Ne güzel yükseliyorduk nerden çıktı Fed
Piyasalar için yılın son önemli sorusu çarşamba günü itibarıyla cevabını buldu. Fed’den beklenen faiz kararı 25 baz puanlık bir indirim olarak terminallere yansıdı ama esas olay, Fed’in bundan sonra faiz indirimlerinde daha yavaş ilerleyeceğini açıklaması oldu. Bu haber piyasaların keyfini kaçırdı. Noel baba rallisi ve pozitif yıl kapanışı beklentisi, Fed’in şahin metniyle rafa kalkmış görünüyor. 2025 için beklentilerde yapılan değişiklikler, hem daha yüksek faiz hem de enflasyon oranlarına işaret ediyor. Doğal olarak, riskli varlıklarda sert satışlar görüldü.
Piyasalar kırmızıya büründü
ABD borsaları karar ve Başkan Powell’ın açıklamaları sonrası adeta kırmızıya boyandı. S&P500 yüzde 2.95, Dow Jones yüzde 2.6, Nasdaq ise yüzde 3.6 oranında geriledi. Altın yüzde 2 değer kaybederken, dijital altın olarak nitelendirilen Bitcoin ise yüzde 6 değer kaybetti. Fed Başkanı Powell’ın dijital paralarla ilgili açıklamaları, Bitcoin cephesinde tansiyonu yükseltti. Powell, merkez bankalarının mevcut yasalara göre dijital para sahibi olamayacağını söyledi ve bu açıklama, Bitcoin üzerindeki satış baskısını artırdı.
Fon performansları etkilenecek
Bu gelişmeler, yatırım fonları üzerinde de etkisini gösterecek. Son dönemde SP500 ve Nasdaq’ta kuvvetli seyir ve rekor seviyelerin etkisiyle yabancı hisse içerikli ve teknoloji fonlarında aylık bazda yüzde 10 civarında getirileri görmüştük. Bitcoin’deki yükseliş de dolaylı olarak içerisinde Bitcoin’e yatırım yapan/madenciliği yapan şirket hisselerine yüzde 10-25 arasında yer veren Blok Zincir Fonları’nı da pozitif etkilemişti. Piyasada oluşan negatif hareket buradaki getirileri törpüleyecektir. Teknoloji teması dışında da yabancı hisse içerikli fonlarda negatif seyri görmek mümkün, çünkü faiz indirimi sürecinde yavaşlama tüm temaları negatif etkiliyor.
Altında da benzer bir durumu değerlendirmek mümkün. Çin’in altın alımları ve gevşek para politikası açıklaması ile yükselişe geçen altın fonlarında getiriler tekrar aylık bazda negatife dönecek görünüyor. Diğer bir güvenli liman ABD tahvillerinde ise faiz oranlarında yükselişi takip ediyoruz. Burada yüzde 4’ün altına kadar gelen ABD 10 yıllık tahvil faizleri, Fed sonrasında yüzde 4,5 üzerine çıktı. Tahvil faizlerinde yükseliş yabancı borçlanma araçları fonlarını da negatif etkiliyor. ABD tahvillerini ağırlıklı olarak bulunduran fonlarda bu etkiyi daha net göreceğiz.
2025 için planlarda değişiklik gerekir mi?
Piyasalarda yaşanan bu dalgalanmalar, yatırımcıların portföy stratejilerini gözden geçirmelerine neden olabilir. Fed veri odaklı olarak faiz kararını değerlendirmeyi önemsiyor ve verilerdeki seyir faiz indirim tarafında mutlaka etkili olacaktır. Buna ek olarak Trump’ın 20 Ocak’ta göreve başlaması ve uygulayacağı politika her iki yönde de etki edebilir. Bu nedenle eğer farklı temalarla çeşitlendirilmiş bir portföy varsa ilk fiyatlamalarda panik yapmadan izlemek değerli olacaktır. Eğer portföyünüz tek bir temaya (örneğin teknoloji, blok zincir gibi) dayanıyorsa, daha defansif bir yaklaşım benimsemek ve sağlık, enerji ya da savunma gibi sektörlerle çeşitlendirmek mantıklı olabilir.
Altın tarafında ise yine Trump’ın gelişi, merkez bankası alımları ve jeopolitik riskler etkili olacağından ve yatırım bankalarının 3000-3150 dolar bandında hedef fiyatlarını değerlendirirsek, uzun vade düşünenler için beklemek daha iyi bir seçenek olabilir. Ama tabi her yatırımcı kendi risk algısı ve yatırım vadesine göre değerlendirmeli bunu da not olarak ekleyelim.