"Piyasaların başı döndü, siyasetin de dönecek besbelli…"
Cuma gecesi yapılan değişikliklerin neticesini iki gün test ettik. BIST seanslarda üst üste gelirlerken sonra düzelir gibi oldu, tekrar bozuldu. CDS primleri tekrar 500'e yaklaştı. Diğer taraftan İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmamızla alakalı olarak oldukça sert eleştirilerin geldiğini görüyoruz.
Benim çok net anladığım şu: Erken seçim ateşi yakıldı ve çok geçmeden yeni bir kabine açıklanabilir. Belki de siz bu satırları okurken açıklanmış olacak. Ben de uçakta olduğum için yurda gelince öğreneceğim.
Peki, neden böyle diyorum? Mevcut Bakanların telaş içinde yeni projeler ve kampanyalar için hazırlık yaptıklarını görüyordum. Muhtemel bakanların isimleri konuşulmaya başlanırken, Maliye ve Hazine birimlerini tekrar müstakil bakanlıklara dönüştürmekten başlayan, eski ekonomi kurmaylarının göreve geri geleceğine kadar uzanan dedikoduların uçuştuğunu duyuyoruz.
Açıkçası Maliye ve Hazine’yi bilemem ama Ticaret Bakanlığı daha kuruluşunda kendisine haksızca yüklenmiş binlerce meseleyle uğraşırken zorlanıyor. Hem iç ticaret hem de dış ticarete bakmak kolay değil. Zaten iki fonksiyon birbirinden farklı hasletleri gerektiriyor. Bir de fiyat istikrarı ile ilgili çok önemli bir görevi var. Onu da bu yapısıyla istese bile icra edemiyor. Dolayısıyla "Sanayi ve Ticaret Bakanlığı" formuna tekrar geri dönülmesi, Dış Ticaret ve Gümrükler ile de ilgilenen müstakil bir bakanlık olması en doğru iş olacak. Buradan hareketle bilim ve teknolojiyi de bir Bakanlığa bağlamak yerine farklı bir başkanlıkla ele almak en doğrusu olacak.
"Artık pansuman olmaz, ameliyat lazım ama kim yapacak?"
Benden öneri bekleyen kurum ve kuruluşlara da şöyle bir kaç madde yazdım:
- Geçen yıl 2019 vergilerinde olduğu gibi 2020 yılının da vergilerini ötelemek hatta bazılarını affetmek
- Yeni bir kredi kampanyası açmak ama bu sefer ödeme planlarında çeşitli opsiyonlar sunarak kredi alacaklara seçenekler önermek, suni düşük faizlerle değil, kişi ve kurumların ihtiyacına göre tasarlamak.
- Kadınlara şiddet ve istismar ile ilgili sert bir Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi açıklamak, sözde değil özde destek vermek
- Vatandaşın tükettiği zorunlu mallar üzerindeki vergileri radikal şekilde indirmek, yandan değil candan şekilde mağduriyeti önlemek
Elbette bunlar yangını söndürmez ama yayılmasını durdurur. Bu önerilerin bazıları rasyonel müdahaleler olarak kabul edilse de, uygulanacağını sanmıyorum. Çünkü ortada bir sorun olduğunu bir türlü kabul etmiyoruz. İnşallah, iç siyasetteki darboğazı çözeriz ve daha fazla apansız gelişmelere maruz kalmayız.