Şimdi işçi çıkarıp sonra yenilerini almak, sıfırdan fabrika kurmaya benzer

Vahap MUNYAR
Vahap MUNYAR İŞ DÜNYASINDA DİYALOG

65 yaş ve üstündekilerin sokağa çıkma sınırlamasından bir gün önce tekstil sektöründe faaliyeti bulunan, yaşı da 70’in üzerinde olan bir iş insanını hatır sormak için aradım:

Evde misiniz, ofiste mi?

Şu yanıtı verdi:

-Kısa süreliğine ofise uğradım. Hemen eve geçeceğim.

İşlerini merak ettim, anlattı:

-Maalesef bütün siparişler iptal. Allah hepimize yardım etsin.

Dertleşirken bir hazır giyim firmasının sahibiyle sohbetimi aktardım:

Hazır giyim sektöründen bir iş insanıyla konuştum. Eski siparişlere dayalı 10-15 günlük işleri kalmış. Yeni sipariş sizde de olduğu gibi yok. Üstelik ellerinde kumaş stoku kalacakmış.

Söz konusu iş insanının şu sözlerini de paylaştım:

-Konuştuğum iş insanı, “İşçilerimizin tazminatlarını ayırdım, beklemede kalacağım. Sonrası Allah kerim” dedi.

Bu cümleyi duyunca sordu:

-O arkadaş tazminatları hazır edip, işçisini çıkarmayı mı düşünüyor?

Aldığım izlenimi paylaştım:

-Hemen çıkarması söz konusu olmayabilir. Ancak, dayanamayacak noktaya gelirse diye tazminatlar için kaynağını şimdiden hazırlamış sanıyorum.

Telefondaki iş insanı, konuya işveren penceresinden baktı:

-Diyelim ki şimdi işçilerini çıkardın. Salgın geçip, fabrika yeniden normal tempoya girince o işçileri yeniden alabilecek misin?

Kendi sorusuna yanıtı, yine işveren yaklaşımı açısından önemliydi:

-Deneyimli işçini bu salgın krizinde tazminatını da ödeyip çıkardın. Tecrübeli kadron elinden gitti. Kadronun tamamını yenilemeye kalkmak, sıfırdan fabrika kurmak gibi olur.

Ardından ekledi:

-Bu dönemde yapacağımız şey, işçimize, çalışan kadromuza olabildiği kadar sahip çıkmak.

İşverenin, “Tecrübeli kadro” yaklaşımıyla da olsa işçisini çok kolay gözden çıkarmak istemeyeceği bu küçük örnekten anlaşılıyor.

Hükümet, SGK primleri ve vergi ertelemelerini tüm sektörlere yayabilirse, “Esnek Çalışma Ödeneği” başvuranlar için hemen devreye girebilirse “korona işsizleri ordusu” oluşmasının önüne önemli ölçüde geçilebilir değil mi?

Korona korkusuyla evdeki köpeğinizi kedinizi sokağa atmayın

EKOL Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Musul aradı. Sınır kapılarında bekleyen TIR’ların şoförlerine şirket ve ülke ayırımı yapmaksızın, kumanya dağıttıklarını anlatacağını düşündüm.

Bambaşka bir konuyu açtı:

-Şirketteki mutfağımızda sokak hayvanları için yemek yaptırıyorum. Hazırlanan yemek 4 bin hayvana yetecek düzeyde. 25 kişilik gönüllü ekip İstanbul’un iki yakasında ormana gidip hayvanları besliyor.

Bu noktada İstanbul ormanlarındaki köpeklere, kedilere hazırlanan yemekleri götüren ekibin gözlemini aktardı:

-Bazı hayvan severlerin korona korkusuyla evlerindeki cins köpek ve kedileri ormana bırakmaya başladığına tanık oluyoruz.

Doktorların bu konuda aydınlatıcı bilgileri sık sık tekrarlaması gerektiğini belirtti:

-Bildiğim kadarıyla korona, evdeki kedi ve köpekten geçmiyor. Uzmanlar işin doğrusu neyse çıkıp anlatsın. Ev ortamına alışmış hayvanlar sokağa bırakılmasın.

Ardından sokak hayvanlarının bu dönemde göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı:

-Restoranlar, oteller açıkken, yemek artıkları sokak hayvanlarına, barınaklarına veriliyordu. Şimdi restoranlar da, oteller de kapalı. Yani, sokak hayvanlarına gidecek yemek artığı da yok. O vakit sokak hayvanlarını beslemeyi ihmal etmemek gerekiyor.

Kendilerinin haftada iki kez İstanbul ormanlarındaki köpek ve kedilere yemek sağlayabileceklerini kaydetti:

-İmkanı olanlar sokaktaki köpek ve kedileri unutmasın…

Musul, bu konuda afişler de hazırlattı, köpek ve kediler üzerinden şu mesajı yansıttı:

-Biz virüs değil sevgi bulaştırırız. Sokaktaki arkadaşlarımız için kapınızın önüne bir kap su, bir kap mama bırakır mısınız?

Kapıya bir kap su, bir kap mama bırakmak zor olmasa gerek değil mi?

Yoğun bakım solunum cihazını kullanmak için ‘cambaz dikkati’ gerek

GENEL cerrahi uzmanı Prof. Sedat Karademir’den yerlisinin seri üretimi için hazırlıklar yapılan yoğun bakım ventilatörü yazılarımla ilgili bir mesaj aldım:

-Ventilatör ihtiyacımızın karşılanması için ortaya konulan irade gerçekten çok güzel. Hayatlar korunacak, kurtarılacak.

O cihazın bağlanmasının bilgi ve deneyim gerektirdiğini belirtti:

-İş, hastaların boğazına iletilen bir borunun ucunu solunum cihazına bağlamak değildir. Hastaların birebir ilgi ve takibi gerekir.

Söz konusu uzmanlar için cambaz benzetmesi yaptı:

-Hemen tamamı anestezi ve reanimasyon uzmanı olan yoğun bakım ekipleri için telde yürüyen cambazın dikkati, tecrübesi ve kıvraklığı şarttır.

Hastaların yoğun bakım uzmanları sayesinde hayatta kalabileceğinin altını çizip, ekledi:

-Keşke seri bir şekilde yoğun bakım uzmanı yetiştirme şansımız da olsa.

Yoğun bakım uzmanı konusunu da korona günlerinden çıkacak dersler arasına almak gerekiyor…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar