Şirketlerimizin batmasına izin vermeyelim
Ekonomi, Korona molasında… Sokaklar boşaldı, evlere sığındık. Zorunlu harcamalar olmadıkça alışverişe de çıkılmıyor. Online siparişler yoğunlaştı. Çok az sayıda sektör ve şirketin işleri, yavaşlasa da sürüyor. Peki ya gerisi?
Şirketlerimiz zor durumda. Bir yandan duran satışlar, azalan gelirler diğer yandan süren harcamalar… Misal akıllı şirketler uzaktan çalışma yöntemi deniyor. İmkânı olmayan ise çalışanıyla korona külfetini bölüşme niyetinde.
Akılsız olanların ilk başvurduğu çare, çalışanına ücretsiz izin vermek ve eve göndermek… Devletin bunlara yardım yapması gerekiyor. İşsizlik Fonu bu işler için vardı ama oradaki parayı devlet tahviline gömdük, naçar kaldık.
Bazı şirketler ise bencilliğin doruğunda hareket tarzı; tensikat oldu. Çalışanın işine son vermeyi düşünenlerin gözden kaçırdığı şu; Korona geçince üretim kabiliyetini geri kazanmak için insan kaynağına çok zaman ve çok para harcayacakları…
Benim önerim şudur; acil Korona Paketi hazırlansın. Şirketlerin bencil ve akılsızlarını ayırt edecek pratik yöntem olmasa da tümünü korumaya almalı ve onların batmasına izin vermemeli.
Salgın zamanlarında bize gereken 3 şey; kamu, sağlıkçı ve şirkettir. Kamu elindeki tüm imkânları kullanmalı, sağlıkçılar güçlendirilmeli ve her biri farklı kabiliyet üreten şirketler korunmalı. Çalışanıyla birlikte şirketleri koruyalım.
KORONADAN KORUNMAK
Virüse antivirüs aranadursun salgının oluşturduğu kaotik ortamda ilk tedbir, hayatta kalmaya dair olmalıdır. Bu süreçte bütçe kısıtları düşünülemez, şirketler EBİTDA derdine düşemez. Kâr peşine düşenlerin AR edeceği zamanlar yaşıyoruz.
Uçak KDV’si, seyahat vergisi öteleme, online ödeme imkanı ve alacak ötelemeyle bu kriz atlatılamaz. Korona Paketi biran önce hazırlanıp devreye girmeli.