Mutlu çalışan mutlu misafir

Fehmi KÖFTEOĞLU
Fehmi KÖFTEOĞLU BU AÇIDAN

Sonuna geldiğimiz 2022 yılını Türkiye uluslararası alandaki gelişmelerin de etkisiyle turizmde iyi yıl geçirdi. Gelen ziyaretçi sayısı arttı, otel doluluklar yükseldi, mevsim uzadı, fiyatlar istenen oranda olmasa da döviz bazında artırıldı. İşletmeler para kazandı. Bankalara olan borçlarını ödedi.             

Gelen turist rakip ülkelere göre daha ucuza tatil yaptı. Tur operatörleri Türkiye ile çalışmaktan dolayı kârlarını artırdı.            

Özetle 2022’de Türkiye’nin turizmdeki durumu hem içerde hem de dışarda iyidir. Bunu herkes kabul ediyor ve söylüyor. Bu iyi durumdan çalışanlar da paylarını almalı.              

O çalışanlar ki Türkiye’nin uluslararası alanda rekabet üstünlüğünde ilk sırada yer alan hizmeti sağlayanlardır. Enflasyonun resmi rakamlara göre yüzde 84, fiili olarak yüzde 100’ün üzerinde olduğu ortamda asgari ücretin ne kadar olacağına ilişkin görüşmeler sürerken rakam ve oran konusunda her kesimden farklı talepler geliyor.         

Eski Turizm Bankası (TURBAN) uzmanlarından Kayhan Taner Özen’in çalışmasına göre asgari ücret yüzde 100 artırılsa bile, iyi giden sezonda elde edilen kâr dikkate alındığında işletmeler bunu karşılayabilecek durumda.        

Özen’in hesaplamalarında kullandığı rakam ve oranlar tesislerin büyüklüğü, konumu, çalışan sayısı ve diğer açılardan farklılıklar gösterse de bir fikir veriyor.            

Konuya sektörün giderek büyüyen kalifiye eleman açısından bakıldığında da otellerin çalışanlara daha iyi ücret vermeleri gerekiyor. Bu konuda az sayıda da olsa sevindirici ve başkalarına örnek olan uygulamalar da oluyor. Örneğin aralarında Barut, Aska ve Concorde’un olduğu bazı oteller personellerini artan enflasyon ve yaşam pahalılığı karşısında bir parça da olsa korumak amacıyla yıl içinde peş peşe yaptıkları zam ile ücretleri toplamda yüzde 100 artırdı. Bunu yapan başkaları da olmuştur.     

Bu sektörün bir gerçeğidir.     

O realite, başlıkta yer alan “Mutlu çalışan mutlu misafir” gerçeğidir.         

Bu konuda sevindirici gelişmeler de var.       

Bildiğim kadarıyla “Mutlu çalışan mutlu misafir” anlayışını kavram olarak ilk kullanan ve uygulayan Barut Otelleri oldu. Bu anlayış sektörde yayılıyor. Türkiye turizmde uluslararası rekabet üstünlüğünde hizmetleri ile ilk sırada yer alıyor ise bunda çalışanların önemli payı var.                

Aynı şekilde Türkiye’nin turizmde “repeat” tekrar gelen misafir oranının yüksek olması gelen müşterinin aldığı hizmetten memnuniyetinin ifadesidir. Bu da çalışanın “mutlu” olması ile ilişkilidir.          

Dolayısıyla çalışanı en azından ücret bazında mutlu etmek, misafiri mutlu etmeyi sağlar. Bu da işletmeyi marka yapmanın yanında kârlılığını da artırır.       

Şimdilik az olan, ama sevindirici şekilde artığı görülen bu anlayışı benimseyip uygulayan işletmeler bunu Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin dediği “Asgari ücretliye vermek bereket getirir” mantığı ile değil, bir gereklilik, bir realite olarak yapıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Over tourism, Quo vadis? 27 Ağustos 2024
Şu çılgın Türkler! 15 Temmuz 2024
Madalyonun öteki yüzü 01 Temmuz 2024