Kurumlarda değişime direnç

Serbest Kürsü
Serbest Kürsü

Hakan OKAY

Geçen haftaki yazımda kurumlardaki değişimin zorunluluğunu kaleme almıştım. Değişimin kaçınılmaz olduğunu herkes kabul ederken, kurumlarda bazı çalışanlar neden direnç gösterirler?

Yine herkesin kabul edeceği gibi, kurumlarda değişim sürecine çalışanların direnç göstermeleri oldukça yaygındır. Bu durum genellikle psikolojik, duygusal ve pratik nedenlerden kaynaklanır. 

Çalışanların direncini azaltma yöntemlerine geçmeden önce, öncelikle çalışanların değişime direnç göstermelerinin temel nedenlerini belirlemekte fayda vardır. Zira, nedenler bilinirse, çözüm önerileri çok daha başarılı bir şekilde hayata geçirilebilir.

Değişime direnç göstermenin temel nedenleri:

Belirsizlik ve Güvensizlik

Değişim, mevcut düzeni sarsar ve belirsizlik yaratır. Çalışanlar, bu süreçte işlerini, pozisyonlarını veya çalışma koşullarını kaybetme korkusu yaşayabilir. Bilinmeyen durumlarla karşılaşmak, birçok kişi için endişe vericidir. Örneğin, bir teknoloji dönüşümünde manuel işler otomasyona geçiyorsa, çalışanlar rollerinin gereksiz hale geleceğinden korkabilir.

Alışkanlıklardan Vazgeçme Zorluğu

Çalışanlar, uzun süredir alıştıkları iş yapış biçimlerini bırakmakta zorlanabilir. Mevcut sistemlere alışmış olan kişiler, yeni yöntemlerin öğrenilmesi veya uygulanması konusunda isteksiz olabilir. Örneğin, bir yazılım değişikliğinde, eski sistemde uzmanlaşmış bir çalışan, yeni yazılımı öğrenme zahmetine katlanmak istemeyebilir.

Yetersizlik Hissi

Değişim, yeni beceriler ve bilgi gerektirebilir. Çalışanlar, değişime ayak uydurmak için yeterli bilgiye veya yetkinliğe sahip olmadıklarını hissedebilir ve bu durum direnç oluşturabilirler. Örneğin, bir dijital dönüşüm projesinde, teknolojiye aşina olmayan bir çalışanın kendini yetersiz hissetmesi.

Geçmişteki Olumsuz Deneyimler

Daha önce yaşanan başarısız değişim girişimleri, çalışanlarda “Bu da işe yaramayacak” düşüncesine yol açabilir. Bu tür olumsuz beklentiler, yeni değişim projelerine dirençle yaklaşılmasına neden olur. Örneğin, daha önce başarısız olmuş bir reorganizasyonun ardından çalışanlar, benzer girişimlere karşı isteksiz olabilir.

İletişim Eksikliği

Değişimin amacı, kapsamı ve sonuçları çalışanlara açık bir şekilde anlatılmazsa, yanlış anlamalar ve söylentiler ortaya çıkabilir. Bu durum direnci artırır. Örneğin, bir şirketin, çalışanlara işten çıkarma olacağını açıkça belirtmeden, birleştirme planlarını açıklaması, endişe yaratabilir.

İş Yükünün Artma Endişesi

Değişim, çalışanların mevcut iş yükünü artırabilir veya yeni sorumluluklar getirebilir. Bu durum, özellikle zaten yoğun bir tempoda çalışan kişiler için direncin artmasına yol açabilir. Örneğin, yeni bir CRM sistemine geçiş sırasında çalışanların, geçiş sürecinde hem eski hem de yeni sistemi kullanmak zorunda kalması.

Statü ve Kontrol Kaybı

Değişim, bazı çalışanların organizasyondaki statüsünü veya yetki alanını etkileyebilir. Bu durum, özellikle yönetim seviyesindeki kişilerde dirence neden olabilir. Örneğin, bir departmanın başka bir departmanla birleştirilmesi sonucu, bir yöneticinin yetki kaybetmesi.

Grup Normlarına Bağlılık

Kurum içinde oluşmuş güçlü grup normları, değişime karşı toplu bir dirence yol açabilir. Çalışanlar, gruba olan bağlılıkları nedeniyle değişimi kabul etmekte zorlanabilir. Örneğin, uzun süredir birlikte çalışan bir ekip, süreçlerini değiştirmeyi reddedebilir çünkü bu onların kimliklerinin bir parçası haline gelmiştir.

Değişim Liderlerine Güvensizlik

Değişim sürecini yöneten liderlere karşı bir güvensizlik varsa, çalışanlar değişimle ilgili şüphe duyabilirler. Liderlerin samimiyeti ve becerileri sorgulanabilir. Örneğin, daha önce çalışanların çıkarlarına aykırı kararlar almış bir yönetici, yeni bir değişim sürecinde güven sağlayamayabilir.

Değişimin Kişisel Faydalarının Görülmemesi

Çalışanlar, değişimin kendilerine nasıl bir fayda sağlayacağını göremediklerinde direnç gösterebilir. “Bu benim için ne ifade ediyor?” sorusunun cevabı net değilse, motivasyon düşebilir. Örneğin, bir çalışan, yeni bir eğitim programının kariyerine katkı sağlayacağına inanmazsa buna katılmak istemeyebilir.

Çalışan Direncini Azaltma Yöntemleri neler olabilir?

Açık ve Sürekli İletişim:

Değişimin nedenleri, faydaları ve çalışanlara etkileri açıkça anlatılmalıdır.

Çalışanları Sürece Dahil Etme:

Karar alma ve planlama aşamalarına çalışanlar dahil edilmelidir, böylece sahiplenme duygusu artabilir.

Eğitim ve Destek:

Değişim sürecinde çalışanların ihtiyaç duyduğu becerileri kazanmalarını sağlamak için eğitim programları düzenlenmelidir.

Pozitif Liderlik:

Liderler, değişime öncülük ederken güven inşa etmeli ve çalışanlara rehberlik etmelidir.

Hızlı ve Şeffaf Yanıtlar:

Çalışanların sorularını ve endişelerini hızla ele alarak şeffaf bir süreç yürütülmedir.

Küçük Başlangıçlar:

Büyük değişimler yerine, daha küçük ve kolay uygulanabilir değişim adımları ile başlayarak çalışanları sürece alıştırılmalıdır.

Değişime direnç, doğru yönetildiğinde aşılabilir ve çalışanların değişimi benimseyerek sürece katkıda bulunması sağlanabilir. Bu, kurumun uzun vadeli başarısı için kritik bir adımdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar