Limonda ihracat yasağının cezası üreticiye kesilmesin
Türkiye koronavirüs sürecinde tarım ürünleri ihracatına önemli bir kısıtlama getirmedi. Bugüne kadar sadece 3 üründe ihracat kısıtlaması uygulandı. İlk olarak 7 Ocak 2020’de henüz koronavirüs vakası görülmeden yaklaşık 2 ay önce soğan ve patates ihracatı ön izne bağlandı. İlk vakanın çıkmasından yaklaşık bir ay sonra ise limon ihracatına bir kısıtlama getirildi.
Patates ve soğanda ihracat yasaklanırken, ithalat devam etti. Hasat öncesi yapılan ithalat üreticiye zarar verdi. Soğan ihracatındaki kısıtlama 29 Nisan itibariyle kaldırıldı. İhracatçılara en fazla 250 ton ihracat yapma izni verileceği açıklandı. Fakat başvuru yapan her ihracatçıya 106 ton ihracat izni verildi.
Limon ihracatına yönelik kısıtlama, 7 Nisan 2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Ticaret Bakanlığı tebliği ile resmileşti. Tebliğ ile limon ihracatı Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ön iznine bağlandı.
Koronavirüsün küresel bir salgına dönüşmesi ile birlikte pek çok ülkede limon başta olmak üzere C vitamini içeren birçok ürüne yoğun talep oldu. Koronavirüse karşı koruyucu olduğu iddia edilince limon, en çok talep edilen ürün oldu.
Tespitlerde yanlışlık var
Tarım ve Orman Bakanlığı limon miktarını, iç piyasanın ihtiyacı ile ilgili bir çalışma yaptı. Bu çalışmadan sonra, üreticinin elindeki ve depolardaki limon miktarının yeni hasat dönemine kadar iç tüketime ancak yeteceği belirtilerek ihracata yasak getirildi. Ancak, gelişmeler gösteriyor ki, bakanlığın yaptığı tespitlerde bir yanlışlık var. Üreticinin elinde, depolarda ihtiyaçtan daha fazla limon var. Restoranların, otellerin kapalı olması, turizmin tamamen devre dışı kalması, yaklaşık 50 milyon turistin gelmeyeceği hesaba katılmamış.
Bu nedenle elinde limon olan ve satamadığı için zarar eden üretici haklı olarak tepki gösteriyor. Üreticilerin iddiası, Ağustos ayına kadar Türkiye’nin ihtiyacını karşılayacak ve yaklaşık 60-70 bin ton da ihraç edilebilir limon var. Ağustosta Mayer çeşidi limonun hasadı başlayacak.
Fiyat düştü, üretici zorda
İhracat yasağı üreticinin elindeki limonun fiyatını düşürdü. Mersin’de 35 yıldır limon yetiştiriciliği yapan okurumuz Şemsettin Usta gönderdiği mesajda özetle şunları söylüyor: «Ben 56 yaşında, ömrünü limon yetiştiriciliğine vermiş biriyim. Bildiğiniz üzere ihracat yasağı kondu limona. Limon fiyatı 6 liranın üzerine hiç çıkmadı Mersin’de. Fiyat 20 lira oldu diye basında öğrendik. Sizlerin bu yasağı savunması ve devamını istemesi bizleri çok çok üzmüştür. Bu yıl 1 kilo limonun kesimi, depolanması nakliye ve hamaliye giderleri, firesi ile yaklaşık kilo başına 3 lira. Şu an itibarı ile Ürgüp ve Mersin soğuk hava depolarında kilosu 3.5- 4 lira arası. Böyle 1 ay daha giderse hepten zarardayız. Arabamızı mı, evimizi mi satacağımızı şaşırdık. Bankalara borçluyuz.”
Bizi de eleştiren Şemsettin Usta, önlem alınmazsa ve üreticinin zararı karşılanamazsa gelecek sezon kimsenin limonu depolayacak hali kalmayacağını ve bu sene üreticinin ödediği bedeli gelecek yıl tüketicinin ödeyeceğini belirtiyor.
Okurumuz haklı. İhracat yasağından en çok zararı üretici görüyor. Kilosunu 3 liraya mal ettiği limonu 3.5-4 liradan bile satamaz duruma geldi. Tüketici aynı limonu ortalama 11-12 liradan alıyor.
Tüketiciyi korumak ve ihraç ettikten sonra daha pahalıya ithal edilmemesi için ihracat yasağının doğru karar olabileceğini daha önce yazmış ve söylemiştik. Ancak öyle görünüyor ki, Tarım Bakanlığı yanlış hesap yapmış. Depolarda iç tüketimden daha fazla limon var. Doğru verilerle ihtiyaç fazlası ihraç edilmeli. Bu yapılmayacaksa üreticinin zararı mutlaka karşılanmalı.
Üretim artırılmalı
Dünyada limona olan talep dikkate alındığında üretimi artıracak çalışmalar yapılmalı. İzmir Ticaret Odası Gıda İmalat Meslek Komitesi Başkanı Cemil Gökçen’in önerdiği gibi üretim bölgelerinde limon püresi, limon konsantresi üretecek tesisler kurulabilir. Iskarta olarak nitelendirilen veya ikinci el ürünler bu tesislerde katma değerli ürüne dönüştürülebilir. . Katma değeri daha yüksek ürünlere yönelmek gerekiyor. Özetle yapılması gereken doğru verilerle, üreticiyi, tüketiciyi ve ihracatçıyı koruyacak önlemlerin alınmasıdır. Türkiye’ye yetmeyecek diye alınan ihracat yasağının faturası çiftçiye kesilmemeli. İhracat yasağından doğan zararlar mutlaka karşılanmalı. Yoksa gelecek yıl kimse limon stoklamaz.
İhracat pazarları kaybediliyor
Limonla ilgili daha önce de yazdığımız gibi Türkiye, özellikle de Mersin ve Adana üretimde çok büyük başarılara imza attı. Türkiye, yıllık ortalama 1 milyon tonun üzerinde limon üretiyor. Bu üretimin de yarısından fazlasını ihraç ediyor. Ancak, uygulanan yasak ihracatçıları da olumsuz etkiliyor. İhracat pazarları kaybediliyor. Özellikle, Rusya pazarı kaybedilirse geri dönüşü çok zor olacaktır.
Akdeniz Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği verilerine bakıldığında fiili olarak ihracat yasağı başlamadan önce ihracatın geçen yıla göre azaldığı görülüyor. Türkiye’nin limon ihracatı 2019 yılı Ocak- Mart döneminde 186 bin 977 ton olurken 2020’nin aynı döneminde yüzde 23 azalarak 143 bin 591 tona geriledi.
Miktar olarak ihracat gerilemesine rağmen değer olarak yüzde 5 daha fazla döviz elde edildi. 2019’da ilk 3 aylık dönemde 88 milyon 847 bin dolar olan limon ihracatı 2020 yılının ilk 3 ayında yaklaşık 44 bin ton daha az ihracat yapılmasına rağmen 89 milyon 114 bin dolar oldu. Sezon itibariyle bakıldığında ise hem miktar hem de değer olarak düşüş yaşandığı görülüyor. İhracat sezonunun başladığı 2 Eylül 2018’den 31 Mart 2019’a kadar Türkiye’nin toplam limon ihracatı 519 bin 542 ton olarak gerçekleşti. 2 Eylül 2019 - 31 Mart 2020 döneminde ise ihracat geçen sezona göre yüzde 28 azalarak 372 bin 888 tona geriledi. Değer olarak geçen sezon 245 milyon 362 bin dolar olan döviz girdisi bu sezon 220 milyon 930 bin dolara geriledi. Türkiye’nin en çok limon ihraç ettiği ülkelere bakıldığında ilk 3 ayda Rusya’ya ihracat yüzde 10, Irak’a yüzde 31, Romanya’ya yüzde 26 ve Suudi Arabistan’a ise yüzde 40 daha az ihracat yapıldı. İlk 5 ülke arasında sadece Ukrayna’ya ihracatta yüzde 10’luk artış var.