Kriz dönemlerinde markalar nasıl davranmalı?
Günümüz iş dünyasında krizler kaçınılmaz olmuştur. Gün geçmiyor ki, yeni bir krizle karşı karşıya kalmayalım. Ekonomik dalgalanmalar, jeopolitik belirsizlikler veya sosyal değişimler, markaların karşı karşıya kaldığı başlıca zorluklardır.
Ancak bu tür dönemlerde markaların nasıl hareket ettiği, uzun vadeli başarıları için belirleyici olabilir.
Kriz dönemlerinde markaların benimsemesi gereken stratejik adımlar neler olmalıdır?
-Şeffaf ve Dürüst İletişim kurulmalıdır
Kriz zamanlarında belirsizlik, tüketiciler ve çalışanlar için endişe kaynağı olabilir. Markalar, durum hakkında açık, net ve dürüst bir iletişim politikası izlemelidir. Bilgiyi saklamak veya yanıltıcı mesajlar vermek, müşteri güvenini sarsabilir. Örneğin, tedarik zinciri sorunları nedeniyle ürün teslimatında gecikmeler yaşanıyorsa, müşterilere net bir açıklama yapılmalı ve süreç hakkında bilgilendirme sağlanmalıdır.
-Müşteriye ve Çalışanlara Öncelik Verilmelidir
Krizde en önemli unsur, markanın çalışanlarını ve müşterilerini nasıl koruyacağıdır. Markalar, çalışanlarına iş güvenliği sağlamalı, gerekli destekleri sunmalı ve müşterilerine karşı empati göstermelidir. Örneğin, ekonomik kriz dönemlerinde çalışanlarını işten çıkarmak yerine kısa çalışma ödeneği gibi esnek çalışma modellerine geçiş yapan şirketler, uzun vadede daha güçlü bir çalışan bağlılığı oluşturabilirler.
-Değer Odaklı Pazarlama ve İletişim Faaliyetleri Kurulmalıdır
Kriz zamanlarında geleneksel satış odaklı pazarlama stratejileri yerine, güven ve dayanışma mesajları veren, marka değerlerini ön plana çıkaran bir iletişim dili benimsenmelidir. Örneğin, ekonomik durgunluk dönemlerinde bazı markalar, "Birlikte Daha Güçlüyüz" temalı kampanyalar düzenleyerek müşteri güvenini artırmayı başarmıştır. Agresif satış mesajları yerine müşteriye destek sağlayan, duygusal bağ kuran yaklaşımlar tercih edilmelidir.
-Çevik Davranılmalı ve Hızlı Adaptasyon Sağlanmalıdır
Krizler, ani değişimleri beraberinde getirir. Başarılı markalar, bu değişimlere hızlı adapte olabilen markalardır. Örneğin, perakende sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin hızla online satış modellerine geçiş yapması veya üretim yapan firmaların tedarik zincirinde esneklik sağlaması adaptasyonun önemini gösterir. Markaların hızlı karar alabilen ve değişime açık bir yapıda olması avantaj sağlar.
-Sosyal Sorumluluk Projelerine Ağırlık Verilmeli ve Toplumsal Katkılar Gündeme Alınmalıdır
Kriz dönemlerinde markaların yalnızca kendi çıkarlarını düşünmek yerine, topluma nasıl katkı sağlayabileceklerini değerlendirmesi gerekmektedir. Örneğin, doğal afetler sonrası birçok şirket, maddi yardım, ücretsiz hizmetler ve bağış kampanyalarıyla sosyal sorumluluk projelerine dahil olmuştur. Markalar, topluma fayda sağlayan inisiyatifler alarak hem itibarlarını koruyabilir hem de uzun vadeli müşteri bağlılığı oluşturabilirler.
-Finansal Dayanıklılık Sağlanmalı ve Proaktif Kriz Planlaması Yapılmalıdır
Kriz zamanlarında markaların finansal olarak sağlam bir duruş sergilemesi hayati önem taşır. Gereksiz harcamaların azaltılması, bütçe yönetiminin doğru yapılması ve olası risklerin öngörülerek bir kriz planının hazırlanması, şirketlerin uzun vadeli sürdürülebilirliğini sağlar. Ayrıca, markalar farklı gelir kaynakları oluşturarak krizlere karşı dirençli hale gelebilirler.
Kriz dönemleri, markalar için büyük zorluklar getirse de doğru stratejilerle bu süreçler fırsata dönüştürülebilir. Şeffaf iletişim, müşteri ve çalışan odaklılık, çeviklik, değer odaklı pazarlama ve finansal dayanıklılık gibi unsurlar, markaların krizleri yönetmesine yardımcı olur. Kriz dönemlerinde empati, güven ve toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket eden markalar, uzun vadede güçlenerek yollarına devam edebilirler.
Kaynakça
Coombs, W. T. (2017). Ongoing crisis communication: Planning, managing, and responding (5th ed.). Sage Publications.
James, E. H., & Wooten, L. P. (2022). The prepared leader: Emerge from any crisis more resilient than before. Wharton School Press.
Değerli ekonomim.com okurları,
ekonomim.com ekibi olarak Türkiye'de ve dünyada yaşanan, haber değeri taşıyan gelişmeleri sizlere en hızlı, tarafsız ve kapsamlı şekilde sunmak için çalışıyoruz. Bu süreçte sunduğumuz haberlerle ilgili eleştiri, görüş ve yorumlarınız bizim için çok değerli. Ancak, karşılıklı saygı ve hukuka uygunluk çerçevesinde, daha sağlıklı bir tartışma ortamı oluşturmak adına yorum platformumuzda uyguladığımız bazı kurallarımız bulunmaktadır.
Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (diğer okurlara yönelik olanlar da dahil) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık içermesi durumunda, yorum editörlerimiz bu yorumları onaylamayacak ve silecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar arasında aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemleri de yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur, bu nedenle bu tür yorumlar da ekonomim.com sayfalarında yer almayacaktır.
Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu kanıtlanamayan iddia, itham ve karalama içeren, halkı kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.
Markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmaz ve silinir. Aynı şekilde, bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmaz ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Diğer web sitelerinden alınan bağlantılar ekonomim.com yorum alanında paylaşılamaz.
ekonomim.com yorum alanında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan kullanıcıya aittir, ekonomim.com bu sorumluluğu üstlenmez.
ekonomim.com'de yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yer alan Kullanım Koşulları'nı ve Gizlilik Sözleşmesi'ni okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Kurallarımıza uygun şekilde saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun yorumlarınız için teşekkür ederiz.