Ne uğruna?
✔ Enflasyon bildiğiniz gibi... Yıllık artış TÜFE'de yüzde 70'i buldu, Yİ-ÜFE'de yüzde 121'i de aştı.
✔ Eğilim yıl sonuna kadar böyle. Belki artış hızı yavaşlayacak ama yıllık oranların yönü aralıktan önce aşağı dönmeyecek.
Basit bir ilaç geliştirilirken bile uzun süren araştırmalar yapılır, sonra da onlarca deney ve test... İlaca, işe yarar olduğu kanıtlandıktan ve yan etkileri en ince ayrıntısına kadar belirlendikten sonra onay verilir. İlaç artık piyasaya sürülebilir hale gelmiştir.
Peki bir ilaç, yan etkileri yararından daha fazla olduğu biline biline, göz göre göre kullanıma sunulur mu?
Konu Türkiye ekonomisi ise sunulur!
Türkiye gibi koskoca bir ülke yarar sağlamayacağı en baştan belli olan, bilinen, kanıtlanmış yanlış bir ekonomik tercihe niye sürüklenir?
Hala yanıt bulunamayan, en azından benim bulamadığım soru budur! Faiz indirme adımının “faiz düşünce enflasyon da düşecek” tezine dayanılarak atıldığını; böylesine basit, böylesine yalın ve kanıtlanmış bir konuda böyle bir hata yapılabileceğini düşünmek...
Bana hiç inandırıcı gelmiyor.
Ekonomi yönetimleri elbette hata yapabilir.
Ama bu kadar basit değil!
Daha önce de yazmıştım, sanki şöyle düşünüldü:
“Enflasyonu 2021’in sonuna doğru bir süre kontrollü olarak yükseltelim, 2022'den itibaren ise yine kontrollü olarak düşürelim, böylece seçime giderken enflasyonla mücadelede başarı elde etmiş görünelim.”
Ama işte o kontrol bir türlü sağlanamadı ve ipin ucu kaçırıldı. Artık geri dönüş çok ama çok zor.
NEREDEN NEREYE...
Son bir yılda nereden nereye geldiğimizi, daha doğrusu savrulduğumuzu görmek çok kolay.
Aslında son bir yıl bile değil, faiz indiriminin başlatıldığı eylüldeki duruma bakmak bile yeter.
Bugünkü felaketin tohumları eylülde atıldı. Üstelik o tohumlar öylesine güçlü ki, felaket şimdiki düzeyi de aşacak ve büyümeye devam edecek.
Türkiye’de ekonomi felaket gidiyor, enflasyon tırmanıyor; ama bunlardan daha kötüsü beklentilerin inanılmaz ölçüde bozulmuş olması.
Çok küçük bir azınlık ve gözü kulağı kapalı kesim dışında kimse ekonominin kısa vadede düzeleceğini, bir iyiye gidiş olacağını, hele hele enflasyonun gerileyeceğini düşünmüyor. Bu inanç tümüyle yitirildi.
Vatandaşın inancının yok olmasından daha kötü ne var ki!
DALGA DALGA YAYILACAK
Bataklığı kurutmadan sivrisineklerle mücadele etmek pek işe yaramıyormuş değil mi...
Temel gıda maddelerinde KDV indirimi yapıldı, diğer ürünler için de benzer adım atıldı. Bunlar, yalnızca bir aylık, geçici ve çok sınırlı iyileşmeler sağlayabilirdi ve nitekim öyle oldu.
Bu indirimler ne vatandaşın yükünü kayda değer ölçüde hafifletti, ne de enflasyonun düşmesi yönünde bir katkı verdi. Sonuçta olan Maliye’ye oldu, vergi gelirleri düştü.
Hala bataklığa yönelmeden “önlem görünümlü söylemlerle” bu sorunun üstesinden gelinebileceğini düşünenler var. Onların bir anlamda önlem diye sundukları da malum baz etkisi.
Aralık ayı geldi mi geçen aralıktaki düzeyin altında bir oranda kalınacak, ki bu gayet normal, o zaman da yıllık oran düşecek. Bu muhtemelen ocakta da olacak.
Biz de bu durum karşısında “Aman ne güzel, enflasyon düşüyor” diye mutlu mu olacağız yani...
Ya fiyatların o aylarda ulaşmış olduğu düzey...
Ya yaşam maliyeti...
Herhangi bir ürünün fiyatını yüzde 100 artırıp 10’dan 20’ye çıkar, sonra fiyat uzun süre 20 düzeyinde kalsın ve bunun adına istikrar de! Artış olmaması da bir istikrar tamam ama o ürünü uzun süre 10 liraya, 11 liraya tüketmek ve arada çok az oranda artış yaşamak varken 20’de sağlanacak istikrar çok mu anlamlı?
Yapılmaya çalışılan bu!
“Bakın 20’de nasıl istikrar sağladık, artık pek artış yaşanmıyor...”
Kaldı ki fiyatları öyle 20’ye çıkarıp orada yatay tutmak da pek mümkün olmayacak. Üretici fiyatlarındaki artış yüzde 122’yi buldu. Üretici-tüketici kıyaslamasını yaparak artış oranlarının mutlaka eşitlenmesi beklemek doğru değil tamam ama bir yansıma yaşanacağı da ortada.
Tarım ürünlerindeki fiyat artışı da aynı şekilde çok hızlı.
Yaz ayları geldiğinde umulan ölçüde bir fiyat gerilemesi yaşanması çok zor.
Tüketici fiyatlarına dalga dalga yeni yansımalar olacak ve döviz ile enerji ve gıda maddelerinden kaynaklanacak uluslararası etkilerle oran daha da yukarı gidecek.