‘Korona'dan kulağımıza küpe
Atalarımız ‘bir musibet bin nasihatten yeğdir’ demiş. Yakın zamanda kurtulacağımızı umduğum Korona’dan iş alemi olarak alacağımız pek çok ders var. Aslında bunların çoğu sık sık tekrar ettiğimiz ifadeler. Belki de bu yüzden hayatımıza tam anlamıyla aktarmıyoruz. Aklıma gelen bazı örnekleri yazdım. Lütfen sizler de eklemelerinizi iletin, birlikte bir listemiz olsun.
(1) ‘Sular çekilince’ – Ünlü yatırımcı Warren Buffett “Kimin çıplak yüzdüğü sular çekilince anlaşılır” der. İyi zamanlarda cafcaflı sosyal sorumluluk projeleri yapan veya ne kadar güçlü olduğuyla övünen ama zor günde ortadan kaybolanları düşünelim. Elbette bugünlerde değer zincirine - kaynağı ölçüsünde - sahip çıkanların da kıymetini bilelim.
(2) ‘Nakit kraldır’ – Dilimize pelesenk olmuş bu ifadeyi bugünlerde tamamen idrak ediyoruz. Unutmayalım – şirketler kârsızlıktan değil nakitsizlikten batar. Nakit yönetimini önceliklerimizin başına koyalım. Sürekli güncellediğimiz 12 aylık nakit akım projeksiyonlarımız olsun.
(3) ‘Evden mi çalışacağız’ – Dijital dönüşüm konusunda onlarca konferansın, yüzlerce konuşmanın, binlerce makalenin beceremediğini korona yaptı. Online kabiliyetlerimizi olağanüstü durum tedbiri olmanın ötesine taşıyalım ve yeni hayatımızın parçası yapalım.
(4) ‘Borç yiğidin kamçısıdır’ – Böyle dönemlerde kamçı daha çok can yakıyor. Yükümlülüklerimize bütüncül bakalım (yazdığımız çekler, aldığımız avanslar, açık hesap borçlarımız, çalışan tazminatları). Bunların vadesini ve risklerini ayda bir gözden geçirelim. Muhakkak yeterli özkaynak tutalım. Yoksa sandalın devrilmesi işten bile değil.
(5) ‘Yumurtalar kaç sepette’ – Müşteri adedimiz ve profillerini (ödeme tipleri, bulundukları ülke, gelirlerini nereden kazandıkları) çeşitlendirilmiş bir portföy olarak yönetelim.
(6) ‘Hayatta olmaz!’ – Bugün virüs, yarın belki siber saldırı, öbür gün aklımıza gelmeyen başka bir şey ile tekrar sınanabiliriz. Risk haritası ve yönetimini ciddiye alalım. Yoksa bedel çok ağır olabiliyor.
(7) ‘İstişarede hayır vardır’ – Önce şirket içinde, sonra sektörümüzde ve en geniş çerçevede fikir almak, riskleri görmemize ve aksiyon almamıza imkan sağlar. Şirketimiz gıda veya tekstil sektöründe olsa da salgının nasıl bir seyir izleyeceği (tıp), kredilerin nasıl yapılandırılacağı (banka) veya evden çalışma için en uygun platformlar (teknoloji) hakkında fikir alabileceğimiz çevremizin olmalı.
(8) ‘Aynı gemideyiz’ – Çalışanlarımızla, tedarikçilerimizle, müşterilerimizle, finansörlerimizle ve hatta rakiplerimizle aynı gemide olduğumuzu sadece zor günde destek isterken hatırlamayalım. Dünyanın en büyük varlık yöneticisi (7 trilyon dolar, yani on tane Türkiye milli geliri) Larry Fink’in ‘Artık şirketlerin hissedar değeri yaratmanın ötesinde de rolü var. Tüm paydaşlara karşı da sorumlular’ mealindeki sözlerini düşünelim.