Manda yuva yapmış söğüt dalına
Kastamonu ilinin en büyük ilçesi olan Tosya’ya ait olduğunu sandığım bir türkümüz vardır. Sözlerini hepiniz bilirsiniz. Bazen, bence hatalı olarak, Türk halk edebiyatındaki hiciv sanatının güzel örneklerinden biri olarak da gösterilen türkü sözleri lginçtir:
Sabahleyin Erken Çifte Giderken Aman Aman
Öküzüm Torbadan Düştü Gördün Mü Amanın Yandım
Amanın Amanın Amanın Yandım
Tiridine Tiridine Bandım
Bedava Mı Sandın Para Vidim Aldım
Tiridine Tiridine Tiridine Bandım
Bedava Mı Sandın Para Vidim Aldım
Manda Yuva Yapmış Söğüt Dalına Aman Aman
Yavrusunu Sinek Kapmış Gördün Mü Amanın Yandım
Şu sıralar pek çalınıp söylenmiyor. İnternet’e girip bakarsanız türkü sözlerinin anlamını anlatmaya çalışan birçok kaynağa ulaşabilirsiniz. Görüşler mandanın söğüt dalına yuva yapmasının bir anlamı olduğu ile bunun hiçbir anlamı olmadığı, bir absürd ve absürdizm edebiyatı örneği olduğu arasında değişiyor. ben bu türkünün bir anlamı olduğuna pek kani değilim. Absürdizm örneği olduğunu da sanmıyorum. Uğraşacak vaktiniz varsa ‘öküz torbadan nasıl düşer’ veya ‘manda söğüt dalına’ nasıl yuva yapar veya manda ‘yavrusunu sinek nasıl kapar’ araştırıp açıklayabilirsiniz. Benim bu yazıdaki amacım başka.
Absürdizm olmasa bile sözler Türküdeki gibi zekice bir araya getirilirse oldukça eğlendirici. Bu tür sözleri açıklamaya gerek de yok. Bir de absürd olmayan ama yoruma, açıklanmaya muhtaç sözler var. Yani hani bazen eşinize sorarsınız ya “Ne diyorsun hanım? Hiçbir şey anlamadım.” O da sizi “Ne dediğimi hala anlamadıysan izah edecek değilim” diye azarlar ya öyle işte.
Son bir haftadır Sn. Bakan Nebati’nin “Neo klasik ekonomi düşüncesinden, epistemolojik bir kopuşu temsil eden, heterodoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan; davranışsal ekonomi ve nöro ekonomiyle daha fazla önem kazanmaktadır." sözlerine değinmeyen köşe yazısı görmedim desem yeridir. Kimi sayın bakanın ne dediğini kullanılan kelimeleri anlatarak açıklamaya çalışıyor, kimi “anlamadınız ise anlayacak bir şey olmadığındandır” diyerek eleştiri getiriyor.
Okurlarım bilirler ben her zaman “İktisatçı değilim” der ve iktisat tartışmalarını konunun uzmanı dostlara bırakırım. İyi de ederim yoksa oturup sayın bakanın bu sözlerini bir de ben anlatmak zorunda kalırdım.
Bu seferlik kurtuldum ama işletmecilik konusunda da bu tür sözler yazılar var. Onları ne yapacağız? “Benim konum değil” desem ayıp olur. “Hani sen işletmeciydin” derler. “Ben anlamam” desem “Her konuda söyleyecek sözün var da bu konuda neden yok?” diye sorgularlar.
Dedim ya işletmecilik konusunda da anlatılmaya muhtaç bir çok yeni konu var. Pazarlama, üretim, mali kaynaklar, insan gücü kaynakları, teknoloji falan gibi klişelerden sıkıldınız ise hatta sıkılmadınız ise dahi yeni konulara ilgi duymalısınız.
Söz gelimi, son zamanların popüler konusu metaverse. Siz, daha doğrusu işletmeniz, daha verse teknolojilerinden yararlanmıyorsanız neler kaçırdığınızın farkında değilsinizdir muhtemelen deniliyor.
Halbuki evren ötesi de denilen bu uygulamalar, paylaşılan bir çevrimiçi alanda fiziksel, artırılmış ve sanal gerçekliğin yakınsama olarak tanımlanmasını sağladıkları için çok önemli. Bu ortam, insanların siber uzayda avatarlar olarak etkileşimini olanaklı hale koyan teknolojilerdir. Yani, metaverse veya başka bir Türkçe tercümesiyle sanal evren, geleneksel dizüstü ve masaüstü bilgisayarlar ve onlarla beraber sanal ve artırılmış gerçeklik cihazları aracılığıyla kalıcı çevrimiçi 3-boyutlu sanal ortamları destekleyen, İnternet'in varsayımsal bir yinelemesi olarak tanımlanabilir. Metaverse (Evren ötesi de deniliyor), birçok insanın kendi sanal temsilleri yani avatarları ile birbirleriyle ve dijital nesnelerle etkileşime girebildiği, sürekli açık olan sanal ortamlardan oluşan bir ağdır. Bu açıdan bakınca metaverse sürükleyici sanal gerçeklik, çok oyunculu çevrimiçi rol yapma oyunu ve web'in bir kombinasyonu olarak anlaşılabilir. Aynı zamanda evren ötesi ya da öte evren olarak da adlandırılan Metaverse, bilgisayarlar, android cihazlar, VR lensler ve çeşitli 3D kullanıcı arayüzleri sayesinde içinde bulunulan zaman ve mekan boyutundan uzaklaşılarak, fiziksel olarak içinde bulunulan evrenin ötesine geçme potansiyeli olarak da tanımlanmaktadır. Metaverse iletişim perspektifinden yeni bir gerçeklik, anlam dünyası ve işbirliği fırsatları sunan; kültürel, entelektüel ve ekonomik üretim için alt yapı ve etkileşim olanakları tanıyan; farklı gelişmiş teknolojilerin eş zamanlı ve entegre bir biçimde kullanıldığı; siber toplumsal bir düzlem şeklinde de tanımlamak mümkündür.
İşte böyle her şeyi açıkça anladınız herhalde. Anlaşılmayacak birşey yok. Biran evvel metaverse dünyasına katılmak için sabırsızlanıyorsunuzdur. Bu açıklamada kullanılan terimlerin Türkçe karşılıklarını ve açıklamalarını da dipnot olarak yazıya ekledim ki her şey açık olsun. Anladınız ise bravo. Ben bu yazılanlardan bir kelime bile anlamadım. Tevekkeli değil bundan birkaç on sene sonra günümüz mesleklerinin yarısına yakını ortada olmayacak diyorlar.
Tahmin edebileceğiniz gibi bu satırları ilgili literatürden aynen aldım. Yani, ben yazmadım. Araya cümle falan eklemedim, kaynakların dediğini değiştirmedim. Zaten ben yazdım desem yazacak ne bilgim ne de konuya herhangi bir yakınlığım olmadığından yalanın büyüğü olur Neyse, şükürler olsun bu köşe yazısı da bitti. Şimdi gidip Aziz Nesin’den bir kaç hikaye okuyacağım.
Sağlıcakla kalın