“Kurumsal sürdürülebilirlik sadece çevreden ibaret değil”
Tekfen Holding, 2010 yılında ölçmeye ve kendi bünyesinde raporlamaya başladığı emisyon ve su verilerini, ilk kez 2018 yılında, CDP İklim Değişikliği Programı aracılığıyla kamuoyu ile paylaştı.
2020 yılında CDP’nin hem iklim hem de su programı kapsamında “A” derecelendirme notunu alan Türkiye’deki tek şirket oldu. 2021 yılında ise dünya çapında 3 bin 368 şirketin raporlama yaptığı Su Güvenliği Programı’nda yine “A” derecelendirme notu alan Türkiye’deki 3 şirketten biri olurken, dünyada 118 şirket arasında yer aldı.
Tekfen Holding Sürdürülebilirlik Müdürü Semin Ekeke, “İklim krizi, şu an gerek etkilerinin çeşitliliği gerekse kapsamı ve şiddeti nedeniyle küresel olarak sürdürülebilirlik gündeminin en başındaki konudur, ancak kurumsal sürdürülebilirlik sadece çevresel boyuttan ibaret değil” diyor. Ekeke ile, Tekfen Holding’in sürdürülebilirlik yolculuğunu konuştuk:
3 stratejik değer alanı
“2017 yılında grubumuz için kapsamlı bir sürdürülebilirlik çalışması başlattık. Grubumuzun sürdürülebilirlik konusundaki önceliklerini belirlerken yalnızca hissedarlarımızın görüşünü almakla kalmadık, hem çalışanlar, iş ortaklarımız ve STK gibi önemli paydaş gruplarımızın görüşlerini dikkate aldık, hem de küresel ve sektörel olarak bizi etkileme potansiyeli olan konularda yapmış olduğumuz ‘dış trend analizini’ bu sürece dahil ettik. Grup olarak, vizyonumuzu ‘Geleceğin Temelinde’ sözleriyle ifade etmeyi seçtik ve yol haritamızı oluşturduk. Tekfen Holding olarak sürdürülebilirlik çalışmalarımızın ve raporlamamızın odağında 3 ana stratejik değer alanımız yer alıyor. ‘İklim Krizi’, ‘Çalışanlar ve Toplum’ ve ‘İnovasyon’. Bu alanlar, grubumuzun yüksek etkileşim içerisinde olduğu risk-fırsat yoğun alanları da içeriyor olması sebebiyle kurumsal sürdürülebilirlik açısından ana stratejik değer alanlarımızı belirtiyor.”
Ortak sorunlara ortak akılla çözüm üretmek
“Küresel olduğu gibi bölgesel olarak da değişimlerin daha da hızlandığı ve iş dünyasının da bu değişime en etkin şekilde adapte olması gerektiği bir dönemdeyiz. Şirketler artık sürdürülebilirlik konularının sadece kurumsal sorumluluktan ibaret olmadığının ve gelecekte de var olmak isteyen şirketlerin bu konular üzerine odaklanması gerektiğinin farkındalar. Sürdürülebilirlik konularını ne kadar iyi yönetirseniz ve yarattığınız değerleri ne kadar ortaya çıkarabilirseniz, önünüze çıkacak risk ve fırsatlara karşı da o kadar hazırlıklı olursunuz. Şirketlerin sürdürülebilirlik konusunda ortak sorunlara, ortak akılla çözüm üretme çabası da var. Tek tek olduğunda daha sınırlı değer yaratma olanağına sahip olan şirketlerin, akıllıca yapılandırılmış iş birlikleri kurarak yarattıkları değerleri katbekat artırabilmeleri mümkün olabiliyor.”
Sürdürülebilir yatırımlara öncelik verilmesi kaçınılmaz
“Özellikle AB Sürdürülebilirlik Taksonomisi ile birlikte, ülkelerin düşük karbonlu ekonomiye geçiş süreçlerinde, iş dünyasının sürdürülebilir yatırımlara öncelik vermesi ve işletmelerde sürdürülebilir iş modellerine geçilmesi kaçınılmaz bir hale geldi. Bu kapsamda, AB’ye bitki besini ihracatı yapan Toros Tarım şirketimiz, AB Yeşil Mutabakatı’nın Tarladan Sofraya stratejisini ve bu konudaki hedefl erini yakından takip etmekte ve bünyemizde uyumlanması ile ilgili çalışmalar yürütmekte. Benzer şekilde, Tekfen Mühendislik’te kurulan Çevre Teknolojileri Çalışma Grubu ile AB Yeşil Mutabakatı ve getireceği değişimlere uyumlu çevre teknolojisi, çevresel altyapı ve temiz enerji teknolojileri başlıklarında çalışılmakta ve çeşitli projeler geliştirilmekte. Önümüzdeki dönemde ajandamızdaki diğer önemli konu başlığı ise özellikle net sıfır karbon yol haritası ile ilgili çalışmalarımızı tamamlayarak, hedeflerimizin kamuoyu ile paylaşılması olacak.”
“BİLGE” ile dijital dönüşüm
“Tekfen Holding olarak, 2018 yılı itibarıyla dijital dönüşümde daha merkezi bir süreç başlattık. Tekfen’in tüm bilgi birikimini, projelerini, dokümanlarını ve yönetsel raporlarını, BİLGE adını verdiğimiz bir sistem üzerine taşıdık. İş Süreçleri Yönetimi konusunda, “TekFlow” adını verdiğimiz bir platform oluşturarak, bu platform üzerinde çok fazla sayıda dijitalleşme ve optimizasyon projesi gerçekleştirdik. Taahhüt Grubu’nda İnşaat Yönetim Sistemi’ni hayata geçirerek, saha operasyonlarını da dijitalleştiriyoruz. Tarımsal üretim tarafında ise, Alanar Meyve şirketimizde bugüne kadar geleneksel yöntemlerle yürütülen meyve alım sürecini, Meyve Alım Dijital Dönüşüm Projesi (MAD) ile dijitalleştirdik. Toros Tarım’da, akıllı cep telefonları ve tabletler için özel olarak geliştirilen ve çiftçilere ücretsiz olarak sunulan “Toros Çiftçi Akıllı Tarım ve Gübreleme Uygulaması”nı geliştirdik.”
Hayata geçirilen çalışmalar
Tekfen Holding Sürdürülebilirlik Müdürü Semin Ekeke, sürdürülebilirlik stratejileri kapsamında hayata geçirdikleri çalışmaları şöyle sıralıyor:
“İnsan hakları, müşteri bağlılığı, tedarik zinciri, su, biyoçeşitlilik gibi yeni alanlarda politikalarımızı oluşturduk ve kamuya açık hale getirdik.
Çalışanlarımızın, etik kaygı ve şikayetlerini isim belirtmeksizin bağımsız bir kuruluş üzerinden bize iletmelerine olanak sağlayan Etik Hat’tı açtık.
Net Sıfır Karbon yol haritamızın detaylarını oluşturmaya başladık. Toplumsal yatırım yaklaşımımızı, “ortak değer yaratma” temeli üzerinde oluşturduk.
Tekfen İnşaat’ın Ceyhan Çelik İmalat Fabrikası’nda ve Güney Anadolu Tamir Bakım Tesislerinde, güneş enerjisi panelleri ile üretilen elektrik dışında, şebekeden tedarik edilen elektrik için de Uluslararası Yeşil Enerji Sertifikası (I-REC) temin ederek tesislerimizin %100 yenilenebilir enerji ile çalışmasını sağlayarak, bu tesislerimizden kaynaklanan Kapsam 2 Emisyonlarını sıfırlamış olduk. Kadına Yönelik Aile İçi Şiddetle Mücadele Rehberimizi oluşturduk.”