OSB’ler yapay zekâyı keşfediyor
Sanayinin gelişmesinde, organize alanlarda yeşermesinde önemli rolü alan Organize Sanayi Bölgeleri yapay zekâyı keşifte… Türkiye’nin dört bir yanında sanayi bölgelerinde yaptığım gözlem; karma OSB’lerin gelişme ihtiyacına işaret ederken OSB’ler yapay zekâya yer açıyor.
Bunun en son örneğini; Balıkesir Organize Sanayi Bölgesi (BALOSB) Başkan Vekili Hüseyin Bekki anlattı bize. Genişleme sürecinde yeni şirketleri, dünyanın teknoloji devlerinden seçme gayretinde olduklarını söylüyordu. Teknolojik gelişmelerle nefes alacak alan oluşturma uğraşıdır bu.
KARMA OSB İHTİYACI
Organize sanayi bölgeleri; kentlerin sanayi tesislerini bir araya getirir. Ulaşım, enerji, yakıt, su, endüstriyel atıksu arıtma tesisi, hammadde gibi altyapı ve gereksinmeleriyle ilgili kolaylıkları bir arada bulundurur. Sanayinin çevreye olumsuz etkilerini en aza indirmeye çalışır.
Şimdilerde gördüğüm bir değişim ve dönüşüm ihtiyacının had safhaya çıktığıdır. Gelişme ihtiyacı artık kapıya dayanmış durumda. Sanayiciler hem teknolojik dönüşümü görüyor hem de dışında kalmak istemiyor. Dünyadaki değişimi yakalayabilmek adına dönüşümün yollarını arıyor.
İKİ SORU İKİ CEVAP
Nitelikli atılım ihtiyacı neden baş gösteriyor?
Mevcut ekonomik koşullar şirketlerin var olabilmesi için artık nitelikli atılım yapmalarını zorunlu kılıyor. Ne maliyetle başa çıkabilir durumdalar ne de rekabet koşulları ile…
OSB’ler nasıl atılım yapabilir?
Yapmaya başladılar bile. Önlerinde engeller olmasına rağmen var olabilmek için mevcut kozalarından çıkarak katma değeri artırıyorlar.
NOT
SORUN OLMADAN KIPIRDAMIYORUZ
Başımıza bir iş gelmeden katma değeri keşfe çıkmıyoruz. “Zaten mevcut bir müşterim var. Yeteri kadar da üretiyorum. Mevcut düzen korunsun” açmazından bizi çıkaran problemler oluyor. Şimdi maliyetler arttı. Kur demir atmış bir limanda bekliyor. İhracatçı sanayiciler çözüm arayışında.
“Nasıl katma değerimi artırırım?” sorularını daha fazla duyuyoruz. Duymaya da devam edeceğiz. Arkadan kaplan kovalamadıkça yol alamayan, çare üretemeyen bu anlayışın riskli tarafı, öngörülemeyen maliyetlerin olağanüstü artabiliyor olmasıdır.
Hazreti Nuh gemilerini, yağmurlar başlamadan önce yapmıştı. Biz ise tufan günü, tersane kuracak arazi arayışına çıkabiliyoruz ancak. Misal karbon ayak izi neredeyse yeni ekonomik modellerin temel argümanı haline gelmişse, hala bu konuda harekete geçmeyenlerimize ne demeli?
Uyarım şudur; hanenizi, işyerinizi, fabrikanızı, kurumunuzu, gelmekte olan yeni ekonomik anlayışların bakışıyla gözden geçirmenizdir. Göreceğiniz; ne çok korunası, ne çok düzeltilesi, ne çok terk edilesi ve ne çok icat edilesi işler olacağıdır.