Kıymetli madenleri nasıl bir 2021 yılı bekliyor?

Doğukan ÇİÇEK
Doğukan ÇİÇEK Troy Kıymetli Maden Tic. A.Ş

İnsanlık tarihinde özel bir yeri olacak 2020 yılı geride kalırken, piyasalar açısından da oldukça dikkat çekici bir yılı tamamladık. Altın ve gümüş, piyasa hareketlerinden nasibine düşeni alarak yıl boyunca volatilitesi yüksek bir grafik çizdi. Pandeminin başlamasıyla birlikte altın güvenli liman olma özelliğiyle öne çıkarken, sonrasında oluşan panik havasının kurbanı oldu. Panik halindeki piyasa nakde geçme arzusundan sarı maden de payına düşeni aldı. Fakat bu paniği ortadan kaldıran hamleler, çok geçmeden hükümet ve Merkez Bankalarından geldi. Hükümetler mali teşviklerle, Merkez Bankaları genişlemeci politikalarla piyasaları destekledi. Bu yaşananlar ışığında piyasalar hızla toparlanırken, pandemi karamsarlığından kaçınmak isteyen yatırımcıların da altına olan desteği ile sarı maden 2075 dolar/onsla tarihi zirveyi kaydetti. Ancak; yıl sonu yaklaşırken pandemiyi bitirecek olan aşıların beklendiğinden hızlı ve olumlu sonuç vermesi hisse senedi piyasalarına coşku, altın fiyatına sert satış getirdi. Aşının, pandeminin önünü kesmeye yardım edecek bir çözüm olma ihtimali belirmişti. Elbette ki aşının ekonomileri birden iyi etmesi mümkün değildi. Bu yüzden altındaki satışa rağmen yatırımcısının pozisyonlarından vazgeçmek yerine artırarak tutuyor olması, beklentilerinin hala devam ettiği anlamına geliyor. Yılsonuna doğru yaşanan bu gelişmelere rağmen altın, yılı yüzde 25 kazançla tamamlamayı başardı.

Geçtiğimiz yılı bu şekilde özetleyebilirken, 2021 yılının nasıl olacağına dair öngörüde bulunacak olursak; piyasalar aşının bulunmasıyla birlikte küresel ekonomide güçlü bir toparlanmanın olacağı ve geçen yıl büyümede kaybedilen ivmenin yeniden kazanılacağı yönünde bir beklenti içerisinde. Bu beklenti doğrultusunda büyümede yaşanacak toparlanma emtiaya olan talebi de arttıracaktır. Artan taleple birlikte emtia fiyatları açısından pozitif bir yıl bizi bekliyor olacak. Altın ve gümüş, pandemi ortamında 2020 yılının güvenli limanları olarak öne çıkmışken, 2021 yılında da bu görevlerini üstlenmeye devam edeceklerdir. Bunun yanı sıra FED’in ortalama enflasyon hedeflemesine geçmiş olması, genişlemeci politikalarını 2021 yılında da sürdüreceği anlamına geliyor. Diğer taraftan Avrupa, Japonya ve Çin gibi önemli Merkez Bankaları tahvil alım programlarını genişleterek, gevşek para politikasına devam ederken bu tutumlarını 2021 yılında da sürdürecek olmaları altın fiyatlarını destekleyen diğer bir unsur olarak öne çıkıyor.

2020 yılı için gümüşe ayrı bir yer ayırmak gerek, beyaz maden yılın en çok değer kazanan kıymetli madeni olarak öne çıkarken, 7 yıl sonra 29 dolar/ons seviyesinin üzerini kaydettiği bir yılı geride bıraktı. Gümüşü aynı zamanda volatilite açısından da en öne çıkan kıymetli maden olarak değerlendirmek doğru olur. 11,64 dolar/onsla yılın en düşük seviyesini kaydeden beyaz maden, 26,40 dolar/onstan yılı tamamlamayı başararak önceki yıla kıyasla yüzde 48 kazancı hanesine yazmış oldu. 2021 yılında ise Gümüşün durmaksızın yoluna devam edeceği beklentisini koruyoruz. Öncelikle küresel çaptaki parasal genişleme politikalarından pozitif yönde etkilenmeye devam edecek olan beyaz maden, yeşil enerjiye artan ilgiden dolayı endüstriyel talebin yükselecek olmasıyla daha da yukarı gideceğine işaret ediyor. Güneş enerjisinde hammadde olarak kullanılan gümüşe gelecek ilave talep artışı, diğer bir pozitif etki olarak karşımıza çıkacak.

Platine geldiğimiz zaman, pozitif bir yıl geride kalmış olsa da kazancı diğer kıymetli madenlere kıyasla düşük kaldı. 1083 dolar/ons seviyesine kadar uzanan platin, son dört yılın en yüksek seviyesini kaydettiği bir yılı geride bıraktı. 1073 dolar/onstan yılı tamamlayan platin, önceki yıla kıyasla yüzde 11 kazancı hanesine yazarak yılı tamamladı. Platinin maden üretim maliyetlerinin dünya ortalamasını, pandemi öncesi dönem için 750 usd/ons olarak düşündüğümüz zaman üzerine eklenecek olan operasyon ve finansman maliyetleriyle bulunduğumuz seviyeleri cazip fiyat olarak görmeye devam ediyoruz. Aynı zamanda Platin, dünyanın 2030 yılı yeşil ekonomi vizyonu arayışında önemli bir kahraman olabilir. Yakın gelecekte hidrojen yakıt hücresi teknolojisinin baş kahramanlarından biri olarak yerini alabilir. Bu beklentilerle birlikte platine dair görüşümüzün pozitif yönlü olduğunu belirtmek isteriz.

Paladyum rekor seviyeler kaydederek başladığı 2020 yılını rekorla tamamlayamasa da diğer kıymetliler gibi yılı yeşilde kapatmayı başardı. Paladyumun pandeminin etkisiyle daralan otomobil pazarının etkisini hissetmesine karşın toparlanması çok uzun sürmedi. Yılı 2445 dolar/ons seviyesinden tamamlayan paladyum, önceki yıla kıyasla hanesine yüzde 25 kazanç yazdığı bir yılı geride bıraktı. 2021 yılında toparlanacak olan küresel büyümenin yanında otomotiv sektöründeki büyümenin de etkisiyle paladyumun da pozitif bir yıl yaşayacağı beklentisini taşıyoruz.

Bu gelişmeler ve beklentiler doğrultusunda tüm kıymetli madenler için 2021 yılının pozitif yönde devam edeceğine dair görüş bildiriyoruz. Aşağıda görüşlerimizin detaylarını paylaşıyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar