OSB’lerin gücü özgürlüğündeydi
Sanayi alanlarıyla ilgili çıkarılması planlanan yeni yasalar ve yönetmelikler, sanayicilerin en fazla şikâyetini dile getirdiği konular. Sanayinin kalbi Kocaeli bölgesinde hangi OSB’yi ziyaret ettiysem, sanayi parseli kiralama kısıtlamaları, denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi ve sanayicilerin ihtiyaç duyduğu alanların oluşturulması için daha esnek bir yaklaşım benimsenmesi gerektiği dile getiriliyor.
Sanayileşme sürecinin basit bir süreç olmadığını hepimiz biliyoruz. Yeni düzenlemeler, sanayicilerin iş yapma biçimlerini etkileyerek, kiralama süreçlerinde zorluk yaratıyor. Özellikle, Sanayi Bakanlığı tarafından getirilen kanun gereği, tahsis sahiplerinin fabrikalarını bir yıl boyunca kendi işletecek olmaları, yatırımcı güvenini sarsıyor ve tahsis iptallerine yol açabiliyor. Bu durum, küçük çaplı bir kaos yaratıyor ve sanayicilerin ihtiyaç duyduğu alanların oluşumunu zorlaştırıyor. Ayrıca, merkezi yönetim anlayışının artması, bürokrasiyi artırarak sanayicilerin iş yapma özgürlüğünü kısıtlayabilir.
Sanayide dört girişimci gurubu vardır. Bunlar; sanayide köklü, mülkiyetleri olan, üzerine inşaat ve yatırım yapabilen firmalar. Girişimcilik ekosisteminde Startup ile uzun yıllar bir firmada çalışmış, orada bir deneyim edinmiş, pazarı bilen, müşteriyi tanıyan, girişimci grup bir araya gelerek küçük sermayeyle bir tesis kuruyor. Bunun için de yer kiralıyorlar. Bir diğeri de Türkiye pazarını yakından tanımak, Türkiye’de bir pazar oluşturmak isteyen ama pazarı tanımak için önce kiralama yöntemiyle mülkiyet edinen ve gerekli pazar şartları oluştuktan sonra ülkeye yatırım yapabilen yabancı kişilerdir. Türkiye’nin yapısına has bir diğer girişimci grubu ise, uzun yıllardır şirket yöneten ama tüm sermayesini malına ve makine parkuruna yatıran, inşaat yatırımı ve alan yatırımı yapmak istemeyen girişimciler.
Girişimci gruplarının, OSB’leri kuran ve ayakta tutan kişiler olduğunu ve küstürmememiz gerektiğini biliyoruz. Bu nedenle OSB’lerin bir takım çevresel kuralları var. Yeni kanunla birlikte iskânı bir gün önce almış olan kiraya verebiliyor. Oysaki iskân alamamış olan yatırımcı kiraya veremiyor, sanayiciyi zora sokuyor.
OSB’lerin gücü özgürlüğündeydi yani özelliğindeydi. Yerinde karar alabilen, tek durak ofis anlayışıyla çalışan, çok hızlı inisiyatif alabilen, yönetim kurumu sanayici tarafından seçilmiş, yönetim kurumunun da onları yönettiği örnek bir sistemdi. Bu sistemi çok fazla merkezileştirmek açıkçası yasanın doğasına ket vurmaktadır. Sanayiden kaynaklı, bakanlığın üzerinde bürokrasi yükü olacak. Sanayici işini OSB yönetimi ile değil, bakanlık ile çözmeye çalışacak. OSB’lerin amacı yatırım iklimini güvenli kılmak, yatırım atmosferini daha feasible, daha öngörülebilir kılmak.
Kocaeli ve İstanbul gibi büyük şehirlerde bu durum daha az hissedilse de kanaatimce Anadolu’da sanayicilerin yatırım yapma isteği olumsuz etkilenecektir. Yeni yönetmeliğin usul ve esasları hazırlanırken yukarıda yazmış olduğum sanayicilerin görüşleri doğrultusunda hazırlanmasını temenni ediyoruz.