2025 yılında umduklarını pek bulamayabilirler.”
Çin ve Türkiye kültür miraslarını Ankara’da buluşturdu
Ankara’daki övünç kaynaklarımızdan Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Türkiye ile Çin arasındaki önemli kültürel miras paylaşımı buluşmasına ev sahipliği yapıyor. Çin’deki Sanxingdui Müzesi ile Anadolu Medeniyetleri Müzesi tarafından ortaklaşa düzenlenen Antik Shu Hazineleri sergisi, Çin Halk Cumhuriyeti’nin yeni Türkiye Büyükelçisi Jiang Xuebin ile Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı tarafından açıldı. Sergi, Çin’in Sichuan Eyaleti’ndeki Sanxingdui kazı alanından çıkarılan M.Ö.1300-1100 dönemine ait tarihi eserlerin fotoğraflarından oluşuyor. Antik Shu Hazineleri Sergisi henüz Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubunu sunmayan Çin’in yeni büyükelçisi Jiang Xuebin’in Türkiye’de katıldığı ilk etkinlik oldu. Büyükelçi Jiang Xuebin, kültürel kalıntıların farklı ülkeler arasındaki tarihî, medeni ve kültürel alışverişin gelişmesinde önemli bir taşıyıcı olduğunu vurguladı. Yeni büyükelçinin ilk mesajını şöyle not ettik: “Dünya arkeoloji harikası Sanxingdui ören yerlerimiz var, Türkiye’de ise Hitit Uygarlığı’nın temsil ettiği Anadolu’nun görkemli kadim uygarlığı bulunmaktadır. Bugün bu müzede ikili, zaman ve mekan arasında yolculuk yapabiliyor ve büyük önem taşıyan tarihi bir diyalog gerçekleştirebiliyor.”