Konkordato mu? Finansal Yeniden Yapılandırma mı?

Kaan KİZİROĞLU
Kaan KİZİROĞLU Paylaşalım Büyüyelim

23 Ekim 2023 tarihli yazımda, aynı yılın Temmuz ayında yürürlükten kalkan 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun geçici 32. maddesinde düzenlenen Finansal Yeniden Yapılandırma (‘FYY’) hükümlerinin uzatılmasının Konkordatoların önünün alınması açısından çok gerekli olduğu ifade etmiştim. Böyle bir kanuna sahip olmanın Türkiye için şans olduğunu da söylemiştim. Nitekim 28 Aralık 2023’de, ilgili kanun, 2 seneliğine uzatıldı.

Bu tarihin hemen ertesinde de FYY başvuruları başladı. Likidite sıkıntısı yaşayan birçok şirket, Konkordatoya başvurmak yerine FYY koruması altında finansal yeniden yapılandırmasını gerçekleştiriyor. Sadece bizim halihazırda gerçekleştirmekte olduğumuz finansal yeniden yapılandırmaların toplamı 4.5 milyar dolar düzeyinde.

Fakat kanunun çıkması yetmedi. Belki kanunun borçlular tarafından çok bilinmemesinden belki de Konkordatoya başvurmanın kolay bir çözüm olarak görülmesinden dolayı, Konkordato başvuru sayısında artış görüyoruz.

Sokakta, dükkanda, toplantılarda, gazetelerde, iş insanları arasında artan Konkordatolar ve karşılıksız çıkan çekler gündemin birinci konusu. Konkordato başvuru sayısı geçen senenin bu döneminden çok daha fazla.

Yurt içi talepte içinde faiz artışları nedenli daralma, ticarette nakit döngüsünün yavaşlaması,

ticari borcu olanların mümkün olduğunca ödemelerini geciktirmesi - tahsilat sorunları, dünyada düşüşe geçmesi beklenen faiz oranlarının halen yüksek kalması, yurtdışı pazarların ve talebin beklenenden daha yavaş toparlaması, kısa vadeli borcu olan şirketlerin yüksek faiz maliyetlerini karşılayamaması, şirketlerin likiditede sıkıntı hissettiklerinde çok da detaylı analiz yapmadan doğrudan Konkordatoya başvurmasına neden oldu.

Bu yazıyı yazmamın en önemli nedenlerinden biri Türkiye’nin göz bebeklerinden, birçok yabancı şirketin ortaklık yapmak istediği, büyük gelecek vaat eden şirketlerinden birinin de geçenlerde Konkordatoya başvurmuş olması.

Konkordato süreci planlı, bir strateji çerçevesinde ve düzgün yönetilirse bir çözüm olabilir; ancak bunu yapamazsanız iflasla sonuçlanır. Konkordatoya başvurup çıkabilen şirket oranı yüzde 50’nin altında.

Konkordatoya başvurmadan öncelikle şirketinize şu testi gerçekleştirin ve Konkordato mu, FYY  mi kararınızı buna göre verin.

1) Önümüzdeki dönemde bankalara hiç faiz ve ana para ödemezsem, işletmemi bu düşük tahsilatta ve düşen karlılık ve ciroda devam ettirebiliyor muyum? Öyleyse FYY düşünün,

2) Ek işletme sermayesi ihtiyacım var. Elimde teminata verilmemiş şirket dışında teminatlarda var ama bunlarıda şirketin içine koyarsam tümü gider diye korkuyorum. Öyleyse FYY düşünün,

3)  Elimde satıp işletmeme sermaye olarak koyabileceğim mallar var ama fiyatlar düşük ve sıkıntıda olduğumu bildikleri için alıcılar ya fiyatı öldürüyor ya da bekliyor? Öyleyse FYY düşünün,

4) Şirketiminin likidite sıkışıklığı geçici bir dönem. Önemli tahsilatları yapamadığımız için sıkıntıdayız yoksa temelde bir problem yok. Öyleyse FYY düşünün,

5) Talep yavaşlamasına yeni yatırımda yakalandım ya da yatırımım tahminimden uzun sürdü. Yeni yatırım henüz hayata geçmedi ve üretemedim. Yatırımı kısa vadeli borçla yaptım. Zamanım olursa üretime geçip, satıp, para kazanıp borcumu öderim. Öyleyse FYY düşünün,

6) Ürünlerimizin karlılığı ve ürünlerimize olan talep geçici olarak düştü, kalıcı değil. Öyleyse FYY düşünün,

7)  İşlerimizi devam ettirmek için ek teminat mektubu limitine veya akreditife ihtiyacımız var. Öyleyse FYY düşünün,

8) Ticari borçları tutabilecek durumda değilim. Bankalara ana para ve faiz ödemesemde ne elimde satıp içeri koyabilecek gayrimenkul veya stokta malım var ne de tahsilatını beklediğim alacaklarım var.  Her gün hacizler başladı ve üzerime gelecekler.

Ticari borcunuzun olduğu şirketler de sizin Konkordato yapmanızı istemez, çünkü en az 2 senelik bir bekleme süresine girecekler. Bu nedenle onlarla da vade uzatımı konusunu müzakere edebilirsiniz. Konuyu tekrar değerlendirin. Baktınız çıkış yolu yok; o zaman Konkordato yapmanız doğru bir yol olabilir.

Konkordato çok mecbur kalınmadıkça yapılmasını tercih etmediğimiz, yapıldığında ise çok düzgün ve dikkatli şekilde yönetilmesi gereken bir süreç. Bu esasen, ticari borçlarınızı ve finansal borçlarınızı belli bir süre ödemediğiniz, kanuni korumaya girdiğiniz, şirketinizin yönetimini Konkordato bitene kadar mahkemenin atadığı kayyumlarla birlikte yaptığınız bir süreç.

Konkordatonun Amerika’daki karşılığı Chapter 11 ve iyi uygulandığında şirketler Konkordatodan rehabilite olup da çıkabiliyor. 2008 krizinde Amerika’da General Motors Chapter 11’a girdi ama çok hızlı bir şekilde çıktı.

Konkordato çok dikkatli yapılmalı. Konkordatoya girdiğinizdeki yol haritanız belli olmalı. Kanunen size sağlanan koruma şemsiyesi altında şirketin faaliyetlerinizi gerçekten nasıl iyileştireceğinizi ve bugünkünden daha iyi yapabileceğinizi bilmeniz gerekiyor. Konkordatoya başvururken mahkemeye verdiğiniz iyimser planı değil gerçek planı kafanızda oluşturmuş olmanız ve Konkordatoya öyle başvurmuş olmalısınız. Yoksa Konkordatonuz iflasla sonuçlanabilir.

FYY gibi bir imkan varken likidite sıkıntısına girmiş şirketlerin bu imkanı kullanmalarını tavsiye ederiz. Bu şirketler FYY ile yapılandıktan bir iki sene sonra imkan olursa halka arz veya yeni bir ortakla sermaye yapılarını kuvvetlendirebilirler. FYY ile zaman kazanırlar. Uykusuz geceler, emek, alın teri ve zorluklarla kurulmuş birçok çalışana aş ekmek veren şirketlerimiz, böylelikle hayatlarına devam edebilir.

Ülkemiz yabancı yatırımcıların ilgi alanına tekrar girmiş durumda. Birleşme ve devralma işlemlerinin 2025’te artacağını düşünüyoruz ve kendi takımımızı da kuvvetlendiriyoruz. FYY ile nefes almış şirketler 2025’te belki çok daha iyi koşullarda faaliyetlerine devam edebilecekler ve ortaklık görüşmeleri yapabilecekler.

Karar vermeden bir daha düşünün.

Sağlıcakla kalın.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Eğlence ve deneyim turizmi 13 Haziran 2024
Konkordato 23 Ekim 2023
İnsan Madeni 18 Eylül 2023