İsrail’le zor ilişki

Zeynep GÜRCANLI
Zeynep GÜRCANLI Yedi Düvel

Seçim öncesinde AK Parti hükümetinin Ortadoğu'da başlattığı "normalleşme" açılımı sayesinde, İsrail'le ilişkiler yeniden Büyükelçi seviyesine çıktı.

Ancak AK Parti hükümeti izlediği politikada Türkiye'deki seçimler üzerine hesap yaparken, İsrail'deki seçimin sonucunu belli ki öngöremedi;

Erdoğan'ın bir dönem çok ağır ifadelerle eleştirdiği eski Başbakan Binyamin Netanyahu seçim sonucunda Başbakanlık koltuğuna yeniden oturdu. Üstelik bu kez Netanyahu'nun koalisyon ortakları, kendisinden bile sağcı, hatta ırkçı partiler.

Koalisyonun en sağ kesiminin temsilcisi, Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben-Gvir, daha göreve başlar başlamaz, yanına onlarca İsrail polisi alarak, Müslümanlar için kutsal mekan Mescid-i Aksa'ya gitti. Mescid-İ Aksa'nın kontrolü resmen Filistinliler'de. Nitekim bu bölgeye Müslüman olmayanların girmesine de izin verilmiyor. Ancak aşırı sağcı/ırkçı Yahudiler Mescid-i Aksa'daki bu Arap kontrolünü tanımıyorlar. Bakan Ben-Gvir de, bu "tanımama" polikasını, silah zoruyla alana girerek, göstermiş oldu.

TÜRKİYE'DEN TEPKİ GECİKMEDİ

Ankara'nın bu eyleme tepkisi gecikmedi. Olayı "Bakan Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya baskını" olarak nitelendiren Dışişleri Bakanlığı, yaptığı yazılı açıklamada provokasyonu kınadı. Aralarında İsrail'le ilişkilerini yeni yeni normalleştirmeye başlamış Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin de olduğu Araplar'dan da benzer tepkiler geldi.

İSRAİL HÜKÜMETİNİN RUSYA AÇILIMI

Ancak İsrail ile Türkiye arasındaki "sıkıntı", İsrail'in yeni hükümeti döneminde sadece Filistin halkının hakları üzerinden olmayacak gibi duruyor; İsrail'in Dışişleri Bakanı Eli Cohen göreve başlar başlamaz yaptığı açıklamada, ülkesinin Ukrayna konusundaki politikasında değişiklik sinyali verdi. İsrail'in bir önceki hükümeti Rusya'nın Ukrayna'yı işgali konusunda Batı cephesine yakın durmuş, Rusya'yı açıkca kınamıştı. Cohen ise, ilk telefon görüşmelerinden birini Rus mevkidaşı Lavrov ile yaptı. Ardından da "İsrail artık Ukrayna-Rusya anlaşmazlığı konusunda daha sorumlu bir politika izleyecek" dedi. Bu da, Ukrayna ve Rusya arasında "arabulucuk" rolüne soyunmuş AK Parti hükümeti için bu alanda yeni bir "rakip" çıkması anlamına geliyor.

RUSYA, TÜRKİYE'YE AÇMADIĞI SURİYE HAVASA SAHASINI İSRAİL'E AÇTI

Nitekim, Rusya’nın İsrail'e yaklaşımı da Türkiye'ye olandan çok farklı;

Rus Lider Putin, Suriye'de Türkiye'ye yapmadığı "iyiliği", İsrail'e yaptı bile. İsrail uçakları geçen hafta, Rusya kontrolündeki Suriye havasahasına girerek, Şam havaalanını bombaladılar.

Oysa AK Parti hükümeti aylardır Suriye'nin kuzeyindeki terör oluşumuna yeni bir operasyon yapabilmek için -deyim yerindeyse- Moskova'nın kapısını aşındırıyordu. Ancak Erdoğan, Rus Lider Putin'le artık neredeyse rutin hale gelen yüzyüze görüşme ya da telefon görüşmelerinin hiçbirinde, Suriye'ye yeni operasyon için Moskova'dan yeşil ışık almayı başaramadı.

Aksine; Moskova'nın baskısı ile AK Parti hükümeti, yıllarca "zalim-katil" dedikleri Esad yönetimi ile masaya bile oturdu.

Rusya'nın İsrail ve Türkiye'ye aynı konuda bu çok farklı yaklaşımı, AK Parti'nin Moskova ile kurmuş olduğu ilişkinin ne kadar "dengesiz/asimetrik" olduğunu ortaya koyar nitelikte.

Uluslararası itibar, içerde hamasi nutuklar atmakla olmuyor...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
İki kritik tarih 21 Ekim 2024