Sadakat kartla uygulamalarında katma değer vergisi matrahı

Recep BIYIK
Recep BIYIK VERGİ PORTALI

İşletmelerin satış ve pazarlama teknikleri sürekli değişiyor. Her gün yeni pazarlama teknikleriyle karşılaşıyoruz. Reklâm panolarında veya televizyon reklamlarında görüyorsunuz; bir ürün alana bir ürün bedava veriliyor, ikinci/üçüncü ürüne indirim yapılıyor, daha önce yapılan alışverişler nedeniyle biriktirilen puanlarla alışveriş yapma olanağı verilerek tüketiciyi alışveriş yapmaya zorlayan uygulamalar yapılıyor.

Bugünün makalesi, çok da yeni olmayan bir pazarlama uygulaması olan, sadakat kartları kullanılarak yapılan satışlarda kazanılan puanlarla yapılan alışverişlerde katma değer vergisi matrahıyla ilgili.

Konuyla ilgili tartışmalar yeni değil ama yeni yargı kararları var. Konuyla ilgili görüşleri ve yargı kararlarını özetleyip, kısaca değerlendireceğim.

Konunun özeti şu

Sadakat kartları kullanılarak yapılan alışverişlerde kazanılan para puanlar, daha sonra mal veya hizmet alımlarında indirim olarak kullanılabiliyor. Puan yeterliyse, sonraki mal veya hizmet alımı bedelsiz olabiliyor.

Para puan uygulaması, klasik iskonto uygulamalarından biraz farklı. Geleneksel iskonto uygulamalarında yapılan satışta indirim uygulanırken, para puan uygulamalarında alıcıya sonraki alışverişte indirim olanağı veriliyor. Değişen pazarlama teknikleri, iskonto uygulamasını da biraz değiştirmiş denebilir. 

Puan kullanılarak yapılan alımlarda indirim tutarının iskonto niteliğinde olup olmadığı ve katma değer vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınıp alınmayacağı çoktandır tartışmalı.

Mali İdare’nin görüşü

Mali İdare 2005 ve 2012 tarihlerinde verdiği iki özelgede, kazanılan para puanların daha sonraki alışverişlerde iskonto olarak dikkate alınabileceği yönünde görüş vermiş. (29.11.2005 tarih ve 2320 sayılı, 07.02.2012 tarih ve 456 sayılı özelgeler.)

İdarenin daha sonra görüşünü değiştirdiği anlaşılıyor. 2012 ve 2014 yıllarında verilen iki özelgenin özeti şöyle.

Gelir İdaresi’nce 2014 tarihinde verilen özelgede yer alan bilgiye göre, başvuru yapan şirket müşterilerine ücretsiz sağlanan “kartuş kart” ile yaptıkları alışverişlerde kazanılan puanlarla indirimli ödeme imkânı sağlandığını, puanın yeterli olması durumunda bedava alışveriş yapılabildiğini belirterek, kartuş kartlarda biriken puanların sonraki alışverişlerde kullanılması durumunda, puan tutarlarının iskonto olarak değerlendirilerek, katma değer vergisi matrahından indirilip indirilemeyeceğini sormuş.

Gelir İdaresi verdiği özelgede, iskontonun katma değer vergisi matrahı olan bedelden indirebilmesi için fatura ve benzeri belgede ayrıca gösterilmesi gerektiği, kullanılan kartuş kart puanlarının daha önce yapılan alışverişler karşılığı olduğu ve söz konusu kart puanla yaratılan değerin iskonto niteliğinde olmadığı gerekçesiyle, kartuş kart puanları kullanılarak yapılan teslimlerde malın gerçek bedeli üzerinden kartuş puan düşülmeksizin KDV hesaplanması gerektiği, söz konusu puan tutarının iskonto olarak değerlendirilerek KDV matrahından indirilemeyeceği yönünde görüş bildirmiş. (10.04.2014 tarih ve 42 sayılı özelge.)

Bir akaryakıt istasyonu işletmesine verilen özelgede de, para puan üyesi müşterilerin akaryakıt alımlarını para puanlarını harcayarak teslim almaları halinde, para puan tutarı düşülmeksizin teslim edilen akaryakıtın toplam bedeli üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerektiği yönünde görüş verilmiş. (02.10.2012 tarih ve 880 sayılı özelge.)

Yeni yargı kararları

Bildiğim kadarıyla 2010’lu yılların başlarında, konuyla ilgili yaygın incelemeler ve tarhiyatlar yapıldı.

İncelemeler sonucu yapılan tarhiyatların ne kadarlık kısmının ihtilaf konusu olduğunu, ne kadarlık kısmının uzlaşma veya vergi aflarıyla sonlandığını bilmiyorum. Ancak yapılan tarhiyatların en azından bir kısmının ihtilaf konusu yapıldığı anlaşılıyor.

Danıştay’ın resmi internet sitesinde konuyla ilgili dört karar tespit edebildim. Bu kararların dördünün de aynı şirketin farklı dönemlerine ait olduğu anlaşılıyor. Kararları kısaca özetleyeyim.

Dava konusu tarhiyatlarda Vergi Mahkemeleri, davacı şirkete ait mağazalarda alışveriş yapan müşterilere verilen kartlara, yapılan her alışverişte alışveriş tutarlarına göre belli bir puan yüklendiği, bu puanlar karşılığında daha sonra yapılan alışverişlerde indirim uygulandığı, bunun mahiyeti itibariyle iskonto olduğu, pazarlama gideri niteliği taşıyan ve firmanın yarattığı katma değer vergisi içerisinde vergilenen promosyon malların müşterilere verilmesi sırasında ise KDV hesaplanmasına gerek olmadığı sonucuna vararak davaların kabulüne karar vermiş.

Kararları hukuka uygun bulan Bölge İdare Mahkemesi kararları, Danıştay tarafından da usul ve hukuka uygun bulunarak onanmış. (Danıştay Dördüncü Dairesinin; 20.06.2023 tarih, E:2023/2632 K:2023/4341 ve E:2023/2633 K:2023/4342 sayılı; 31.05.2023 tarih, E:2020/3744 K:2023/3064 ve E:2021/6215 K:2023/3065 sayılı kararları.)

Kişisel değerlendirmem

Öncelikle para puan kullanılarak yapılan alışverişlerde, kullanılan para puanın katma değer vergisi matrahından düşülmemesinin ve indirim tutarı üzerinden vergi hesaplanmasının katma vergisinin teorisine, Katma Değer Vergisi Kanunu’na ve gerekçesine uygun olmadığını düşünüyorum. Bu uygulama aynı bedelden iki defa vergi hesaplanması, bir başka deyişle olmayan satış bedeli üzerinden vergi hesaplanması anlamına geliyor.

Çok basit bir ifadeyle katma değer vergisi nihai aşamada, milli gelirin tüketime ayrılan kısmının vergilendirilmesini esas alıyor. Para puan kullanılarak yapılan mal ve hizmet teslimlerinde indirim öncesi tutar üzerinden katma değer vergisi hesaplamak, katma değer vergisinin bu niteliğine uygun değil.

Yukarıda özetlediğim kararlardan birinde de yer alan, puan karşılığı uygulanan indirimlerin, bir iskonto olduğu, firmanın yarattığı katma değer vergisi içerisinde vergilenen promosyon malların müşterilere verilmesi sırasında katma değer vergisi hesaplanmasına gerek olmadığı yönündeki ifadeler bu açıdan önemli.

Öte yandan, bir mal yanında bir malın bedelsiz verilmesinde yaygın olarak yapılan uygulamanın mantığı para puan uygulamasında da geçerli. Gerçekte her iki uygulamada da bedelsiz bir işlem de söz konusu değil. Bir malın bedeli, bedelsiz verilen malın bedelini de içeriyor. 

Son olarak şunu ifade etmek isterim. İskontonun faturada gösterilmesi gerektiği yönündeki İdari görüşün gerekçesi, esasen bu uygulamada yerine geliyor. İndirim sonraki işlemlerde yapılmakla birlikte, faturada gösteriliyor, bütün alışverişlerle indirimlerin eşleştirilmesi ve izlenmesi de mümkün. Ayrıca, para puan uygulamalarında yapılan indirimlerin ticari teamüllere uygun olmadığını eleştirisi de yok.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Kanunun lafzı ve ruhu 18 Eylül 2024