Reel sektörden enflasyon düzeltmesine düzeltme talebi!

Abdullah TOLU
Abdullah TOLU Vergi Kurdu

Evet, enflasyon düzeltmesine ilişkin düzenlemenin de içinde bulunduğu Torba Yasa Teklifi geçtiğimiz hafta Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Söz konusu teklif olağanüstü bir durum olmaması halinde bugün Meclis Genel Kurulu’nda görüşülerek yasalaştırılacak! Genel Kurul’da yapılacak görüşmelerde en fazla tartışılacak konunun enflasyon düzeltmesine ilişkin düzenleme olması bekleniyor. Bu sadece Meclisin değil, reel sektöründe son günlerdeki en önemli gündemi.

Enflasyon düzeltmesi neden tartışmalı hale geldi?

Enflasyon düzeltmesini, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde reel sektöre yaratacağı vergi etkisi tartışmalı hale getirdi! Bu konu, son günlerde iş dünyası ve vergi kamuoyunun en önemli gündem maddesi haline geldi. Vergi etkisi, reel sektörün uzun süredir ısrarla talep ettiği enflasyon düzeltmesine bakış açısını değiştirdi. Reel sektör, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapılacak enflasyon düzeltmesi nedeniyle henüz satılmayan stokları ve diğer kıymetlerine ilişkin enflasyon düzeltme farkları üzerinden ilave peşin vergi ödemek istemiyor. Ki bu durumu hemen her platformda dile getirmeye de başladı.

Ne bekleniyordu, neyle karşılaşıldı?

Enflasyon düzeltmesinden beklenti; “mali tabloların uzun yıllar süren yüksek enflasyonun etkisinden arındırılması ve vergileme üzerindeki enflasyon kaynaklı olumsuzlukların giderilmesi, fiktif karlar üzerinden vergi ödenmemesi” şeklinde ifade edilebilir. Ancak, bu beklentiden öteye gidemedi, sahaya yansıyan tam da bunun aksi yönünde oldu. Reel sektör, 2023 hesap dönemi hariç 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapılacak enflasyon düzeltmesi nedeniyle ilave bir vergi yükü ile karşı karşıya kalacağının farkına vardı. Biraz geç oldu ama durum tam olarak böyle!

Yani, reel sektör, “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgur’dan olma” durumu ile karşı karşıya!

2023 hesap dönemi enflasyon düzeltmesi vergisiz yapılacak!

2023 hesap dönemi bilançoları, herhangi bir şarta bağlı olmaksızın enflasyon düzeltmesine tabi tutulacak, düzeltmeden kaynaklanan kâr/zarar farkı geçmiş yıllar kâr/zararı hesabında gösterilecek, bu şekilde tespit edilen geçmiş yıl kârı vergiye tabi tutulmayacak, geçmiş yıl zararı ise zarar olarak kabul edilmeyecek. Yani, 2023 hesap dönemi enflasyon düzeltmesi vergisiz yapılacak (VUK. Mad. Geçici 33). 2023 hesap dönemi enflasyon düzeltmesi zorunlu olup, mükelleflerin seçimlik hakkı bulunmuyor.

2024, 2025 ve 2026 hesap dönemleri enflasyon düzeltmesi vergi etkisi yaratıyor!

Enflasyon düzeltmesi 2024 ve izleyen yıllarda vergisel sonuç yaratacak! 2023 yılında yapılacak düzeltmenin aksine bu yılların gelir ve kurumlar vergisi matrahlarını etkileyecek. Diğer bir ifadeyle, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapılacak enflasyon düzeltmeleri nedeniyle ağırlıklı olarak ilave bir vergi ödenecek (VUK. Mad. Mük. 298/A)!

Vergi etkisini sadece biz değil, Maliye’de açıkladı!

Hazine ve Maliye Bakanlığı da, bilançolarda bu yıl sonunda devreye girmesi planlanan enflasyon muhasebesi sonucu oluşan kâr ya da zararın 2024 ve sonrasında vergi matrahını etkileyeceğini belirterek, bu dönemde enflasyon düzeltmesinin sektörler ve şirketlerde vergi matrahını artırıcı veya azaltıcı etkisi olabileceğini ifade etti.

Enflasyon düzeltmesi neden ilave vergiye neden oluyor? 

Enflasyon düzeltmesi;

1) Özkaynağı güçlü, parasal olmayan aktif varlığı daha düşük kalan işletmelerde gider yönlü - zarar artırıcı,

2) Parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, finansmanını borçlanma ile yapan, özkaynağı düşük işletmelerde (borçlu ve öz sermayesi zayıf) ise, gelir yönlü - kar artırıcı

bir etkiye neden oluyor.

Diğer bir bakış açısıyla, öz kaynağını ağırlıklı olarak;

- Parasal kıymetlerde tutan mükelleflerde ilave gider yazma (kar azaltıcı/zarar artırıcı),

- Parasal olmayan kıymetlerde tutan mükelleflerde ise ilave gelir yazma (kar artırıcı/zarar azaltıcı)

durumu ortaya çıkıyor.

2024 hesap dönemi ilk geçici vergi döneminden itibaren, düzeltme farkları vergi hesabında dikkate alınacağından, enflasyon düzeltmesi; özkaynağı güçlü, parasal olmayan aktif varlığı daha düşük olan işletmelerde zarar artırıcı sonuç doğuracak, vergi matrahları fark kadar azalacak. Buna karşılık parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, finansmanını borçlanma ile yapan, özkaynağı düşük işletmelerde ise, enflasyon düzeltmesi kar artırıcı sonuç doğuracak, vergi matrahlarını artıracak ve ilave vergi hesaplamaları gerekecek.

Peki, enflasyon düzeltmesi kime nasıl sonuç doğuruyordu?

Türkiye Bilançosuna göre, bankacılık ve finans sektörü dışındaki şirketler yani reel sektör, genel olarak borçlu ve öz kaynak yönünden zayıf bir durumda. Yani, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde enflasyon düzeltmesi, öz sermayesi güçlü bankacılık ve finans sektöründe gider (zarar) yönlü ; borçlu ve öz sermayesi zayıf finans dışı reel sektör şirketlerinde ise gelir (kar) yönlü bir etki yaratacak. Yani, bankacılık ve finans sektöründe vergi matrahları fark kadar azalacak, reel sektörde ise kara ilave sonuç doğuracak, matrahlarını artıracak ve ilave vergi hesaplamaları gerekecek. Bundan en fazla etkilenecek sektörler ise, gayrimenkul ve satış hızı düşük malları üreten, alıp satan yani stoka çalışanlar.

Maliye: bankacılık ve finans sektörü kapsam dışı bırakılabilir!

Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet ŞİMŞEK Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yaptığı konuşmada, bankacılık ve finans sektörünün enflasyon düzeltmesi düzenlemesinin kapsamı dışında bırakılabileceğini açıkladı.

Enflasyon düzeltmesi ile ilgili Torba Yasa Teklifi’ndeki düzenleme ne?

Torba Yasa Teklifi’nin 17. Maddesi ile, VUK’un geçici 33. Maddesine bir fıkra eklenerek, bankalar, 6361 sayılı Kanun kapsamındaki şirketler, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumlan ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketlerinin geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapacakları enflasyon düzeltmesi sonucu oluşacak kar veya zararların kurumlar vergisi matrahının  tespitinde dikkate alınmaması öngörülüyor. Yani, bankacılık ve finans sektörü enflasyon düzeltmesinin kapsamı dışında bırakılmıyor, aksine bu sektörün 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapacakları enflasyon düzeltmesinin bunların vergi matrahlarını etkilememesi sağlanıyor.

Eklenmesi öngörülen fıkra şu şekilde:

"Bankalar, 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanunu kapsamındaki şirketler, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketleri tarafından geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere 2024 ve 2025 hesap dönemlerinde yapılan enflasyon düzeltmesinden kaynaklanan kâr/zarar farla kazancın tespitinde dikkate alınmaz. Bu fıkra kapsamında belirlenen dönemleri geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere bir hesap dönemi kadar uzatmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir."

Maliye, 2024 yılında 93’ü banka olan finans sektöründe faaliyette bulunan 2.592 mükellefin yapacağı enflasyon düzeltmesinin yaklaşık 70 Milyar TL vergi etkisi olmasını bekliyor. Bunun Türkçesi tam olarak şöyle: 2024 hesap döneminde enflasyon düzeltmesi bankacılık ve finans sektöründe zarar etkisi yaratacağından, yapılan düzenlemeyle bu zararların kurumlar vergisi matrahını etkilememesi sağlanarak, bu sektörün 70 Milyar TL daha az vergi ödemeleri engellenmiş oluyor!

Maliye 1 taşla 2 kuş vurmuş oluyor!

Evet, Maliye, enflasyon düzeltmesiyle bir taşla 2 kuş vurmuş oluyor. Nasıl mı? Şöyle, Torba Yasa’daki düzenlemeyle 2024 yılında yapılacak enflasyon düzeltmesinin bankacılık ve finans sektöründe yaratacağı zarar etkisinin kurumlar vergisi matrahını etkilememesini sağlayarak, bu sektörün 2024 hesap döneminde 70 Milyar TL daha az kurular vergisi ödemesini engellerken, diğer taraftan da reel sektörden enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşacak kar/gelir nitelikli düzeltme farklarından vergi almak istiyor!

Peki, reel sektör enflasyon düzeltmesiyle ilgili ne talep ediyor?

Öz kaynakları düşük, yatırımlarını yeni borçla finanse eden reel sektör 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde henüz satılmayan/satılamayan stok ve diğer kıymetlerine ilişkin enflasyon düzeltmesi nedeniyle oluşacak farklar üzerinden ilave peşin vergi ödemek istemiyor. Bunun için, enflasyon düzeltmesinde düzeltme yapılmasını istiyor.

Reel sektörün talebi, en az 800 bin gelir vergisi mükellefi ve yine en az 1 milyon kurumlar vergisi mükellefinin enflasyon düzeltmesi yapacağı hususu da gözönünde tutularak,

1) Torba Yasa Teklifi ile bankacılık ve finans sektörü için öngörülen “enflasyon düzeltmesinin vergi matrahını etkilememesi” anlayışının tüm mükellefler yani kendileri için de uygulanması ve 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemleri için yapılacak enflasyon düzeltmesinin vergisiz olması,

2) Bu yapılamıyorsa, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemleri için yapılacak enflasyon düzeltmesinin zorunlu değil, ihtiyari hale getirilmesi.

Reel sektörün talebi oldukça makul ve bir o kadar da haklı! Çünkü, mali tabloların enflasyon düzeltmesiyle gerçek durumu yansıtır hale getirilmesiyle, bu tablolar üzerinden vergi alınması aynı şeyler değil.

Sonuç olarak;

Reel sektör, yaratacağı vergi etkisi nedeniyle bankacılık ve finans sektöründe olduğu gibi, 2024, 2025 ve 2026 hesap dönemlerinde yapılacak enflasyon düzeltmesinin vergisiz olmasını veya bu yapılamıyorsa bu hesap dönemlerinde yapılacak düzeltmenin zorunlu değil ihtiyari olmasını, bu kapsamda Genel Kurul’da yapılacak görüşmelerde Torba Yasa Teklifi’ndeki düzenlemede değişiklik yapılmasını talep ediyor.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar