İyiyiz iyiyiz, yabancının satacağı kağıt, çıkaracağı döviz kalmıyor!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ

Bu gidişle "Yabancı yatırımcı satış yapar da ya döviz çıkarırsa" kaygımız hiç kalmayacak. Çünkü yabancının elindeki Türk menkul kıymetleri neredeyse tükendi.

Yabancının elinde yalnızca 7 milyar dolarlık DİBS kaldı, hisse senedi stoku ise 24 milyarın üstünde. Hisse senedi stokunun çok daha aşağılara gitmesi beklenmemeli.

Yurtdışında yerleşiklerin ya da kısaca yabancıların Türkiye’deki menkul kıymet portföyleri temelde iki kalemden oluşuyor; hisse senedi ve devlet iç borçlanma senedi. Özel sektörün ihraç ettiği kağıtlar da var ancak bunlar ihmal edilebilir düzeyde. İşte hisse senedi ve iç borçlanma senedinde son yıllarda ve özellikle bu yıl öylesine bir çıkış var ki, bu gidişle yabancının satacağı kağıt, dolayısıyla Türkiye’den çıkarabileceği döviz kalmayacak.

Merkez Bankası verilerine göre 3 Temmuz itibarıyla yabancıların elinde 24.6 milyar dolarlık hisse senedi ve 7.1 milyar dolarlık devlet iç borçlanma senedi var.

Yabancıların hisse senedi portföyü daha ılımlı bir seyir izliyor. İç borçlanma senedi stokunda ise çok hızlı bir gerileme yaşanıyor.

Yabancıların Borsadaki payı ancak uzun yıllar sonra yüzde 50’nin altına düştü. (Dünya 3 Temmuz 2020)

Oysa yabancıların iç borçlanma senedindeki payı mayıs sonu itibarıyla yüzde 4.3’e kadar gerilemiş durumda. (Dünya 8 Temmuz 2020)

Yabancı yatırımcıların hisse senedi portföyünde mayıstan sonra bir artış gözleniyor; ama bu yabancıların alım yapmasından değil hisse senedi fiyatlarının yükselmesinden kaynaklanıyor.

Zaten yabancılar satış yapmaya devam ediyor. Merkez Bankası’nın dün açıkladığı verilere göre yabancılar 26 Haziran-3 Temmuz haftasında 94.5 milyon dolarlık daha satış yaptı ve yılbaşından 3 Temmuz’a kadarki toplam satış böylece 4 milyar 54 milyon doları buldu.

Yabancılar geçen hafta ise DİBS’te 21.4 milyon dolarlık alım gerçekleştirdi. Bu alımın fazla önemi yok; yılbaşından 3 Temmuz'a kadar olan toplam DİBS çıkışı 6 milyar 985 milyon dolar düzeyinde.

Artık daha çok döviz çıkmaz!

Hele hele devlet iç borçlanma senedinde... Yabancının döviz çıkarabilmesi için iç borçlanma senedi satması gerekir. Sata sata tüketti zaten elindeki senetleri, kaldı 7 milyar dolarlık senet. Onu da satıp bitirdi mi, “Yabancı çıkmak isterse dövizi nereden bulacağız” kaygımız da sona erer!

Hisse senedinde ise yabancının elinde daha yüklü bir miktar var. Ve hisse senedi miktarı hiçbir zaman DİBS kadar gerilemez, böyle bir beklenti çok yanıltıcı olur.

Profesyonel yatırımcılar açısından, ki yabancıların neredeyse hepsini o kategoride düşünmek gerekir, hisse senedi piyasasında dalgalanmaları yakalayıp çok iyi kârlar elde etmek mümkün. Dolayısıyla yabancılar hiçbir zaman portföylerini çok daha aşağı çekmezler.

Portföy değişiminden giriş-çıkış hesaplanamaz

Sık düşülen bir yanlış var. Yabancının örneğin 2019 sonundaki hisse senedi stokunu son verinin oluştuğu 3 Temmuz’la kıyaslayarak aradaki farktan yola çıkıp bu miktarda çıkış olduğu sonucuna varmak tümüyle yanlış bir yaklaşım.

Bu tarihler itibarıyla stok farkı 8.8 milyar dolar. Oysa bu dönemde yabancının sattığı tutar 4.1 milyar dolar.

Stokun düzeyini hisse senedi fiyatı ve kur belirler. Oysa Merkez Bankası'nın açıkladığı net giriş-çıkış, fiyat ve kur hareketlerinden arındırılmış tutarı gösteriyor.

Daha önce de verdiğimiz bir örneği tekrarda yarar var:

Bir yabancı yatırımcı piyasa değeri 10 lira olan 100 hisse senedine sahipse portföyü 1.000 lira, dolar kuru da 5 liraysa bu portföyün döviz karşılığı 200 dolar.

Örneğin bir ay sonra... 100 hisse senedi sabit, fiyat yine 10 lira, ama kur 6 liraysa artık portföy 166 dolar.

Ya da tersi, 100 hisse senedi sabit, fiyat 15 lira, kur 7 lira, portföy artık 1.500 lira, döviz cinsinden ise 214 dolar.

Stok her seferinde değişiyor ama yabancı hala 100 hisse senedine sahip.

Dolayısıyla stok yalnızca yabancının satabileceği senetlerin o tarihteki tutarını gösteren bir değerdir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar