Şirketler sürecin psikolojisini yönetmeli

Salgın, çok özel bir haldir. Ekonomik krizden, enflasyon veya döviz- faiz şokundan farklı dinamiklerle yürür. Şirketler sürecin matematiğine öylesine odaklı ki bu dönemin psikoloji süreçlerini yönetmek zorunda olduklarını göremeyebiliyorlar.

KÖTÜ yönetilmiş psikoloji süreç; 1-Eyvah, battık, batacağız. 2-Çalışanımdan kurtulayım, 3-Tedarikçime ödemeyeyim, 4-Ortağımdan kâr saklayayım, ben ödemeyeyim ama bana ödesinler 5-Herkes bana yardım etsin, 6-Ben bu süreçte bedel ödemeyeyim.

İYİ yönetilmiş psikoloji süreç; 1-Her şirket gibi biz de sıkıntıdayız. 2-Çalışanıma sahip çıkmalıyım, 3-Tedarikçim ile ortak kaderi paylaşıyorum, 4-Ben ödemezsem bana da ödemezler, 5-Sosyal paydaşlarıma yardım etmeliyim. 6-Bu süreçte ödeyeceğim bedeli hesaplayayım. Psikolojik süreç, gerek iyi yönetilsin gerek kötü yönetilsin, bir maliyet söz konusudur. Ancak iyi ve kötü yönetilen psikolojik sürecin farkı şudur; eğer kötü yönetmişsen, kriz sonrasında var kalmayabilirsin. İyi yönetirsen kayıpların olur ama sağlıklı bir yarın inşa edersin.

Görüştüğüm pek çok işveren bana; “iyi de gelir kaynaklarım kurudu, harcamalarım berdevam, nasıl baş edeceğim?” diye soruyor. Bu, bir panik sorusudur ve psikolojik süreçlerini yönetemeyen şirketler de panik atak geçirebilir. Ve panik, Korona’nın sarstığı şirketi batırabilir… Aman dikkat!

DÜNYA’YI DAHA SIKI TAKİP EDİN

Tolstoy; “mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin ise kendine özgü bir mutsuzluğu vardır” der. İşler yolunda iken başarı öykülerimiz benzeşiyordu. Şimdi Korona sürecindeyiz ve herkesin her kesimin kendin has mutsuzluğu söz konusu. Dünya Gazetesi mutsuzluk girdabındaki şirketlerimize daha yoğun içerik, çare ve dünyadan ilham alınabilecek öyküler sunuyor. Dünya’yı takip edin dünyayı gözleyin, izleyin…