Müşterilerinin boyuna ve huyuna uygun ‘ikonik’ arazi aracı tasarlıyor!
Uzun yıllar otomotiv sektöründe çalışan Volkan Alagöz, kendi aracını renöve etmeye karar verdiğinde şirket sahibi olacağını bilmiyordu. Aracını yaptırırken verilen sürelerin uzunluğu, işçilik kalitesi gibi birçok zorlukla karşılaştı. Sonunda araçların hak ettiği değerde yapılabilmesi ve tek bir noktadan üretimin başlayıp bitirilebilmesi için üç arkadaşıyla birlikte 2019 yılında VLC Atelier’i kurdu. İstanbul Ataşehir’de tasarım ve üretim tesisine sahip olan şirket, Land Rover’ın ikonik arazi aracı modeli Defender’ı bir şasiden ibaretken alıyor, müşterisinin taleplerine göre kişiselleştirerek el işçiliğiyle yeniden tasarlıyor.
Bugüne kadar VLC Atelier’de 54 araç üretilmiş. Bu araçların yarısından fazlası Dubai, ABD, Kanada, Portekiz, Hollanda ve İspanya’ya gönderilmiş. VLC Atelier, son olarak tasarladığı iki modeli için karbon ayak izini sıfırlamayı başararak küresel ölçekteki en titiz ve itibarlı sertifika programı olarak kabul edilen Gold Standard’tan sertifika almış. Ayrıca müşterilerinin 10 yıllık kullanımını hesaplıyor, karbon kredisi satın alıyor ve karşılığında ağaç da dikiyor.
Türkiye’de iş insanları, sanatçılar ve sporcular ‘terzi işi’ Defender’ın müşterileri… Yapılan her araca bir mitolojik tanrının adı veriliyor. Örneğin toprak işiyle uğraşan bir iş insanı için tasarlanan Gaia, Ege’de o iş insanının çiftliğinde… Denizle bağlantılı bir iş insanının Defender’ına Poseidon adı verilmiş… Şu anda atölyede son dokunuşları yapılan Defender’ın adı Hermes ve bitince ABD’ye gidecek. Ünlü bir yönetmen ve oyuncu için yapımı süren aracın ismi ise Apollon… Çok ünlü bir holdingin patronu da şu sıralar nasıl bir araç istediğini anlatmakla meşgul… Her ikisi de dedelerinin kullandığı Defender’la çok küçükken tanışmış. O zamanlar kullanamadıkları araç içlerinde ukde kalmış. Ve şimdi hayallerini gerçekleştirmek üzereler…
Müşteri tulumu giyip atölyede çalıştırılıyor
VLC Atelier Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Alagöz, tamamen kişiselleştirilmiş araçlar tasarladıklarını söylüyor ve şu bilgileri veriyor: “Geçmişin ruhunu modern dünyada yaşatmayı hedefliyoruz. Bazen 1987 yapımı bazen 1990 yapımı bir Defender’ın ‘yeniden doğuş’ hikayesini müşterilerimizin hayat tarzlarına ve zevklerine özel olarak tamamen el işçiliğiyle tasarlıyoruz. Defender sahibi olmak istiyorsanız atölyemize geliyorsunuz, istediğiniz özellikleri anlatıyorsunuz ve 23 kişilik usta ekibimiz size hayalinizdeki aracı tasarlıyor. Müşterilerimiz arasında iş insanları, sanatçılar ve sporcular var. Müşterinin vücut yapısına, boyuna, kabin konforunu sağlamak için torpido şekline, aracın yüksekliğine, lastik kalınlığına, koltuğun cinsine, aynasına, ses sistemine göre tasarım yapıyoruz. Örneğin bir müşterimizin yıldız haritasını koltuğun döşemesine koyduk. Defender’ı şasiden müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre yeniden yaratıyoruz. Şasiyi müşteri isterse kendi getirebiliyor isterse bizden alabiliyor. Üstündeki kasadan koltuklarına kadar aracın her parçasını teknoloji ile güncel hale getiriyoruz. Günümüz teknolojisini araçların hem iç tasarım ve donanımlarında hem de ısı ve ses yalıtımlarında kullanıyoruz. Yaptığımız her araç tek, birebir aynı aracı asla yapmıyoruz. Müşterimizi tanımak için onunla birkaç gün vakit geçiriyoruz. Onları iki gün atölyemizde çalıştırıyoruz. ‘Tulumu Giy’ bölümümüz var ve bu sayede müşterimizin araçla aralarında bağ kurulmasını sağlıyoruz. Günün sonunda müşterimize hayallerinin aracını imal edip teslim ediyoruz.”
Volkan Alagöz, iş dünyasından çok talep aldıklarını anlatıyor ve ekliyor: “Çok talep geliyor ama biz fark yarattığımız bu işi en iyi şekilde yapmak istiyoruz. 2021 yılında 14 Defender tasarlayıp sahiplerine teslim ettik. Bunların yarıdan fazlasını yurt dışından müşterilerimize gönderdik. Aslında iki katı talep alıyoruz ama biz yılda 15 aracın üzerine çıkmak istemiyoruz. Kaliteyi sürdürülebilir kılmak gibi bir hedefimiz var.”
‘Türkiye ucuz olduğu için yurt dışından çok talep alıyoruz’
Volkan Alagöz, yabancılardan çok talep aldıklarını söylüyor. Bunda son dönemde kur dalgalanmaları çok etkili olmuş. Yurt dışından ve Türkiye’den ortaklık teklifleri aldıklarını da belirten Alagöz, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yurt dışında bu işler çok pahalı. Türkiye ucuz kaldığı için yabancılardan çok talep geliyor. Müşterilerimizin yüzde 65’ini yabancılar oluşturuyor. VLC Atelier olarak pound ile satış yapıyoruz. Müşterimizin ihtiyaçları belirlendikten sonra orijinal parçaları İngiltere’den getirtiyoruz. Fiyatlarımız 100 bin pounddan başlıyor istenen özelliklere göre 200 bin pounda kadar çıkabiliyor. Bizim araçlarımız genelde bir evin üçüncü arabası oluyor. Müşterilerimiz 40 yaş üstü, mali durumu iyi ve rafine zevkleri olan kişiler. ABD, Kanada, Dubai, İspanya, Portekiz gibi ülkelere araç gönderdik. Kanada bu anlamda yeni bir pazar ve orada güçlenmek istiyoruz. İngiltere’de bir ofis açacağız. ABD ve Kanada’dan ortaklık teklifleri de alıyoruz. Türkiye’den de teklifler geliyor.”