'Milli Teknoloji Hamlesi’ni “eylem” haline getirmemiz şarttır...
Pandemi ile başlayan toplantı kısıtlamalarını dikkate alan Türkiye Bilişim Derneği (TBD); Kamu-BİB’23 ve BİMY’27 Bütünleşik Etkinliğini 23-24 Ekim 2020 tarihleri arasında BTK Ana Konferans Salonu’nda yüz yüze katılım, Wyndham Ankara Otel Bilecik Salonunda ise Sanal Katılım olarak gerçekleştirdi.
Toplantıyı sanal olarak izleyenlerdenim.
Etkinlik, T.C. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, KVKK Başkanı Prof Dr. Faruk Bilir, BTK Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu ve TBD Genel Başkanı Rahmi Aktepe ile Kamu kurumlarının üst düzey yöneticileri, sponsor firma ve basın temsilcilerinin katılımı ile yapıldı.
TBD’den edindiğim bilgiye göre Türksat tarafından 1 milyar kişinin izleyebileceği yayın uydu üzerinden canlı olarak yayınlanan etkinliği, birinci gün yaklaşık 1000, ikinci gün yaklaşık 850 olmak üzere toplam da 1850 katılımcı etkinliği 360 derece tur özelliğine sahip dijital platform aracılığıyla çevrimiçi ve etkileşimli olarak izlemiş..
Üyesi olmaktan onur duyduğum TBD’nin Genel Başkanı Rahmi Aktepe’den etkinliği değerlendirmesini rica ettim.
“BİMY Bilgi İşlem Merkezi Yöneticileri Seminerleri’miz kamu ve özel sektörde çalışan üst, orta düzey yöneticilerin mesleki gelişimi ve dayanışmalarını artırmayı amaçlayan; sektördeki küresel gelişmelerin, yeni eğilimlerin, teknolojik yeniliklerin değerlendirildiği bir etkinliğimizdir” sözleriyle başladığı değerlendirmesinde;
- Bu etkinliğimizde,
- Dünyanın ve bizim mevcut durumumuz nedir?
- Hangi farklı çözümlere yönelmeliyiz?
- Fırsat ve olanaklarımız nelerdir?
- Sorularına cevap arayıp kamu ve özel sektör açısından değerlendirmeler yapıp, öneri ve çözümlere – odaklanacağız
- Ülkemiz, bugün pandemi süreci zorluklarının yanı sıra jeopolitik gelişmelerin getirdiği olumsuzluklar ile de mücadele etmek durumundadır.
- Diğer yandan bu konumumuz yakın coğrafyanın geleceğinde barışçıl bir rol oynamada ülkemize öncelik ve söz sahibi olma yeteneği kazandırıyor.
- Esas olarak tüm özlemlerimizin gerçeğe dönüşebilmesi, ortak gücümüzü kullanarak teknolojik dönüşümü gerçekleştirebilmek yoluyla mümkündür.
- Bu gün tüm dünyanın birlikte direnmeye çalıştığı bu yıkıcı süreçte insanlık, daha önce elde ettiği teknolojik gelişimlere tutunmaya çalışıyor.
- Elbette bir toplum ne kadar ileri teknolojiye sahipse, o denli sağlam bir tutunma olanağı elde ediyor.
- Bizler, yıllardır aynı amaçla çalışanlar olarak bugün yine ortak akıl aramak üzere bir aradayız.
- Bu etkinliğimizde,
- Dünyanın ve bizim mevcut durumumuz nedir?
- Hangi farklı çözümlere yönelmeliyiz?
- Fırsat ve olanaklarımız nelerdir?
- Sorularına cevap arayıp kamu ve özel sektör açısından değerlendirmeler yapıp, öneri ve çözümlere odaklanacağız.
- Değerlendirme açısından büyük resme bakacak olursak:
- Türkiye’nin Dijital Dönüşüm Endeksi 2019’da 2.94 iken 2020’de ise 3.06 olarak bildiriliyor.
- Bir yükselme kaydedilmiş olsa da 1 ile 5 arasında bir puanlamanın yapıldığı değerlendirmede Türkiye’nin notu “orta” olarak tanımlanıyor.
- Dünya sıralamasında yerimizi yükseltmek için ne yapacağımızı en kısa sürede belirlememiz gerekiyor.
- Ekonomideki daralmalar özellikle iç piyasaya dönük üretim zorunluluğunu işaret ediyor.
- Örneğin bir ülkenin büyüme oranı yüksek olabilir ama bu yükseklik dünya ölçeğinde bir şey ifade ediyorsa anlamlıdır.
- Aksi halde büyüme olarak adlandırılamayacaktır.
- Ülkemiz, yeni teknolojiler açısından iyi bir kullanıcı olduğunu her zaman göstermiştir.
- Bu gün için artık teknolojiyi üretme açısından aynı kabiliyeti oluşturmamız şarttır.
- Bilişim sektöründeki iddiamızı yükseltmede 4 temel kritik etken; insan kaynağı, yazılım, donanım ve altyapıdır.
- Ekonominin süratle ayağa kalkması ve gelecek risklere hazırlıklı olmak için bu dört etkende mutlaka atılım sağlamamız gerekiyor.
- Dijital Türkiye yolculuğunda öngördüğümüz dijital dönüşümlerin milli ve yerli teknolojiler ile gerçekleştirilmesi temel koşuldur.
- Çözümlerimizi geliştirirken önceliğimiz bu olmalıdır.
- Başta siber güvenlik ve 5G olmak üzere, bulut bilişim, yapay zekâ ve otonom araçlar gibi dijital dönüşüm teknolojilerinde ihtiyaç duyulan ürün, sistem ve hizmetlerin milli kabiliyetler ile geliştirilmesini bir beka sorunu olarak görmekteyiz.
- Son olarak şunu özellikle vurgulamak isterim ki, 2019 yılında yayımlanan “Milli Teknoloji Hamlesi”ni “Eylem” haline getirmemiz şarttır” dedi.
Sanal olarak İzleyebildiklerimden ve Başkan Aktepe’nin değerlendirmesinden edindiğim bilgilere göre ülkemizin bu konuda söylenenlerin, verilen sözlerin zaman yitirmeden uygulamaya geçirilmesi gerektiği inancını taşıyor, ülkemizde dijital dönüşüm politikalarının tüm sektörler için konuşulduğu etkinlikte, Rahmi Aktepe olmak üzere emeği geçenleri kutluyorum…