Parti başladı
Geçtiğimiz hafta “Yılın Basın Lansmanı” olarak Gökçeada’da düzenlenen Renault Austral organizasyonunun ve “Yılın Tasarımı” kategorisinde de Kia EV9’un ödüllendirildiği Otomotiv Gazetecileri Derneği’ galasında asıl yıldız ise “yerli ve milli” markamız Togg idi.
OGD üyesi 63 otomotiv gazetecisinden toplamda 2630 puan alan Togg T10X, 9. kez düzenlenen “Türkiye’de Yılın Otomobili” yarışmasının 2024 birincisi olarak açıklandı. Kuruluşunun 6. yaşını kutlayan Togg, mobilite deneyimini tek bir uygulamada buluşturan “Trumore Dijital Deneyim Platformu”yla da OGD’nin Yılın İnovasyonu ödülüne layık görüldü.
İlk kez “kendi markamızı” ve Togg CEO’su Gürcan Karakaş’ın her zaman vurguladığı gibi “fikri mülkiyeti ülkemizde, özgünlüğü bizde, bizi bağımsız ve özel kılan konumdaki” bir modeli onurlandırabilmek, gerçekten gurur verici idi.
Türkiye otomotiv tedarik sanayinin tek temsilcisi TAYSAD’ın bu yıl “Dönüşüm” temasında düzenlenen 3. Tedarik Zinciri Konferansı’nda da bir sunum yapan Karakaş, “Fikir mülkiyeti sizde ise, çok hızlı hareket edebilir, çok hızlı ürün geliştirebilirsiniz.” derken, kullanıcı beklentilerinin gelişmesi ve bağlantılı teknolojilerle birlikte otomotivin farklı bir alana doğru gittiğinden bahsediyordu.
Konferansta söz alan TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Uysal, “Teknolojideki hızlı ilerleyiş iş yapış şekillerinden tedarik zinciri süreçlerine kadar sektörde köklü bir değişime yol açtı. Endüstri 4.0, yapay zekâ, büyük veri analitiği, IOT gibi yenilikler tedarik zincirinde daha önce hayal bile edemeyeceğimiz esneklik ve dirençlilik gibi imkanları bize sunuyor. Ancak küresel ticaret savaşları, pandemi gibi beklenmedik olaylar tedarik zincirlerinin ne kadar kırılgan olabileceğini bizlere gösterdi.” diyordu.
Tedarikçilerinin önemli bölümünü TAYSAD üyesi, TAYSAD’la beraber çalışmış ve bu ülkede teknoloji geliştirmiş şirketlerden seçen Togg, şirketleri küçük fakat fikirleri büyük Start-up’lara da değerlendirip, onlarla beraber ekosistemi yavaş yavaş oluşturmaya başlamış.
Küresel OEM’ler gibi her iş birimini kendi çatısı altına almak yerine, işbirlikleriyle büyümeye ve otomotivin değişimine “yetişme”ye çaba göstermek, farklı ve zekice bir vizyon olarak görünüyor.
Mobilitenin her alanına yatırım yapan Stellantis örneğinde ise; otomotiv yan sanayinin artık en önemli kolu olan yazılım alanında büyük bir ivme yakaladığını, küresel yazılım gelirlerini, artan marjlarla birlikte üç yılda 2,5 kat artırdığını görüyoruz. Bağlantılı otomobil parkını da gelir getirebilecek seviyeye 13,8 milyon araca çıkaran Stellantis, abonelik tabanlı ürün kullanıcıları 2023 yılında 5 milyona ulaştırırken, 94 milyonun üzerinde kablosuz güncelleme sunarak mevcut kullanıcıların ulaşım deneyimini geliştirdi. Bu yıl; STLA Brain, STLA SmartCockpit ve STLA AutoDrive gibi yeni nesil teknoloji platformlarını entegrasyona hazırlarken, Sanal Mühendislik Atölyesi gibi bulut tabanlı tasarım ve test araçlarıyla otomotiv yazılımlarını da dönüştüren Stellantis’in yazılım stratejisiyle 2035’te yıllık 20 milyar Euro gelir hedefi de bulunuyor.
Diğer yanda; Otomotiv Sanayi Derneği’nin (OSD) Mayıs ayı sonu verilerine göre traktör üretimiyle birlikte Türkiye toplam üretiminin 629 bin 449 adede yükselirken, yılın ilk 5 ayında, toplam otomotiv ihracatı 417.826 adet olarak gerçekleşmişti. Geçen yılın aynı dönemine göre 491.482 adede artan pazarın, “Ulusal Tip Onayı” olanlar hariç yeni GSR 2 normlarına uymayan araçların “derhal” satılma telaşıyla Haziran ayında Mayıs’ı da sollayarak 100 bin adedin çok üstünde tamamlanması bekleniyor. Çinli markalara ek yüzde 40 verginin devreye gireceği 8 Temmuz sabahına kadar, sektörün tarihi “rekor hafta”sı da, Temmuz ayının en hareketli günlerini oluşturacak. Bu arada ÖTV uygulanmayan “engelli” araçlarının “satamama süresi”nin 5’ten 10 yıla çıkması da, ayrıca muamelecilerdeki trafiği artırıyor…
Hem önceden sipariş edilmiş, hem de “yolda” denilerek gümrüklerden geçirilen son “fırsat” Çinlileri, Jaecoo, Chery, MG, SWM, Hongqi, Neta, Seres, Skywell ve Leapmotor, şaşırtıcı indirimli fiyatlarla müşterilerle buluşturulmaya çalışılıyor. Hatta; Türkiye’ye SHS Otomotiv, DFSK’nin yeni PHEV SUV modeli E5’i bile bu panayır ortamına yetiştirdi.
Bakalım bu kaostan kimler çıkabilecek?
Fakat, umarız, Çinlilere konulan bariyerler, endüstrimizin dönüşümünü yavaşlatmaz!