Conrad İstanbul 32. yaşını yeniliklerle kutluyor
1992 yılında hizmete giren Conrad Istanbul Bosphorus, Avrupa’da bulunan dört Conrad otelinden biri ve Türkiye’de ilk ve tek olma özelliğini taşıyor. Son dönemde, tümüyle yenilenmekte olan tesiste, Conrad Istanbul Bosphorus Genel Müdürü Todori Kalamaris’le biraraya geldik. 2004 yılında Genel Müdür Asistanı olarak göreve başladığı Conrad Istanbul Bosphorus’a, başarılı kariyerinin ardından 2022 yılında Genel Müdür olarak geri dönen Kalamaris sorularımızı yanıtladı.
Birmingham Üniversitesi’nden Konaklama İşletmeciliği ve Yönetimi üzerine İşletme Lisansı (BBA) eğitimini tamamlayan Todori Kalamaris, sırasıyla Hilton İstanbul Parksa, Hilton İzmir, Hilton Bakü’ de çalıştı. Conrad Dubai’ de dört yıl başarıyla yürüttüğü Genel Müdür pozisyonunun ardından İstanbul’a geldi.
Conrad Istanbul Bosphorus büyük bir şehir oteli. Nasıl yönetiyorsunuz?
Beşiktaş’ta “Dünyayı Gören Nokta” anlamına gelen Cihannüma mahallesinde otelimiz, bu isme yakışır şekilde, özgün mimarisinden doğan 270 derecelik boğaz manzarası ile şehrin simgesi haline gelen yapılarından biri.
Kurucusu Conrad Hilton’un misyon edindiği misafirperverlik ilkesi, 32 yıldır Conrad Istanbul Bosphorus’un en önem verdiği değerlerin başında yer alıyor. Çalışanlarının her konukla yakından ilgilendiği, içten ve güler yüzle sundukları hizmet anlayışıyla birlikte ‘Conrad Misafirperverliği’ başarımızın odak noktasında yer alıyor.
Kaç odanız var?
76 süit ve misafirlerin her türlü ihtiyacı göz önüne alınarak hazırlanan toplamda 553 misafir odamız var. Lüksü ve kaliteyi her zaman ön planda tutuyoruz. 218 m2’lik bir alana sahip Kral Dairesi, Conrad İstanbul Bosphorus’un en büyük, en prestijli süitidir. Yüzüklerin Efendisi’nde oynayan Viggo Mortensen, Örümcek Adam’daki Kirsten Dunst, ve ünlü rock grupları Metallica ve Scorpions’a ek olarak bu suitte, Amerika Başkanı Obama, Hillary Clinton, Madonna, Rusya Devlet Başkanı Viladamir Putin gibi VIP isimler konakladı.
Oteldeki sanat eserleri dikkat çekiyor...
Otelimizin mülk sahibi Aksoy Ailesi, çağdaş ve zamanın ötesindeki mimarisiyle öne çıkan Conrad’ın lobisinden her bir odasına kadar kültür ve sanata olan bağlılığımızı yansıtmaya çalışıyor. Hem sanat koleksiyonumuzda hem de Türk sanat tarihinde çok değerli bir yere sahip, özenle seçilen 100 adet Hüseyin Avni Lifij eserini sanatseverlerle buluşturuyoruz.
-
Meşrutiyet döneminin en önemli ressamlarından olan Lifij’in retrospektif niteliği taşıyan bu kıymetli eserlerini ve Halil Paşa’nın en değerli eserlerinden birini, Conrad İstanbul Bosphorus gibi her dönem güncel kalabilen bir mimarinin içinde sergilemekten de ayrıca onur duyuyoruz. Koleksiyonumuzun orijinalleri Sakıp Sabancı Müzesi’nde sergilenmektedir.
Otelde ne gibi değişiklikler var?
Öncelikle, otelin tüm camlarını ses geçirmeyen camlarla değiştirilererek ses yalıtımını daha da mükemmel bir hale getirdik. Odalardaki halılar, koltuklar, perdeler ve zemin döşemeleri yenileniyor. TV ve ses sistemleri de öyle.
Eylül ayında “Chophouse”(et restoranı) konseptiyle birlikte iddialı bir et menüsü de olacak menü ile açılacak olan İtalyan Restaurant’ımız açılacak. Onun için hummalı bir biçimde çalışıyoruz.
Sürdürülebilirlik programlarınız ne durumda?
Türkiye’nin ilk sürdürülebilir turizm sertifikasına sahip otellerinden biriyiz. Doğayı koruma bilinci yüksek bir marka olarak her zaman sürdürülebilir çevre ve gönüllü toplumsal projelerde yer aldık.
2030 yılına kadar karbon ayak izimizi yarı yarıya azaltmayı ve sosyal sorumluluk alanındaki gönüllülük aktivitelerini iki katına çıkarmayı hedefliyoruz. Aynı zamanda enerji ve su tasarrufu konusuna da büyük önem veriyoruz.
Ev sahipliği yaptığımız toplantıların ve etkinliklerin tüm karbon ayak izini hesaplayarak, Clime Co iş birliği ile karbon kredisi alıyor ve yaratılan karbon ayak izini sıfırlıyoruz.
Plastik kullanımımızı en aza indirmek için tüm atıkları ayrıştırıyoruz, Gri Su Sistemi ile su tasarrufu sağlıyoruz. Geri dönüşümlü ürünler kullanmaya dikkat ediyoruz. 2030 yılı hedeflerimiz için özverili bir şekilde çalışıyoruz.
Ramazan için özel bir sürdürülebilirlik projesi başlattınız...
Bu yıl Hilton Grubu’nun Ramazan ayıyla birlikte globalde başlattığı, gıda israfını en aza indirmek ve sürdürülebilirliği teşvik etmek için hayata geçirdiği “Green Ramadan” programını uygulamaya başlayan altı otelden biri olduk.
UNEP (Birleşmiş Milletler Çevre Programı) ve Winnow (Ticari Gıda Atığı İçin Akıllı Mutfak Teknolojisi) iş birliği ile tasarlanan “Green Ramadan” sürdürülebilir gastronomi programı ile Conrad Istanbul Bosphorus, Ramazan ayında israfı en aza indirmek, yerel kaynaklara ve sıfır atık kavramına dair farkındalığı artırmak amacıyla önlemler alıyor. Programın ilk adımı olarak; tedariğinin yaklaşık yüzde otuzluk kısmını yerel kaynaklardan sağlıyor. Mutfak, servis ve menü değişiklikleri ile gıda israfını minimuma indirmek için birçok önlem alıyor.
Executive Chef’imiz Selim Ay, Türk mutfağı ile uluslararası lezzetleri harmanlayarak oluşturduğu menüleri sunmayı hedefliyor. Mevsimine göre malzeme kullanarak mevsiminsel olarak değişecek menülerle, sürekli olarak yeni ve heyecan verici lezzetler sunmayı amaçlıyor. Ayrıca, yerel üreticilerle daha kapsamlı iş birlikleri yaparak yerel kaynak kullanımını genişletmek ve sürdürülebilirlik ilkelerini mutfak operasyonlarının her aşamasında benimseyerek, sıfır atık prensibi oluşturmak öncelikli hedefleri arasında yer alıyor.
30 yılda hangi ödülleri kazandınız?
Dünya Seyahat Ödüllerinde 10 senedir farklı kategorilerde ödüller aldık. son 5 yıldır “Türkiye’nin Önde Gelen Konferans Oteli”, “Türkiye’nin Önde Gelen İş Oteli” ve “Avrupa’nın Önde Gelen Şehir Oteli” seçildik. Geçtiğimiz yıl Condé Nast Traveler’ın, milyonlarca okuyucusunun görüşleriyle belirlenen ‘2023 Dünyanın En İyi Otelleri Listesinde Conrad Istanbul Bosphorus Türkiye’nin En İyi 10 Oteli arasında seçildi.
Türk Eğitim Vakfı’na 107 bin genç başvurdu. Kaynak az, seçim yapmak zor
56 yıl önce 205 iş insanı, öğretim üyesi ve aydın vatandaşlarımız tarafından, eğitimin yaygınlaşması amacıyla merhum Vehbi Koç'un önderliğinde kurulan Türk Eğitim Vakfı, bugüne dek 284 bin yurt içi ve iki bini aşkın yurt dışı burs imkanıyla yüzbinlerce gence destek verdi. Böylece, ülkemizin sosyal ve ekonomik yaşamına büyük katkı sağladı. 32 eğitim tesisi ve ikisi yapım aşamasında olan beş kız öğrenci yurdu ile eğitime her yönden destek vermeyi sürdürüyor.
Her yıl TEV’e gelen burs başvuru sayısı artıyor, ancak kısıtlı kaynaklar nedeniyle vakıf yönetimi belirli sayıdaki genci seçmek zorunda kalıyor. Türk Eğitim Vakfı Genel Müdürü Banu Taşkın’ın verdiği bilgiye göre, 2023-2024 Eğitim Öğretim Yılı için 107 binden fazla öğrenci burs başvurusunda bulundu. Kuruluş, elindeki kaynakla sadece 5 bin öğrenciye burs verilebildi.
TEV’in daha fazla sayıda burs imkanı sağlamak için daha fazla kaynağa ihtiyacı var. TEV yönetimi yeni bağışçılara ulaşmak amacıyla “Seçmeyelim” isimli bir iletişim projesi başlattı. Kamuoyunun aday belirlerken seçim yapmanın ne kadar zor olduğunu hissetmesini istediklerini ifade eden Türk Eğitim Vakfı Genel Müdürü Banu Taşkın, “Başarılı öğrenciler arasından seçim yapmak çok zor. Beş öğrenciden en az üç tanesi eğitimlerini yarıda bırakma tehlikesiyle ile karşı karşıya kalıyor. Oysa başarılı öğrenciler, pırıl pırıl gençler okumak istiyor. Biz artık seçim yapmak zorunda kalmak istemiyoruz. Başarılı öğrenciler arasından seçmeyelim, hepsini okutabilelim istiyoruz. Bu noktada da daha fazla destekçiye, düzenli bağışçıya ihtiyacımız var” diyor.