Kamu kurumları reklam yapabilir mi?
Ahmet ARSLAN- CPA, MBA
Bilindiği üzere, kamu kurumları sundukları hizmetlerin ve yaptıkları faaliyetlerin kamuoyuna duyurulması adına tanıtım faaliyetleri yapabilmektedir. Söz konusu tanıtım faaliyetleri kurumların resmi internet sitelerinde yapılabildiği gibi halka açık alanlarda tabela, billboard, afiş vb. araçlarla da yapılmaktadır.
Bununla birlikte, son yıllarda gerek televizyonlarda kamu spotları şeklinde gerekse başka şekillerde maliyeti oldukça yüksek olan reklam ve tanıtım faaliyetlerinin de yapıldığı görülmektedir. Kamu idarelerince yapılan söz konusu reklamların büyük bir kısmı siyasi propaganda veya idarecilerin şahsına ilişkin içerik taşıyabilmektedir.
Her ne kadar kamu spotu şeklindeki reklamlar televizyon kanallarında ücretsiz olarak yayınlansa da reklam filminin yapımı ciddi bir maliyet gerektirmektedir.
1- Kamu idareleri reklam hizmeti satın alabilir mi?
Kamu idarelerince ne tür mal ve hizmet satın alınabileceği 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nda düzenlenmiş bulunmaktadır.
Söz konusu kanunda “tanıtım” hizmet kavramının tanımı içinde yer almakla birlikte “reklam” söz konusu kavramın tanımı içinde yer almamaktadır. Bu durumda, kamu idarelerinin reklam hizmeti satın alamayacağı ve dolayısıyla böyle bir hizmet için devlet bütçesinden ödeme yapılamayacağı anlaşılmaktadır.
Bu noktada, her ne kadar reklam ve tanıtım birbirlerinin yerine kullanılmakta ise de reklam ile tanıtım arasında şu önemli farklar bulunmaktadır:
1- Reklamcılık, bir ürün veya hizmeti hedef kitleye satmak amacıyla yapılan bir tür tanıtım faaliyeti iken, tanıtımlar bir marka, ürün veya hizmet hakkındaki bilgileri mümkün olduğunca çok kişiyle paylaşmak veya farkındalığı artırmak için çeşitli iletişim faaliyetlerini ifade eder.
2- Reklam, müşterilerin dikkatini bir ürün veya hizmete yöneltirken, tanıtım bir markaya, ürüne veya hizmete ilgi, farkındalık ve ilgi alanı yaratan bir dizi etkinliği içerir. Reklamlar esas olarak bazı belirgin hedefler için kullanılır.
3- Reklam tek yönlü iletişimi içerirken, tanıtım iki yönlü iletişimi içerir.[1]
4- Reklam özel olarak tasarlanmış bir içerik olduğu için maliyeti tanıtımın maliyetinden çok daha yüksektir.
Bu bağlamda, örneğin yapılan kamu idarelerince bir bina veya altyapı yatırımının tamamlanmış olduğu ve halkın hizmetine sunulmuş olduğuna ilişkin olarak yazılı ve görsel basına verilen açıklamalar tanıtım iken, söz konusu tanıtımda belli bir kamu kurumu ile söz konusu kurumun başındaki siyasi ve idari kişilerin ön plana çıkarılması reklam mahiyetindedir.
Öte yandan, her ne kadar 4734 sayılı Kanun’da “Hizmet” kavramının tanımı içinde “ve benzeri diğer hizmetler” de sayılmış ise de konuya ilişki olarak Kamu İhale Genel Tebliği’nde; “Anılan maddede ismen sayılmayan ve mal alımı veya yapım işi niteliği taşımayan işlerin “benzeri diğer hizmetler” kapsamında ihale yoluyla alınıp alınamayacağının; ilgili mevzuatında, alım konusunun idarenin görev alanında olup olmadığı, söz konusu işin ihale yoluyla yaptırılmasına engel olan bir düzenleme bulunup bulunmadığı hususlarının değerlendirilmesi suretiyle belirlenmesi gerekmektedir.” denilmektedir.
Reklam faaliyeti hiçbir kamu kurumunun görev alanında bulunmadığı için söz konusu hizmetin “diğer hizmetler” kapsamında satın alınması ve dolayısıyla böyle bir hizmet için devlet bütçesinden ödeme yapılması yasal olarak mümkün değildir. Kaldı ki, kamu kurumları kamu hizmetlerini sunmakla görevli ve yükümlü olup, bu görev ve yükümlülüklerini reklam yoluyla açıklamalarına gerek bulunmamaktadır.
Son olarak, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda “Kamu idarelerine bütçeyle verilen harcama yetkisi, kanunlarla veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle düzenlenen görev ve hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla kullanılır.” denilmektedir.
Söz konusu kanun hükümlerine göre de, kamu hizmeti olmayan reklam harcamaları için devlet bütçesinden harcama yapılması yasal olarak mümkün değildir.
Belediyeler açısından ayrıca bakıldığında ise 5393 sayılı Belediye Kanununda tanıtım giderlerinden söz edilmekle birlikte reklam giderlerinden söz edilmemektedir.
2- Konuya ilişkin idari düzenlemeler
İlk olarak, 30 Haziran 2021 tarihinde yayımlanan “Tasarruf Tedbirleri” konulu 2021/14 sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’nde; “Kamu kurum ve kuruluşlarınca mevzuattan kaynaklanan zorunluluklar gereği yapılan veya kurum faaliyetleri ile doğrudan ilgili olan tanıtım giderleri hariç olmak üzere basın ve yayın organlarına ilan-reklam verilmeyecektir” denilmektedir.
Söz konusu yasal düzenleme reklam harcamalarını açıkça yasaklamaktadır.
Belediyelerce yapılan reklam faaliyetleri ile ilgili olarak ise İçişleri Bakanlığı’nca yayımlanan genelgelerde;
“1- Belediyelerce gerçekleştirilecek tanıtım faaliyetlerinde belde halkının algılaması dikkate alınarak pozitif algılamayı sağlayacak şekilde beldenin tanıtımı esas alınacak, belediye başkanının şahsi tanıtımının yapıldığı düşüncesine sebebiyet verebilecek uygulamalardan özenle kaçınılacaktır.
2- Yol ve kaldırım yapımı, asfalt yenilenmesi ve çevre düzenlemesi gibi rutin hizmetler için tanıtım yapmak yerine bilgilendirme gereken hizmetler belirlenerek bu hizmetler için tanıtım yapılacaktır.
3- Yapılacak tanıtım faaliyetlerinde kişiler değil, hizmet ve faaliyetler ön plana çıkarılacaktır.
4- Belediyelere ait reklam panolarında kutlama mesajları yayınlanırken belediye ya da yapılan hizmetler yerine belediye başkanının adı ile fotoğrafının ön plana çıkarılması biçimindeki uygulamalardan kaçınılacaktır.
5- Genelge hükümleri tüm belediyelerce hassasiyetle uygulanacak, Genelgenin uygulanmasında gerekli gözetim ve denetim, ilgili valilikler ve Bakanlık denetim elemanlarınca gerçekleştirilecektir”
denilmektedir.
Öte yandan, belediyelerce reklam ve tanıtım harcamaları temsil ağırlama bütçesinden yapılmakla birlikte Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama Ve Tören Giderleri Yönergesi’ne ne tanıtım faaliyetine ne de reklam faaliyetine yer verilmiştir.
Bu nedenle, reklam harcamalarının söz konusu bütçeden yapılması da yasal olarak mümkün değildir.
3- Reklam harcamalarına ilişkin Sayıştay’ın yaklaşımı
Kamu kurumlarınca yapılan reklam harcamalarıyla ilgili olarak Sayıştay’ca yapılan denetimler sonucunda düzenlenen denetim raporlarında; reklamın genellikle piyasada rekabet avantajı elde etmek amacıyla kullanılan bir araç olduğu ve kamu idarelerinin kamu hizmetinden ibaret olan faaliyetlerinin genellikle tekel niteliğinde bulunması nedeniyle kamu idarelerince reklam yapmasını gerektiren herhangi bir ticari gerekçenin bulunmadığı belirtilmektedir.
Dolayısıyla, tanıtım olarak adlandırılan ve fakat yapılan denetimlerde içerik bakımından reklam niteliğinde bulunduğu anlaşılan harcamalar görevliler adına kamu zararı olarak tespit edilir.
Sonuç
Kamu hizmeti ve faaliyetlerinin kamuoyuna duyurulması ve farkındalık oluşturulmasından ibaret olan tanıtım faaliyetlerinin içerik olarak kamu hizmeti ve faaliyetlerinden ziyade bir kurumu ve kurumun başındaki kişileri tanıtmaya, onları ön plana çıkarmaya yönelik olması halinde tanıtım faaliyetinden değil, reklam faaliyetinden söz edilir.
Yukarıda açıkladığımız yasal ve idari düzenlemeler kamu idarelerince reklam faaliyeti için devlet bütçesinden harcama yapılmasına izin vermemektedir.
Kamu kurumlarınca kamu kaynakları kullanılarak yapılan reklam faaliyetleri kurumun başındaki siyasi ve idari kişiler lehine haksız rekabet yaratmakta olup, böyle bir uygulama etik açıdan da sorunludur.
Bu nedenle, denetim otoritelerince yapılan denetimlerde harcama yapılan hizmetin içerik bakımından reklam mahiyetinde olduğunun tespit anlaşılması halinde söz konusu yersiz harcama görevliler adına kamu zararı olarak tespit edilir.
[1] Kaynak: currentworks.com.tr