İyimserlik rüzgarı ve kuşkular…
Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanlığına atanması sonrası, Merkez Bankası Başkanlığına Dr. H. Gaye Erkan getirildi. Şimşek görevi devralırken “Rasyonel, öngörülebilir politikalara dönüleceğini” açıkladı. Guvernör Dr. Erkan Haziran ayı PPK toplantısına 22 ay sonra faiz artışına gidip, repo faizini 8,5 puandan 650 baz puan artırarak 15’e yükseltti. Temmuz PPK’sında 250 baz puan artırarak politik faizi % 17,5’e çıkarttı. Bu karardan hemen sonra Merkez Bankası’nın üç başkan yardımcısı görevden alınarak, yerlerine Erkan’ın mezun olduğu Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun Doç. Dr. Cevdet Akçay, Hatice Karahan ve Fatih Karahan atandı. Bunlar içinden Dr. Yılmaz’ı hem akademisyen, hem de Yapı Kredi’nin başekonomisti olarak, Karahan’ı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın ekonomi danışmanı ve Yeni Şafak yazarı olarak tanıyoruz.
Merkez Bankası Başkanı Dr. Erkan enflasyon raporunu açıklarken, tahminleri ve beklentileri yükseltti. Yıl sonu enflasyon beklentisini iki kat arttırarak %58 olarak açıkladı. Ama, 2024 beklentisinin %33 ve 2025 beklentisinin %15 öngörüldüğüne açıklamasında yer verdi. Bu gelişmeler, piyasalarda hemen iyimserlik rüzgarının esmesine yol açtı. Türkiye’nin CDS Risk İndeksi 2023 Haziran’ında 700 puanı gördükten sonra, 400 puana kadar geriledi.
Son günlerde iş insanlarıyla yaptığım sohbetlerde, KDV-ÖTV ve vergi artışları yanında yeni ekonomi yönetiminin aldığı kararların değerlendirilmesini yapıyoruz. EKONOMİ’ye yakın bir sanayici dostumun değerlendirmesi ilginç:
Bu yeni ekonomi yönetiminde yer alan isimleri liyakatli buluyorum. Aldıkları ilk kararlar ve açıklamalar da rasyonaliteye uyuyor. Ama asıl değişmesini beklediğim, Cumhurbaşkanı’nın bizim bugünlerin zorluklarını yaşanmasına neden olan örneği görülmemiş, ’faiz neden enflasyon sonuçtur’ söylemine dayanan düşüncesi. Korkum, rasyonel politikaların sonuçlarını beklemeden Şimşek’i görevden alıp “suçlu” ilan ederek kendi teorisini yeniden hayata geçirmesi.
Bu ve benzeri değerlendirmelere son günlerdeki sohbetlerimde çok tanık oldum.
Unutmayalım, liyakatte istikrar, ekonomi politikasının kilit taşıdır.
Günün notu: The Economist dergisi Macron’un Sanayi ve Ekonomi Bakanı Le Maire’in 6 yıllık kesintisiz görev süresini “Fransa’nın büyüme başarısının ardındaki olay” olarak lanse ediyor, bundan ders çıkarılamaz mı?