Ülkemizde sanayide gerçek anlamda depreme hazırlık yok
Geçen yıl yaşanan ve 11 ili doğrudan, tüm ülkeyi dolaylı şekilde derinden etkileyen büyük depremler sonrası konuyla ilgili bilim insanları, yer bilimcileri tarafından sık sık üniversitelerde, belediyelerde, sivil toplum kuruluşlarında konferanslar verilerek programlar düzenleniyor.
Benzer bir program geçtiğimiz günlerde Gebze Ticaret Odası öncülüğünde “Deprem Farkındalık ve Anma Programı” adıyla düzenlendi. Program öncesi Prof. Dr. Naci Görür hoca ile sohbet ettik, sohbet sırasında “Sesimi duymayan kaldı mı?” isimli kitabını imzalayarak takdim etti. Hocanın kitabını bir heyecanla okudum. Kapağını açar açmaz önsözdeki, “Atatürk Cumhuriyeti’nin erdemi ve karakteri“ cümlesi dikkatimi çekti. Bu söz ile Hoca, Anadolu’nun bağrından çıkan bilim insanlarının, devlet erkânlarının bir nebze de olsun hikâyesini anlatarak başarının sırrının çalışmak ve Atatürk Cumhuriyeti olduğunu vurgulamış. Prof. Dr. Aziz Sancar, Ord. Prof. Dr. Cahit Arf ve Prof. Dr. Naci Görür gibi bilim insanlarının hikâyelerine baktığımız zaman da Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda çalışarak başarıya ulaştıklarını görürüz.
Etkinlikte yaptığı konuşmada, halkın deprem konusunda duyarlı olması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Naci Görür, “Depreme dirençli kentler yapmalıyız. İlçe belediyelerinin kendi ekiplerini oluşturup yapı stokunun depreme dayanıklı olup olmadığını tespit etmesi gerekiyor. Olası bir Marmara depreminde, bölgede üretim yapan sanayi kuruluşları etkilenecek. Ülkemizde gerçek anlamda sanayide depreme hazırlık yok. Hâlbuki bu ülkede en büyük korkularımızdan biri sanayinin olası bir depremde çok büyük hasar alma olasılığıdır” dedi.
Depremi önleyemeyiz ancak 7’den 70’e herkeste oluşturulacak bilinçle afet durumlarında yaşanacak kayıpların ve hasarların en aza indirilmesinin mümkün olabileceği bir aşikâr. Bu doğrultuda OSB’lerdeki çalışmaların kararlılıkla yürütülmesi gerekiyor.
Türkiye gibi deprem kuşağında olan bir ülkede ve Marmara Bölgesi’nde sanayinin kalbi olan Kocaeli’nde yaşayan insanlar olarak depreme karşı ne yapmamız gerektiğini bilmeliyiz. Teknik ve mühendislik verileri ışığında depreme dirençli kentler oluşturmak zorundayız. Marmara Bölgesi’nde üretimin ve sanayinin durması sonucunda Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığı zora girer.
Kocaeli’ndeki OSB’ler ve firmalar deprem için ne gibi önlemler aldı, alıyor? Alınan önlemlerin OSB başkanları tarafından kamuoyuyla paylaşılmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Üretimde, teknolojide ve sanayide önde olan ilimizin deprem konusunda da aldığı önlemlerle diğer illerden önde olması gerektiğine inanıyorum. Bilim insanlarının sesine kulak vererek bir an önce hepimiz tedbir almalıyız.