Kirkor Divarcı’dan Elon Musk’a uzay merakı

Şeref OĞUZ
Şeref OĞUZ ÖNERİ - YORUM

İstikbal, istiklal ve istikrarın yeni adresi var; gökyüzü… Sınırsızlık tanımıyla uzay... Biz de nihayet Türkiye Uzay Ajansı’nı birkaç yıl önce kurabildik. Amaç; rekabetçi sanayinin gelişmesine zemin, milli çıkarları uzayda korumak ve bu yeni varoluş alanında ülkemize yer açmak…

Aslında uzaya ilgimiz; 17’nci yüzyılda barut dolu haznesiyle havaya ilk kez bir roket fırlatan Türk bilim insanı Lagari Hasan Çelebi oldu. Sonraki en ciddi denememiz, Bandırma Feza Kulübü’nün tutkulu gençleriydi ve Kirkor Divarcı liderliğinde Marmara-1’i 900 metre yukarıya taşımışlardı. Hem de Rusların meşhur Sputnik-1’in fırlatılışından tam 2 yıl sonra…

Ancak ne Lagari’nin ne de Divarcı’nın projelerini sürdürebildik. Ta ki son 3 yıla dek… Türkiye’nin “gençlerin ayağını yerden kesen” ilk festivali olan Teknofest’in katılımcıları, Tuz Gölü’nde roket denemeleriyle gündeme gelince; “bu defa durdurulamayacağız” diye sevinmiştim.

Biliyorum ki şu anda Türk analar çoktan Gökmen’lerini doğurdu. Biz henüz onları bilmesek ve bulmasak da onlar aramızda… Uzay Ajansımız kendi gökyüzü kâşiflerimizin bilinmesi, bulunması için en önemli araç olacak ancak geç kalıyoruz.

Elon Musk’un Falcon 9’u astronotları bırakıp geri döndü ve dünyada uzay dolmuşçuluğunu başlattı bile. Üstelik uzayı, devlet tekelinden alıp özel sektörün faaliyet alanına sokarak…

SENİ UZAYA ANCAK KENDİ GÖKMEN’İN TAŞIR

Sen taşımalısın. Uydu yapmak iyi de onu yörüngeye taşımak, uzay yarışında bir üst lige geçmektir. Uzay, yeni zenginlik alanı ise bizim özel sektörün de ilgisini çekebilmeli. İnanıyorum ki kafalarımızı betona gömmek yerine yukarı kaldırsak göklere baksak, başaracağız. Savunmada Selçuk Bayraktar bunu yaptı. Uzayda neden yapmayalım? Bize gereken; içimizdeki gökmenlere (astronot kelimesi yerine önerimdir) fırsat tanımak, onların yolunu açmak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar