Şehir tabanlı ekonomik gelişme
Şehir tabanlı ekonomik gelişme programları, şehrin fiziki ve sosyal kalkınması amacıyla ortak iradeye dayalı, kavrayıcı - kapsayıcı yaklaşımlar esas alınarak tasarlanmaktadır. Merkezi idarelerin tepeden aşağıya kalkınma programlarının aksine, yerel öncelikler gözetilmekte, yerel bağlar ve kolaylıklarından yararlanılmaktadır. Bir başka ayrıcalığı ise, şehrin benzersiz özellikleri ve eldeki fiziki ve sosyal varlıkları, kıymetleri, değerleri hesaba katılarak hazırlanmasıdır. “Upjohn Institute” tarafından yayınlanan bir rapor şehir tabanlı ekonomik gelişmenin esaslarını açıklıyor, kulak verelim:
- Refah amaçlı stratejik iş alanları yatırımı:
Boşa harcanan onca destek paketi yerine özellikli, hedefi açık ve net belirlenmiş yatırımlara önem verilmesi. Şehri gelecek on yıllara taşıması, rekabet üstünlüğü sağlaması mümkün yatırımların desteklenmesi. Denetlenemeyen, verdiği sözleri yerine getiremeyen onca destek heba olup gidiyor. Çünkü bu amaçla hazırlanmış kapsamlı bir strateji yok, bu amaçla hazırlanmış temel başarı göstergeleri de yok. “On yıl içerisinde şehri bir yeni girişimler merkezi yapacağız!” Bu yeni girişimler hangi alanda olacak? Yeni girişimler nasıl desteklenecek? Her yıl kaç yeni girişimci hedefleniyor (rakam, lütfen!)? Rapor, şehrin planlanan yatırımlar için bir rehberi olması gerektiğini vurguluyor. Söz konusu yatırımların yerel işgücü üzerinde etkili olması, yeni ve nitelikli işler yaratması esas olmalıdır, diyor.
- Şehir tabanlı gelişmiş işgücü:
İşgücü geliştirme programlarının yerel şirket ve işkollarının ihtiyaçları ile uyumlu olması gerekiyor. Mevcut işkollarında çalışanların yeteneklerini geliştirmek o işkollarının rekabet gücünü arttıracaktır. Ayrıca, yeteneklerini geliştirmek isteyenler bu imkanı bulamazsa başka yerlere göç etmek zorunda kalacaktır. Varsayalım şehrinizde ayakkabı işkolu oldukça pay sahibi. Bu işkolunu rekabete karşı korumak, yüceltmek için yaratıcı ve yenilikçi olmak, çalışanlara daha da kabiliyet kazandırmak gerekecektir. Geçmiş yazıların birinde gözlük çerçevesi üretiminde önder bir kasabadan söz etmiştik; Agorda, İtalya. Tüm ustalar burada kümelenmiş. Yeni tasarımları başarıyla hayata geçiriyorlar. Kitle değil sektör - birey odaklı istihdam, eğitim ve elde tutma kurumlarının şehirde faal olması öneriliyor.
- Yetenek cezbedici yatırımlar:
Neredeyse tüm şehirler fikir ve kabiliyet sahibi kişileri cezbetmek için çaba harcıyor. Bunun için destek programları hayata geçiriliyor; yol, barınma destekleri sağlanıyor. Bu kişiler o şehirde ekonomik gelişmeyi ve iyileşmeyi tetikleyecek insanlar olarak kabul görüyor. Bazı yerlerde bu süreç lise, üniversite eğitimi aşamasında başlatılıyor; burslar veriliyor. Mevcudu elde tutmak için olağanüstü çaba gösteriliyor.
- Paydaş katılımı:
Her başarılı şehrin arkasında bir amaç etrafında kümelenmiş, kararlı yerel önderler olduğu belirtiliyor. Başkaca hesabı, politik kaygısı olmayan meslek odası başkanları, belediye başkanı, vali bu süreçlerin başlıca aktörleri.
Şehrinizi bu dört başlık altında değerlendirmeye ne dersiniz? Not olarak kaç verirsiniz?
Haftanın Şehri: KALAMAZOO, ABD
KALAMAZOO Michigan Eyaleti’ne bağlı 73 bin nüfuslu bir şehir. Şehrin bu hafta köşemize konuk olmasının nedeni 2005 yılında başlatılan bir eğitim destek programı. Programın adı “Kalamazoo Promise- Kalamazoo Sözü”. Söz veriyorlar ve yerine getiriyorlar; tam 17 yıldır! Alanında bir ilk olan bu destek programının amacı çocuklara, gençlere eğitim fırsatı sağlamak ve onları elde tutmak.
“Kalamazoo Sözü” yeni kuşak öğrenciler ile şehri dönüştürmeyi ve sürdürülen ekonomik faaliyeti gayrete getirmeyi hedeflemektedir. Gözlerde büyüyen okul ücretleri için bir çözüm üretmeden bunu nasıl başaracaklarını, çocukları geleceğe nasıl hazırlayacaklarını kendilerine soruyorlar ve ilelebet tutulacak bir söz veriyorlar; “Kalamazoo Sözü”. Kalamazoo’nun gençlere yatırım yaparak, her şehirlinin yaşam kalitesini yücelterek eğitimde dünya lideri olma sözünü veriyorlar. Dünyanın en semereli burs programını hayata geçiriyorlar ve insani koşulları değiştiren bir ulusal sistem olarak kabulünü sağlıyorlar. Her şeyin başı eğitim!