İTO İhracata İlk Adım Programı
İstanbul Ticaret Odası ( İTO ) 2005 yılından bu yana yapılan ancak son birkaç yıldır ara verilen İhracata İlk Adım Programı’nı ( İİAP ) Başkan Şekip Avdagiç’in kararıyla 2019 yılı başında yeniden hayata geçirmişti.
İTO yönetiminin 2020 yılında da bu programı sürdürme kararı ile bazı İTO üyesi firmalar İhracata İlk Adım ( İİAP ) çalışmalarından yararlanma olanağı bulacak.
Programa kimler katılabilir?
• İstanbul Ticaret Odası üyesi, hizmet üreten ve/veya herhangi bir üretim yapan firmalar programa başvurabilir.
• Bu firmaların, hiç ihracat yapmamış olmaları ya da ihracat yapmışlar ise ihracatlarının, firmanın 2019 cirosunun %10’unu geçmemiş olması ya da 100 bin ABD Doları’nın altında olması gereklidir.
• Bu firmaların aynı zamanda en fazla 250 çalışana sahip olarak KOBİ tanımı içerisinde kalıyor olmaları aranmaktadır.
Bu tanımlara uyan firmalar İhracata İlk Adım Programı’na başvurmaya uygundur.
Program, 4 ay süresince her firmaya İİAP çerçevesinde 64 saat boyunca danışmanlık verilmesi şeklinde uygulanacaktır. Firmalara atanan dış ticaret uzmanları, program süresince firmalara giderek onların kendi yerlerinde danışmanlık hizmeti verecektir.
Danışmanlık çalışmaları 2020 başında başlatılacak olup katılımcı kontenjanı kısıtlıdır.
Aralık ayı ortasına kadar alınacak olan başvurular, başvuru formları üzerinden bir değerlendirmeye tabi tutulacaklardır. Yapılan bu ön değerlendirmenin ardından, belirlenen firmalar, Program Değerlendirme Komitesi ile yüz yüze bir görüşmeye alınacaktır.
Söz konusu görüşmenin ardından yapılacak olan nihai değerlendirmeler sonucunda da Programa dahil olacak katılımcı firmalar belirlenecektir.
Bu görüşmelerde anahtar unsur, başvuran firmada herhangi bir yabancı dili iyi bilen personel bulunması olacaktır. Zira, yurt dışı temasların ve yazışmaların yapılmasında olmazsa olmaz olan yabancı dil bilgisinin firmada bulunmaması halinde, yapılacak tüm çalışmalar ve harcanacak zaman ve para boşa gitmiş olacaktır.
Ayrıca, Programda yer almasına karar verilen her bir katılımcı firmadan da sembolik bir miktarda katkı payı alınacaktır.
Sohbetimizi bugün neden bu habere ayırdık diye sorarsanız…
Bu program ile katılımcı firmalar yoğun bir bilgilendirme ile ihracat yapabilme yeterliliği kazanmakta veya var olan yeterliliklerini arttırmaktadır.
Bu hizmet sadece KOBİ’lere verilmektedir ki en doğru olanı da budur. Çünkü 2018 yılı ihracat rakamlarına baktığımızda, Türkiye ihracatının % 62’sine yaklaşan bir kısmını büyük firmalar gerçekleştirmektedir.
İhracatçı firmalarımızı geçerli KOBİ yasası çerçevesinde hem işçi sayısı ve hem de cirolarını ele alarak değerlendirdiğinizde ortaya çıkan gerçek budur. Maalesef Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) bu değerlendirmeyi yaparken sadece işçi sayısını ele almakta bu da KOBİ performansının farklı değerlendirilmesine neden olmaktadır.
İTO’nun 2005 yılından bu yana yapmakta olduğu bu destek programının, Türk ekonomisine yaptığı çarpan etkisinin çok önemli olduğunu kendi topladığımız veriler çerçevesinde biliyoruz.
İTO üyelerinin başvurmalarının önemli önemli olduğu kanaatindeyiz.