Markaların iletişim kampanyasının çarpan etkisini artırmak için başka markalarla ortak projeler yapması sıklıkla tanık olduğumuz bir yaklaşım. Bazı durumlarda marka işbirlikleri her iki kuruluşa da katkıda bulunur. Bazen de iki marka arasında etkin bir sinerji oluşmaz. Kampanya bittikten sonra, işbirliği de unutulur. Dünya Türk Kahvesi Günü kapsamında 6 Aralık 2021 tarihinde, Rahmi M Koç Müzesi’nde basın tanıtımı yapılan Telve Kafe başarılı örneklerden birisi olmuş. Arçelik ekibi stratejik, ölçeklenebilir ve yaygınlaştırılabilir bir projeye imza atmış.

Sadece İstanbul’un değil, Türkiye’nin en değerli müzelerinden biri olan Rahmi M. Koç Müzesi’nin tarihi mekânında yer alan Telve Kafe, Arçelik markası için mükemmel bir deneyim pazarlaması ortamı sunuyor.  Gelenekle, teknolojiyi birleştiriyor Özgün bir öyküyü sahipleniyor. Telve Kafe, 500 yılı aşkın bir süredir coğrafyamızın bir parçası olan kahve kültürümüze sahip çıkıyor. Telve Kafe’de Türk kahvesinin öyküsünün yanı sıra, Telve’nin tasarım ve gelişim süreçleri sergileniyor.

Ritüeli teknolojiyle birleştirmek

70’e yakın ülkede kullanılan Arçelik Telve, Türk Kahvesi’ne standart getiren bir ürün oldu. Makine, kahvenin aynı köpük kalitesinde ve lezzette hazırlanıp, içilebilmesine olanak sağlıyor. Bu da doğal olarak kahve deneyiminin kalitesini artırıyor.

Rahmi M. Koç Müzesi Telve Kafe açılışında Arçelik Endüstriyel Tasarım Direktörü Serdal Korkut Avcı, Rahmi M. Koç Müze Müdürü Mine Sofuoğlu ve Koku Uzmanı Vedat Ozan’ın katılımıyla düzenlenen Türk Kahvesi Sohbeti’nde de bu noktalar üzerinde duruldu.

Arçelik Endüstriyel Tasarım Direktörü Serdal Korkut Avcı 30 yıllık geçmişe sahip köklü Arçelik AR-GE’sinin desteğiyle, “2002’de bir ritüeli teknolojiye çevirmek ve onu da duygusal bir formda sunabilmek” amacıyla yola çıktıklarını anlattı. Avcı, markanın özün şu cümleyle tanımladı: “Bu çalışmalar sonucunda, cezvede pişirilen kahve lezzetinde, bol köpüklü, tek tuşla Türk kahvesini pişirecek Telve doğdu…”

Rahmi M. Koç Müzesi Genel Müdürü Mina Sofuoğlu iş birliğinin çok kıymetli olduğunu vurgulayarak şu yorumu yaptı: “Nesillerdir devam eden kahve geleneğinin yanında bir sanayi müzesi olarak kahve makinelerinin yıllar içinde kat ettiği mesafeyi de ziyaretçilerimizle buluşturuyoruz. Bununla birlikte müzemizin merkezinde, ana sergileme alanımızda bulunan Telve Kafe de yaşayan bir alan. Burada ziyaretçilerimizin bazen bir yorgunluk, bazen de keyif kahvesi içtiğini görmek bizi mutlu ediyor”

Sosyal girişimcilik eko-sistemi büyümeli

Yaşamı boyunca ülkemize değer katmak ve çalıştığı insanlara umut olmak için emek veren Kale Grubu’nun kurucusu İbrahim Bodur’un vefatının ardından, onun anısını ve değerlerini yaşatmak amacıyla hayata geçirilen İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı 5’inci yılına erişti.

Bu yıl ‘Değer kat hayata, iyi bak dünyana’ mottosuyla gerçekleştirilen İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı’nın kazananları, 2 Aralık Perşembe akşamı The Seed’te düzenlenen törende açıklandı. Kale Grubu Başkanı ve CEO’su Zeynep Bodur Okyay, ödül töreninden önce düzenlediği basın toplantısında, projeyi şu cümlelerle özetledi: “İlk yılından bugüne başvuru sayısı tam 3 katına çıkan program, bugün Türkiye sosyal girişimcilik ekosisteminin en önemli taşıyıcı güçlerinden biri konumunda. Bugün kendisine verilenlerle yetinmeyerek daha iyi bir dünyada yaşamak isteyen, geleceği şekillendirmeye soyunan çoğu da genç olan bu insanlara ilham vermek, yürüdükleri yolda ellerinden tutup cesaretlendirmek, toplumda görünür olmalarını sağlamak için bir maratona çıktık. Henüz ilk yüz metreleri koşuyoruz, ama gördüğümüz büyük ilgi bize cesaret veriyor. Ödül programımızı geliştirmek ve daha fazla sosyal girişimciye erişebilmek istiyoruz” dedi.

Zeynep Bodur Okyay, iklim değişikliği ve diğer küresel sorunlardan en çok etkilenenler arasında yer alan gençlerin aksiyona geçtiklerine dikkat çekerek, bu yıl ödül programına gelen 317 başvurunun 178’inin Gençlik kategorisi altında değerlendirildiğini sözlerine ekledi.

Sosyal girişimcilere ‘can suyu’

Erken Aşama, İleri Aşama ve İş birliği kategorilerinde birinci olan ve Seçici Kurul Özel Ödülü’nü almaya hak kazanan sosyal girişimcilere 50 bin liralık para ödülü takdim edildi. Ayrıca Türkiye’nin ilk çağdaş seramik sanatçısı Füreya Koral’ın öğrencilerinden seramik sanatçısı M. Tüzüm Kızılcan’ın imzasını taşıyan seramik tohum heykeli hediye edildi.

Kazanan projeler:

- Erken Aşama Kategorisi- NİVOGO

Arnas Akbaş ve Ali Cem Yücebağ tarafından Şubat 2021’de kurulan Nivogo, moda endüstrisinin bir sebepten (müşteri iadesi, defolu ürün, üretim hatası, teşhir vb.) satıştan çekerek atıklaştırdığı ürünleri, onlar adına yenileyerek, tekrar ‘satılabilir’ hale getiren ve bu ürünlerin satışını kendi satış kanallarında veya marka ortaklarının uygun gördüğü yerlerde gerçekleştiren bir sosyal girişim. Yarattığı ‘atıksız moda sistemi’ sayesinde her yıl imha edilen veya depolarda çürütülen milyonlarca ürünü tekrar ekonomiye kazandırmayı hedefleyen Nivogo, henüz çok yeni bir girişim olmasına rağmen, bugün aylık 60.000’e yakın ürünü süreçlerinden geçirerek atık olmaktan kurtarıyor.

- İleri Aşama Kategorisi – ERİŞİLEBİLİR HER ŞEY

Kurucu ortakları arasında Hale Yıldız, Seben Ayşe Dayı, Serim Berke Yarar’ın yer aldığı Erişilebilir Her Şey, 2019 yılından bu yana engellenen bireylerin topluma eşit katılımını desteklemek için kurumlara erişilebilirlik danışmanlığı sunuyor ve kurumların hem fiziksel hem de iletişimsel olarak daha kapsayıcı olmalarını destekliyor. Erişilebilirliği 360 derece ele alan ve engellenen bireylerin doğrudan katılımının sağlayan katılımcı bir süreç ile istihdamdan kültür sanata kadar farklı alanlarda danışmanlık süreçleri ilerletiliyor. Kurumların yanı sıra toplumsal algıda da bir değişim yaratma hedefiyle sosyal medya hesapları engellilik hakkında bir bilgi ve farkındalık kanalı olarak kullanılıyor.

- İş Birliği Kategorisi- FAZLA GIDA & GIDA KURTARMA DERNEĞİ

Olcay Silahlı tarafından kurulan Fazla Gıda, partnerlerinin gıda atığı kaynaklı karbon salımını yüzde 50 oranında azaltmayı amaçlayan teknoloji tabanlı bir sosyal girişim. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), MIT Solve, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) gibi küresel kurumlar tarafından da desteklenen Fazla Gıda, bugüne kadar 19.000 ton gıdayı kurtarırken 63.000 ton karbon salımı ve 72.000.000.000 litre su kaybının önüne geçti. 2017’den bu yana Gıda Kurtarma Derneği ile hükümet, özel sektör ve kamu nezdinde yürüttüğü farklı ajanda ve projelerle; gıda bağışına yönelik vergi indirimin artması, ayda 1 milyondan fazla ihtiyaç sahibine düzenli bağışın gerçekleştirilmesine öncülük ederek, sürdürülebilir gıda sistemlerinin yaratılmasına katkı sağladı.

- Seçici Kurul Özel Ödülü-KADINLARIN ELİNDEN

2018 yılında Sabancı Üniversitesi öğrencileri Mustafa Alp Dumrul, Hande Dumrul ve Muzaffer Alperen Önal tarafından kurulan Kadınların Elinden, Anadolu’daki kadın üreticilerin doğal ve organik ürünlerini büyük pazarlarla buluşturan bir sosyal girişim. Bugüne kadar 400’e yakın kadın üreticinin sesi olarak, Türkiye’deki kadın kooperatiflerinin en büyük platformu haline geldi. Sadece kadın kooperatifleriyle çalışan Kadınların Elinden, aktif olarak Türkiye’nin her yerine birçok fiziksel ve online platformdan hizmet veriyor. Girişimin amacı, sürekli destekledikleri kadın üretici ortaklarıyla çıktıkları bu yolda, doğal gıda denilince akla gelen ilk marka olmak.

- Kadın futbolunda yeni bir dönem başlıyor

Dünyada kadın futbol takımları hızla yükseliyor, bu doğal olarak daha çok genç kadın oyuncunun futbola ilgi duymasına neden oluyor. Ülkemizde de son dönemde benzer bir trend gözlemleniyor.

Kadına Şiddetle Mücadele kapsamında ezeli rakipler  Galatasaray ve Fenerbahçe’nin bu yıl kurdukları kadın futbol takımları, kadına şiddete yönelik karşı farkındalık oluşturmak amacıyla, Coca-Cola’nın katkılarıyla 7 Aralık 2021 Salı akşamı saat 19:00’da Ali Sami Yen Spor Kompleksi Nef Stadyumu’nda bir dostluk maçı yaptılar.

Kadın futbolunun ilk derbisinde iki takımın oyuncuları, üzerinde “Kadına şiddete son diyoruz” ifadesinin bulunduğu pankartlarla sahaya çıktı.

Maç öncesinde saha içinde karışık olarak basın mensuplarına poz veren Galatasaray ve Fenerbahçeli futbolcular, daha sonra tribünleri gezerek sarı-kırmızılı taraftarları selamladı.Takımlar arasındaki ikinci maç, 2022 yılında belirlenecek bir günde Ülker Stadı’nda yapılacak.

- İstanbul’a şık bir armağan

Yirminci yüzyılda, kitle turizminin gelişmesi ve turistlerin evlerine dönerken o ülkeyi hatırlatacak parçalar alma isteği, hediyelik eşya sektörün doğmasına neden oldu. Bazı ülkeler bu alanda tasarımda öne çıktı. Maliyetlerin düşük tutulabilmesi içinse üretim emeğin ucuz olduğu bölgelere kaydı. Kalitesiz ürünler her yere yayıldı.

Türkiye’de son dönemde, müzelerimiz ve Paşabahçe gibi kurumlarımız Türk kültürünü ön plana çıkaran, geleneği geleceğe taşıyan harika işlere imza atıyorlar. Geçtiğimiz hafta Karaca ve Çırağan Sarayı birlikte özel bir koleksiyonu tanıttılar. Karaca’nın tasarım ekipleri Osmanlı sanatının önemli figürlerinden biri olan tavus kuşu ve lale motiflerini kullanarak Çırağan Sarayı için çok şık bir eser yaratmış.

Çırağan Sarayı’nın online alışveriş sitesi ve Çırağan Palace Shop’ta satılacak ürünler, ziyaretçilerle birlikte dünyanın dört bir yanında ülkemizi temsil edecek ve olumlu anılar taşıyacaklar.