Kredi kartlı harcamalar patlarken salgın da enflasyon da durmaz!...

Nevzat SAYGILIOĞLU
Nevzat SAYGILIOĞLU EKO ANKARA

Enflasyon salgını ile COVİD-19 salgını adeta birbiriyle yarış halinde at başı gidiyor.

İkisinin birbiriyle ne ilgisi veya ilişkisi var diye düşünmeyin.

İnsanlar AVM’lere, çarşı ve pazarlara hücum ettikçe ve çılgınlar gibi ödemelerinde kredi kartı kullanınca harcamalar artıyor. Artan harcamalar enflasyonu tetikliyor. Bu arada bir yandan virüs salgınını artırıyor.

Bankalar kredi kartı dağıtmak için her türlü promosyonu uygularken, teknoloji adına akıllı telefon üzerinden dakikasında kredi verirken piyasalar da hararet yapıyor ve dolayısıyla enflasyon belası bundan etkilenerek yukarı doğru başkaldırışını sürdürüyor.

Dilerseniz gelin şu kredi kartları ve banka kartları kullanımındaki sayılara bir bakalım.

Geçtiğimiz Haziran ayı sonu itibariyle ülkedeki kredi kartı sayısı 79,8 milyona, banka kartı adedi de 141,5 milyona yükselmiş. Dolayısıyla kartla yapılan harcamalar geçen yıla göre yüzde 42 artmış.

Bankalararası Kart Merkezi (BKM), yılın ilk yarısına ilişkin kartlı ödeme verilerini açıkladı. Buna göre, kartlı ödemeler hayatın her alanında tercih edilmeye devam ediyor. Vergiden bireysel emeklilik ödemesine, uzaktan alışveriş imkanı sunan e-ticaretten sigorta ödemelerine ve hatta kurban bağışlarına kadar birçok alanda kartlarla ödeme yapılabiliyor.

Tabii bunun sonucunda, teması ve para üstü derdini ortadan kaldıran, zaman kazandıran ve üzerimizde nakit taşımaya gerek kalmadan günlük hayatı kolaylaştıran kartlı ödemeler giderek yaygınlaşıyor.

BKM verilerine göre, haziran sonu itibarıyla Türkiye’de 79,8 milyon adet kredi kartı, 141,5 milyon adet banka kartı ve 50 milyon adet ön ödemeli kart kullanılıyor. 2020 yılının Haziran ayı ile kıyaslandığında kredi kartı sayısında yüzde 11’lik, banka kartı sayısında yüzde 3’lük, ön ödemeli kart adedinde da yüzde 43’lük artış yaşanmış. Toplam kart sayısı ise 271,3 milyon adede ulaşarak geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11 artış göstermiş.

Asıl artış kredi kartı sayısında yaşanmış değil, harcamalarda yaşanmış. Gerçekten de kredi kartları, banka kartları ve ön ödemeli kartlar ile yapılan toplam ödeme tutarı yılın ilk yarısında, 2020'nin aynı dönemine kıyasla yüzde 42 artarak 709 milyar lira olmuş. Yılın ilk altı ayında kartlı ödemelerin 588,6 milyar lirası kredi kartları ile yapılırken, 111,5 milyar lirası banka kartları ve 9,2 milyar lirası ise ön ödemeli kartlar kullanılarak yapılmış.

Kart türleri açısından bakıldığında; kredi kartı ile ödemelerde 2020 yılının aynı dönemine göre büyüme oranı yüzde 40, banka kartı ile ödemelerde yüzde 47, ön ödemeli kartlarla yapılan ödemelerde bu oran yüzde 236 olarak gerçekleşmiş.

Unutmayalım ki kartlı ödemelerde gerçekleşen yüksek büyümede, 2020’nin ikinci çeyreğinde salgının yoğun günlerinde alınan tedbirlerle beraber kartlı ödemelerde meydana gelen yavaşlamanın baz etkisi olmuş.

Şimdi kredi kartlı alış verişin sonuçlarına bir göz atalım.

Bir yandan bakıyorsunuz bankalar kart hizmetlerinden ve alış veriş komisyonlarından çok ciddi gelir elde etmiş oluyor. Bir yandan da esnaf, iş dünyası yapılan alış verişten dolayı salgın süresince yaşadığı sıkıntıdan kısmen kurtulmuş oluyor.

Ancak; karta sahip olmanın olağanüstü kolaylığı ve alış verişin dayanılmaz cazibesi iki önemli olumsuzluk yaratıyor.

Birincisi, enflasyon tetikleniyor ve fren tutmaz hale geliyor. Artık Merkez Bankası da yeni yılsonu enflasyon beklentisini yine yeniden yukarı doğru revize ediyor. Yani cebimiz kart sahipliğinden ve harcama kolaylıktan zarar görüyor.

İkincisi de insanların alış veriş yerlerine, çarşı ve pazara yönelmesiyle virüs salgını artıyor, yeni piklere doğru gidiş başlıyor. Dolayısıyla bu şekilde de canlar kaybolmaya başlıyor ve sağlığımız zarar görüyor.

Onun için ekonomi de sağlığımız da “…mış gibi” yapmayı kaldıramıyor ve etkileri tokat gibi yüzümüze çarpıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar